NotesWhat is notes.io?

Notes brand slogan

Notes - notes.io

-Underdark'tan çok uzun zaman önce yeryüzüne göç etmiş, kıtanın batı ormanlarında yaşayan bir goblin kabilesinde sisli ve karanlık bir gecede dünyaya geldi Zhutrak ve o bir bugbeardı. Kabilenin lideri ismini koymuştu ona. Oldukça kalabalık olan bu kabile Zhutrak'ın doğduğu sıralar bölgede üstün bir hakimiyet kurmuştu ve neredeyse ormanın efendileri olmuşlardı. Zaman zaman insanlıkla çatışmalara girerlerdi ve kayıplar verseler de varlıklarını korurlardı. Tabii insanlık bunun git gide büyüyen bir tehdit olduğunun gayet farkındaydı. Kabilenin bu ormandaki egemenliği fazla da uzun sürmeyecekti.
-Bebekliğini atlatıp çocukluk dönemine giren Zhutrak günlerini daha karanlık yerlerde geçirmekteydi. Kabilesindeki diğer bugbear ve goblinler ona silah tutmayı ve savaşmayı öğretmekteydi lakin eğitimleri oldukça verimsizdi. Silah tutmaktan acizdi çünkü çok zayıftı. Annesinin ve babasının gözünden de çoktan düşmüştü, bir umut vaad etmiyordu. Yine de Zhutrak pes etmek istemiyordu. Çalışmaya devam ediyordu fakat vücudu bunu kaldırmıyordu. Bu sebeple Zhutrak zaman zaman uzaklaşıp kendini yalnızlığı ile baş başa bırakıyordu ve saklanıyordu. En azından bu şekilde dayaktan kaçabilirdi, ilerleyen zamanlarda da belki de ölümden. Yalnızca bu günlerin geçmesini diliyordu...
-Çocuk Zhutrak bir gece yine kendi yalnızlığı ile baş başayken bir inleme sesi duydu. Bu ses ile adeta yerinden hoplayan ürkek Zhutrak daha yere düşmeden ikinci bir ses daha duydu, hemen ardından üçüncü, dördüncü... Ne yapacağını bilemeyen bugbear ne olduğunu anlamak için yakınındaki bir ağaca tırmandı ve seslere kulak verdi. Sesler yerleşkelerinin olduğu bölgeden geliyordu. O tarafa doğru baktığındaysa yükselen alevler görmeye başladı. En başta bunun kabile içinde bir dövüş veya eğlence olabileceğini düşündü, ne olduğunu kontrol edebilmek için yakına gitmeye karar verdi. Zavallı bugbear bunun hayatının hatası olacağından haberdar değildi. Yerleşkeye vardığında kabilelerindeki en güçlü görülen hobgoblinin sırtında devasa bir yanık ile yerde hareketsiz yattığını gördü. Kafasını kaldırıp ileriye doğru baktığında ise kabilesinden onlarca kişinin daha yerde yattığına şahit oldu. Ayakta kalanlar ise savaşmaya devam ediyordu, onların hakimiyetine son vermeye gelen insanlar ile... Ürkek Zhutrak donakalmıştı. Kafasını toplamaya çalıştı ve ileriye doğru koşarak yardıma gitmeye karar verdi ama bacakları ona engel oluyordu. İleriye bir adım atmaya dahi cesareti yoktu. Bu sebeple arkasını dönüp koşmaya başladı ve var olan bütün gücüyle kaçmaya başladı. Tüm bu olanlar sırasında kabilesi tek tek katledilmeye devam ediyordu. Zhutrak koşarken bir anda karnında büyük bir yanma hissetti ve sendelemeye başladı, ardından yere kapaklandı. Yerdeyken elini karnına götürdü ve bir ıslaklık hissetti. Eline baktı ve kan bulaştığını fark etti. Karnına baktığında bir ok gördü ve okun ona saplandığını anladı. Çok korkmuştu. Zorlanarak kendini sürüklemeye başladı ve elinden geldiğince hızlı bir şekilde bu durumdan kurtulmak istiyordu fakat çok yavaş olduğunun farkında bile değildi. Gözleri kararmaya başlamıştı ve giderek artan bir soğukluk hissi tüm bedenini sarmıştı. Ardına baktığında ona doğru gelen birisini gördü ama yanına gelemeden Zhutrak daha fazla dayanamayıp bayılmıştı.
-Gözlerini açtığında hareket eden bir şeyin içinde olduğunu kavrayan Zhutrak sakince etrafa baktı. Etrafta kendi kabilesinden birkaç hayatta kalan kişi daha vardı. Hepsinin bağlandığını fark etti ve dönüp kendine baktığında kendisinin de bağlandığını fark etti. Toplamda 12 kişilerdi ve bir "şeyin" içerisinde bir yere götürülüyorlardı fakat Zhutrak daha önce hiç bu "şey"i görmemişti. Ondan başka tek bir bugbear vardı ve adı Rigirk'ti. Rigirk'e sordu "Biz neyin içindeyiz?" diye. Rigirk ise "Araba." dedi umutsuz bir şekilde. Zhutrak şaşırmıştı. Rigirk'i daha önce hiç bu kadar umutsuz görmemişti. "Neyin var Rigirk? Nereye gidiyoruz?" diye sordu Zhutrak. "Savaştırılmaya yani ölmeye." dedi umutsuz bugbear. Zhutrak'ın iç dünyası yine adeta kararmıştı. Soğuk soğuk terlemeye başlamıştı. Diğerlerine bakınca Zhutrak, yalnız olmadığını fark etti. Herkes ötelenmiş bir ölüme doğru sürükleniyordu. Hiçbir yerinden içerisine ışık almayan bu "araba"nın içerisinde varış noktasına kadara çaresizce oturmaya devam etti Zhutrak. Belki de içten içe bu kadar çökmemesine sebep olan şey çok ilgisini çeken bu "araba"dır.
