Notes

Merhaba, ismim Mert 24 yaşındayım. Bu maili atarken çaresizliğin bir silsilesini yaşıyorum. Şimdi "al işte klasik bir dilenme maili" diye tabir edip, çöp kutusu ikonuna basmanızı da istemiyorum. Bunu düşündükçe inanın hayallerim çöp kutusuna kendiliğinden gidiyor zaten. Sadece bir Roman okuyor gibi düşünün. Daha d&r da satışa çıkmamış, sadece size sunulmuş bir kitap özeti gibi. Bu romana ilgi duyacağınıza ve diğer sayfalara yardım edeceğinize inanarak yazıyorum. Sizden bunu istemem zamanınızı çalmak gibi birşey ama çaremiz sadece bunu gerektiriyor. Biraz zamanızı çalmam hırsız olduğumu göstermez umarım. Biz zaman geçtikçe harcanıyoruz, evren koşulları bizi bu tarihten silip atıyor çünkü, bizde buna izin vermemek için elimizden geleni yapıyoruz. hayatı hep duygusal yaşadığıma inanıyorum. Öyle ki hala Mario atari oyunu sesi duysam gözlerim dolabilir. Belki de siz şuan bizim hak mantarımızsınız ve biz bölüm sonunda ki timsah ile savaşamıyoruz. Belki de bu yüzden doldum ve çaresizliği bu duyguyu paylaştığım hayatımın kadını olarak tüm kalbimle inandığım kadına da yaşatmamak için son çare olarak size yazıyorum. 7 yaşında yeşiltepe ilk öğretim okulunda eğitimime başladım ve bundan sonra aralıksız bir şekilde eğitim hayatımı devam ettirdim. Liseden mezun olduktan 5 ay sonra 19 yaşında KodA döküman uzmanı adlı bir özel şirkette işe asgari ücretle işe başladım. Evde ki ekonomik problemlerden dolayı 3 sene boyunca eve tüm desteğimi verdim. Bu koşullardan dolayı üniversite hayatımı açık öğretim olarak devam ettirmek zorunda kaldım. Ardından procat cch call center şirketinde 23 yaşında müşteri temsilcisi olarak işe başladım. Burada hayatımın kadınıyla karşılaştım. Beraber duygularımızdan emin olacağımız kadar vakit geçirdik buna inanın. Bir insan yaşadığına nefes aldıkça emin oluyorsa bizde her an birbirimize duyduğumuz duygularla emin olabiliyoruz. Ayrı kalamıyoruz. En sonunda evlilik planları oluşturmaya başladık. Evde bu durumu açıkladığımızda pekde şaşırmadığınız şekide " yardım edemeyiz kendinize güvenebiliyorsan git evlen" şeklinde bir replikle karşılaştık. Hayatımın kadını olarak tabir ettiğim kadının üzerinde ki yük ise ailesinin yüksek borçları ve babasının ileride kayın pederim olarak tabir edeceğim adamın sorumsuz olması, eve gelmemesi ve hiç bir şekilde para getirmemesi. Ben ve pelin 1400 tl maaş alıyorum. 800 tl eve yardım ediyorum geri kalan para eğitim için kullandığım kredi kartı ekstrelerime gidiyor. Pelin ise sadece bu ay ailesinin telefon faturasına zorla 600 tl para vermiştir. 4.400 TL taksit borcundan dolayı haciz gelme aşamasında. Benim babamsa kredi kartlarını ödeyemediği için hacizleri asgarilerle ertelemekte aylık benim maaşımla geçinmekteyiz. Biz bu yükten kurtulamıyoruz. Evliliği çok istesekte olduramıyoruz. Geri kalan para yol ve eve yemek gideri. Açıkçası kenarıya para koyamıyoruz. Ailenin sorumsuzluğu bize kesilmiş durumda. Bunu aileye dile getirsekte olay çıkıyor evlat reddetmeye gidiyor, paranı topa git yuva kur replikleriyle karşı karşıya kalıyoruz. Ay sonu para vermediğimizde de bir anda hayırsız evlat oluyoruz. Geleceğimizi düşünen yok. Bize yardım etmeniz 70 senelik hayatımızın 25. Senesinden sonra yaşamaya değer bir hale getirecek ve bunu son nefesimizi verene kadar unutmayacağız. Ted Mosby (how i met your mother dizisinde çocuklarına 9 sezon boyunca usanmadan anneyi anlatan kahraman karakter) gibi çocuklarımıza anlatacağımız en değerli, en onurlu anımız olacaktır. Bizim şuana kadar karşılıklı borçlarımızı ve ailemizin olmazsa evlenemezsiniz diye düğün çeyiz ve eşya ücretlerini hesapladığımızda 26.000 TL lik bir yardıma ihtiyacımız var. Biliyorum bunu çok rahat yazıyorum. Ne kadar rahat para istiyor diyebiliyorsunuz, ama eğer isterseniz birşey imzalar ve size kredi öder gibi geri de ödeyebiliriz. Çekincemiz yoktur. Borçlarımızdan dolayı bankadan kredide çıkmamaktadır. Zaman harcadığınız için teşekkür ederim. Beni tanımak isterseniz telefonum aşağıda tüm bilgilerimi verebilirim. Bloğumda var. sessizsokaginsakinleri.blogspot.com.tr
- [x] Saygılar Mert ÇELİK - İZMİR BUCA 05548556255