Notes

Özür dilerim -,-






































Yine ve yeniden hatalı bir ben. Hatalar benden bıktı ama ben hata yapmaktan bıkmadım. Bir şekilde hatalı oluyorum işte. Ya birine sinirleniyorum sinirimi çıkarmak için sıra sıra tüm yakınlarımı deniyorum, ya kafamda küçücük bir olaydan bir olay hikayesi yazıp ona inanıyorum (Şimdi kadınlar %1 duyduklarına, %2 gördüklerine ve %97 de kurduklarına inanırlarmış yani benim hiçbir suçum yok), ya da kıskançlık krizim tutuyor (Aslında son zamanlarda kıskanç olmaya başladım yoksa ben küçükken hiç kıskanç değildim yani birlikte oyun oynarken ben değil de Rumo ortaya geçti diye Rumo ile Rahma'nın ikisini dövdüğümü, Rumolara misafir geldi de Rumo misafir çocuğuyla oynuyor diye çocuğu dövdüğümü, annem Talha'yla ilgileniyor diye odada her yalnız kaldığımızda öldürme planı yaptığımı ya da anasınıfında Funda tüm sınıfı etrafında topladığı için saçını yolma isteğimi ya da Enes - Hamza doğduğunda 3'ü de erkek olduğu için 2010 yılından beri 2009 da olabilir ya pek emin değilim her gün onların yerinde olma isteğimi ya da Sezen doğduğunda dayımı çaldığını düşündüğüm için 5 yaşımdayken onu Kübra ablamla birlikte bisküviyle boğmaya çalıştığımı, ... saymazsak. Ya of tamam kıskançmışım.)... Sanırım o gün de biraz kıskançlığım biraz da kurgularım araya girmiş olabilir. Sonra sinirlenince de Allah ne verdiyse söylemiş olabilirim. Ama sen beni hiç tanımadın mı ya? Tartışırken bana inanmaman gerektiğini bilmiyor musun? Tartışırken benim aslında bende olmadığımı? Kahretsin ki hiçbir zaman kabullenemediğim duygusal yönümün devreye girdiğini? Mantığımın bir anda yok olduğunu bilmiyor musun? İşte yine o anlardan birindeydim ben. Allah artık ne verdiyse söyledim. O zamanlar aram Funda'yla da bozuktu ona söylemek istediklerimi de katmış olabilirim araya. Funda'ya söylemeye cesaret edemediğimden belki ya da onun gözlerine baktığımda ne derse inanacağımdan ama inadımı devam ettirmek istediğimden belki. Senin gözlerine bakamadığımdan daha uzun süre inat edebilirim -,- Gerçi gözlerine bakamasam da bakmış kadar oluyorum. Tamam bu aralar çok gülmeye başladım sanki hiç bir şey olmamış gibi devam ediyorum insanların gözünde, bu sefer o yıkılan Şule değil de umursamaz Şule gibiyim. Tabii her gün senin ppne 1000'lerce kez girip deli gibi seni izlediğimi, sitede olmadığım anlarda bile deli gibi ppni izlediğimi, sonra hesabın silinince yıkıldığımı, silinince "papaçya" adlı hesabın emin olmasam da senin olduğunu düşünüp gözetlediğimi (Senindi dimi? Başka birini gözetlemiş olmayayım da?), gece rüyalarıma girdiğini (Geçen gece rüyamda ölüyordun, o kadar çok korktum ki... Sanki gerçekmiş gibi geldi. Ağlayarak uyandım. Hayatımda ilk kez rüyamda ağladım. Baya saçmalamış olmalıyım ki sabah Talha'nın cenabet yüzünü acaba uyandırsam mı diye düşünürken gördüm. O gün Talha hastayım falan mı zanetti ne her istediğimi yaptı, belki de çıkarı falan vardır yani. Yoksa çocuk neden benimle uğraşsın?), her gece yatarken seni düşündüğümü, bugün şarkı dinlerken Güliz Ayla'nın olmazsan olmaz şarkısıyla karşı karşıya gelince daha 3 günlük telimi fırlattığımı (Zaten bildiğini umuyorum ki: teknolojik her alet benim için özeldir. Dünyanın en eski teknolojik aleti olsa bile zarar verememe