-Ne kadar zamanın geçtiğinin farkında bile değildi Zhutrak ama muhtemelen günler geçmişti belki de haftalar. Sonuç olarak ilk defa kapı açılmıştı ve içerisi günışığı ile dolmuştu. Zhutrak gözlerini kısarak dışarıya doğru baktı ve tam o sırada içeriye bir insan girerek herkesin iplerini çekerek dışarıya çıkarıyordu ve bu sırada bağırarak bir şeyler söylüyordu. Bu adamın dediklerini hiçbir şekilde anlamıyordu Zhutrak, bu onun konuştuğu bir dil değildi ve bu yüzden anlamıyordu. Kısa sürede tek tek 12 kişiyi ip gibi dizdi bu adam. Sonrasında yanlarına birkaç kişi daha toplandı. Kendi aralarında konuşurlarken Zhutrak etrafını incelemeye başladı ve yüksek ve beyaz duvarların yanında olmaktan fazlasıyla ürktüğünden dolayı etrafı incelemekten vazgeçti. Etraftan geçen insanların onları incelediğini fark ettiğindeyse sadece yere bakmaya başladı. Şu anda bir insan yerleşkesinde olduğunu anladı Zhutrak ama bu bildiği insan köylerinden çok farklıydı. Tabi minik Zhutrak'ın Beyaz Şehir'de olduğundan hiçbir şekilde haberi dahi yoktu. Yanlarındaki kalabalık konuşmalarını bitirdi ve bu 12 yaratığa dönerek Zhutrak haricindeki hepsini bir yere götürmeye başladılar. Rigirk itilerek giderken son kez "Yaşa, Zhutrak." dedi minik bugbeara. Zhutrak artık tek başına kalmıştı ve başına bir insan geldi. Eğilerek Zhutrak'a doğru baktı ve bir şeyler söyledi. Zhutrak bu insanların dediği hiç bir şeyi anlamıyordu. Bu insan bir erkekti ve Zhutrak'ın karnını göstererek tam oraya bir yumruk attı. Zhutrak tiz sesiyle acı içinde bağırmaya başladı çünkü bu hala tam olarak iyileşmemiş ok yediği bölgeydi. Bu adam Zhutrak'ı kapıp sürüklemeye başlamıştı ve bir yere doğru götürüyordu. Etrafına birkaç insan toplanmaya başladı. Zhutrak acı içinde kıvranırken tek bir şeyi fark edebilmişti. O da yanına yaklaşan bu kişilerin en başta bu adama hep aynı şeyi söylediğiydi. "Baldemar". Adama herkes bu şekilde sesleniyordu. Baldemar onu bir yere getirdikten sonra durdu ve bir binanın içine girdiler. İçerisi karanlıktı. Zhutrak'ı içeriye doğru fırlattı. Acılar içinde yuvarlanan Zhutrak karnını tutuyordu. Baldemar ve yanındaki 3 kişi gülmeye, kahkahalar atmaya başladılar. Zhutrak ise yerdeyken adamı gösterip "Baldemar." dedi. Baldemar çok şaşırdı ve şaşkınlığını gizleyemedi. Bu ufak bugbear'ın kafasından tutup ona havaya kaldırdı, boştaki eliyle kendini işaret etti ve "Baldemar." dedi. Ardından elini Zhutrak'ı işaret ederek ondan bir cevap bekledi. Minik bugbear ise onun neyi kast ettiğini anlayarak "Zhutrak" dedi. Baldemar onu anında yere fırlattı ve "Akıllısın, belli ki iyi para edersin ama seni satmadan önce seninle güzel bir şekilde eğleneceğim." dedi ve suratı çok korkunç bir ifadeye büründü. Tabi Zhutrak hiçbir şeyi anlamadı. Baldemar Zhutrak'ı bağlayarak onu fena bir şekilde benzetmeye başladı. Zhutrak saatlerce dayak yedi ve acılar içinde ağlayarak yalvarmaya başladı. Baldemar ise durmadan ona vuruyordu. En sonunda ise onu burada bırakıp dışarı çıkmıştı. Nefes nefese kalan Zhutrak hıçkırarak ağlıyordu ve acı içinde kıvranıyordu. Hala hayatta olduğu için şanslı hissediyordu ama Zhutrak'ın bunun haftalar süreceğinden haberi yoktu.
-Belirli belirli aralıklarla ona acı çektirmeye gelen Baldemar yaklaşık 1 ayın sonunda onu bu odadan çıkarıp bir köle tacirine götürdü. Ama Zhutrak çoktan kırılmıştı. Bu kadar ufakken normal birinin asla kaldıramayacağı şiddeti kaldırması onun akıl sağlını hayli olumsuz yönde etkilemişti. Zhutrak yaşadığına pişmandı ve kabilesiyle birlikte ormanda ölmeyi diliyordu. Bu sayede tüm bunları yaşamazdı ve bir kurtuluşa erebilirdi. Ama bunları düşünmesi bile anlamsızdı çünkü bu düşüncelerini harekete dökebilecek irade ona tanınmamıştı. O kendine zarar veremezdi, Baldemor ona zarar verebilirdi, kendisinin böyle bir hakkı yoktu o hak Baldemor'undu. Aklından geçen düşüncelerin yanı sıra pazarlığı tamamlamış olan Baldemor ve köle taciri bir sohbet içerisindeydiler. Köle taciri "Bu yaratığın bir ismi var mı? Varsa ismi ne?" diye sorduğunda Baldemor "Hmm, neydi yaa... Galiba Stark falandı." dedi. Köle taciri bu ismi not alıp "Stark"'ı bir kafese aldı. Köle taciri birkaç gün Stark'a baktıktan sonra Stark'ın durumunu görüp değerlendirdi. Onu satabilmesi için iki seçeneği vardı; ya Stark'ı iyice besleyip tekrardan palazlandıracaktı ya da Baldemor'un ona akıllı olduğunu söylemesiyle birlikte ona basit bir şekilde insan dilini öğreterek satacaktı. İkinci ihtimalden bir gelişim olup olmadığını gözlemlemenin daha kısa süreceğini düşünen köle taciri ona biraz insan dili öğretmeye başladı basit seviyede. Tüm bu süreçte de ona diğer kölelerine davrandığı gibi kötü davranmayacak hatta iyi davranacaktı ki süreç iyi ilerlesin ve bir an önce elinden çıkartıp cebi para dolsun. Köle taciri bu plan üzerinden Stark'a iyi davranmaya başladı. Stark böyle bir yaklaşıma o kadar muhtaçtı ki bir nebze de olsa ona iyi geldi. Yaşadıklarını tabi ki unutmadı ama fiziksel olarak günden güne toparlamaya başlamıştı. Aklının toparlanması mümkün olmasa da belirli bir süre sonra en azından çevreye karşı duyarlı hale gelmişti tepkiler vermeye başlamıştı. Köle tacirine göre bu ona basit bir dil öğretmek için fazlasıyla yeterliydi.
-[BURADAN HİKAYE DEVAM EDECEK, ARADAN 3 AY GİBİ BİR SÜRE GEÇECEK, STARK ZAMAN ZAMAN ÇALIŞARAK BELİRLİ BİR SEVİYEDE DİL ÖĞRENEBİLECEK VE KADERİNDEKİ O BABACAN ADAMLA TANIŞACAK, İSMİNİN STARK OLMASINA ALIŞACAK AMA BUNDAN RAHATSIZ OLACAK LAKİN RAHATSIZLIĞINI DİLE GETİRECEK CESARETİ OLAMAYACAK]
     
