Notes

FİİLİMSİLER (EYLEMSİLER)

Fiilimsiler, kökleri fiil olan fakat aldıkları yapım eki ile fiil olmaktan çıkarak isim, sıfat, zarf görevinde bulunan sözcüklere fiilimsi denir.

İsim Fiil,

- Fiillere getirilen, " -ma, -me, -mak, -mek, -ış, -iş, -uş, -üş " ekleriyle oluşturulan fiilimsilere isim fiil denir.

Cümleler:

1) Uzaktan ağlama sesi duyuldu. (ağlama)
2) Şiir okuyuşunu beğendim. (okuyuşunu)
3) Gülmek bir sevinç işareti midir? (gülmek)
4) Spor yapmak sağlık için faydalıdır. (yapmak)
5) Annemin yemeklerini yemek hoşuma gidiyor. (yemek)
6) Senin gidişin onu çok üzdü. (gidişin)
7) Çocuğa sert bir bakış attı. (bakış)
8) En iyi dostuna fikir danışmak için yola koyuldu. (danışmak)
9) Yağmur bırakmaya kararlı bulutlar görünüyordu. (bırakmaya)
10) Memleketi burnunda tütmeye başladı. (tütmeye)
11) Derdini anlatmayı çok denemişti. (anlatmayı)
12) Yaşamak ne güzel bir duygu. (yaşamak)
13) Bana çıkış yolunu göstermişti. (çıkış)
14) İstanbul'u gezmeye başladı. (gezmeye)
15) Dikkatli konuşmaya çalıştı. (konuşmaya)
16) Şiir okuyuş tarzı çok güzeldi. (okuyuş)
17) Şiir okumayı severdi. (okumayı)
18) Mutlu olmak bizim elimizdedir. (olmak)
19) Evini silip süpürmeyi severdi. (süpürmeyi)
20) Seninle konuşmayı düşünüyor. (konuşmayı)
21) Onunla tanışmayı isterim. (tanışmayı)
22) Onun şiir okuyuşunu beğendik. (okuyuşunu)
23) Tek başına yemek yemek sıkıcıdır. (yemek)
24) Size gelmeyi ben de isterim. (gelmeyi)
25) İlim ve fen ile uğraşmak Atatürk'ün bize vasiyetidir. (uğraşmak)
26) Arkadaşım bunu almak için çok çalışmıştı. (almak)
27) Bir gülüşüyle her şeyi değiştiriyordu. (gülüşüyle)
28) Ben topraklarımı genişletme heveslisi değilim. (genişletme)
29) Her şey bir tükeniş, her oluş bir bitiş olmalıdır. (tükeniş, oluş, bitiş)
30) Oraya gitmek istiyorum. (gitmek)
31) Bir süre dinlenmek için uyuyacağım. (dinlenmek)
32) Ders çalışmayı seviyor. (çalışmayı)
33) Kitap okumayı çok seviyor. (okumayı)
34) Dağa çıkış zor oradan iniş kolay olur. (çıkış,iniş)
35) Okula gelişlerini izlemek insana ayrı bir huzur veriyor. (gelişlerini, izlemek)
36) Çeşmeden su içmek için eğilmişti. (içmek)
37) Sudan çıkmak için çırpınan karıncayı gördüm. (çıkmak)
38) Taksit yatırmak için gitmeliydi. (yatırmak)
39) Oraya gitmek zorundaydı. (gitmek)
40) Çok uzaklara gitmek istiyordu. (gitmek)
41) Yalnız yaşamak için yola çıkmaya hazırlanıyordu. (yaşamak,çıkmaya)
42) Yalnız yaşamak kolay değildi. (yaşamak)
43) Herkes yaşamayı ister. (yaşamayı)
44) Balık tutmak bir yetenek işidir. (tutmak)
45) Okula geç kalmamak için hızlıca geliyordu. (kalmamak)
46) Ocağı sönmeye yüz tutmuştu. (sönmeye)
47) Şiir okuyuşuna hayran kalmıştık. (okuyuşuna)
48) Evimizden ayrılmak çok zordu. (ayrılmak)
49) Haberleri izlemeye gelmişlerdi. (izlemeye)
50) Ağlamak hiçbir şeye yaramıyor. (ağlamak)