gibi bir huyum vardır. İlk bilgisayarı verseler elime işe yaramamasına rağmen gözüm gibi bakarım.) (O şarkının özelliği ise: Sen o şarkıyı bana bir notes yazısında atmıştın. Aklıma kazınmıştı o şarkı ondan sonra, bağımlılık falan yağmıştı bi ara.), ppnde lider mod. yazısını görünce mutluluktan havalara uçtuğumu, seninle gurur duyduğumu (Senden önce ben gördüm o yazıyı ve senden daha çok sevindiğime de emin olabilirsin, hesabın silinmiş olsa da gözetliyordum. Sapık falan olduğumu düşünmeye başladım sayende), küstüğümüzden beri yıldızlara bakmadığımı (Yine sen kaynaklı.), bazen nette bir söz görünce seni hatırlattığı için "yalaaan" diye çığlık attığımı,...saymazsak. Aslında yazacak cesaret bulamıyorum ya kendimde. Benden de cesaret beklenecek en son şey yani şimdi (Sokakta yürürken yanımdan geçen insanlardan şüphelenip 2 saniyede 1 000 000 sayfalık korku kitabı yazabilecek kapasiteye sahip insanım ben de yani.). Ama yine de bir insanı sevince dayanamıyorum. Ve seni de çok seviyorum. Kendimden beklemediğim bir davranış bu tabii. Genelde insanlara ben de sevgimi ifade edemem. Tabii sana diğer insanlara göre daha fazla ifade ettiğimden bu özelliğimi bilmiyorsun (sanırım tek iyi yanım bu senin yanında), çünkü biz sadece yazışabiliyoruz. Göz göze olsak sen de tek sevgi cümlemi duymazdın. 15 yıllık Rumeysaya bile söylediğim en büyük sevgi cümlesi = Malım, g.z.m, ayıcığım, öküzüm,... Ama bunlar benim dilimde bir çeşit "Seni seviyorum" demek şimdi. Biraz tuhaf ama öyle. Bilmiyorum, belki seninle göz göze gelebilsek de sana bu cümleyi kurardım. Sen bi farklısın. Ne bileyim. Seni ilk başta Funda'ya benzemiştim ama onun gibi değilsin. Ben seni ona benzetmeye başladığım için sevmeye başlamıştım. Şimdi ise ondan farklı olduğun için seviyorum. Hep seviyorum işte ya anlasana. Şimdiye kadar bir insana ne kadar ağır konuşursam konuşayım, uzun süre konuşmadıktan sonra unutamadığım insan yok, bir tek sen varsın. Unutmaya çalışacaktım ta ki sen bana teşekkür edene kadar. O teşekkürü etmeden önce rüyayı gördükten sonra yazacaktım bi ara sonra cesaret edemeyip boş verdim. Aslında yazmıştım ama sildim. "Gönder" tuşuna gitmedi elim. Belki şimdi de gitmeyecek. (Ama 6 KB yazdım ya kendime acırım. Canım kendim bunu yazana kadar ne eziyetler çekti. Ya tamam eziyet değil. Senin için yaptığım hiçbir şey eziyet olamaz ama özür yazısı yani ne kadar benlik bilmiyorum. Tabii tam anlamıyla benlik içimden geçenleri yazıyla ifade etmek ama korkuyorum.) Sonra teşekkürünü umursamamış gibi davranmaya çalıştım ama olmuyor be, canım acıyor (Benden de zaten başkası beklenmezdi. Hatayı yap yap ama sakın ders alma. Aman çarpılırsın ŞNA. Acı çek ama yine de yapacağını yap Şule; kır, dök, incit, bencil ol (bu da kabullenemediğim bir diğer özelliğim), karşındakini hiç düşünme, empati yapma,... Üzül ama yine de hatalarını tekrar et Nur. Hatalar size miras kaldı Aykanlı Hanım.). İç sesimle yaptığım konuşmadan sonra konuya geri dönebiliriz. Ya da dönmeyelim kapanış yapalım. Ben git gide saçmalıyorum çünkü. Tekrar tekrar özür dilerim. -,- Hatayı yap yap özür dile ne kadar mantıklı bilmiyorum ama bunu yaptığım ilk ve tek kişisin. Özür dilerim ama aylar önceki bir şey için asla. Gerçi ne kadar zaman oldu? Birkaç asır oldu gibi?