 
what is notes.io
 

Notes.io is a web-based application for taking notes. You can take your notes and share with others people. If you like taking long notes, notes.io is designed for you. To date, over 8,000,000,000 notes created and continuing...

With notes.io;

  • * You can take a note from anywhere and any device with internet connection.
  • * You can share the notes in social platforms (YouTube, Facebook, Twitter, instagram etc.).
  • * You can quickly share your contents without website, blog and e-mail.
  • * You don't need to create any Account to share a note. As you wish you can use quick, easy and best shortened notes with sms, websites, e-mail, or messaging services (WhatsApp, iMessage, Telegram, Signal).
  • * Notes.io has fabulous infrastructure design for a short link and allows you to share the note as an easy and understandable link.

Fast: Notes.io is built for speed and performance. You can take a notes quickly and browse your archive.

Easy: Notes.io doesn’t require installation. Just write and share note!

Short: Notes.io’s url just 8 character. You’ll get shorten link of your note when you want to share. (Ex: notes.io/q )

Free: Notes.io works for 12 years and has been free since the day it was started.


You immediately create your first note and start sharing with the ones you wish. If you want to contact us, you can use the following communication channels;


Email: [email protected]

Twitter: http://twitter.com/notesio

Instagram: http://instagram.com/notes.io

Facebook: http://facebook.com/notesio



Regards;
Notes.io Team

     
 
Shortened Note Link
 
 
Looding Image
 
     
 
Long File
 
 

For written notes was greater than 18KB Unable to shorten.

To be smaller than 18KB, please organize your notes, or sign in.