Notes

..Tirenler(tren) de önemli bak. Çünkü tiren bir kaybolma biçimidir.
Bu yüzden ben hep nefret ettim tirenli kentlerden. Ve hiç uğramadım o kentlere.

Benden kaybolup gittiği için nefret ettim tirenlerden, onun gittiği yerlere doğru uzanıp giden raylardan, kirli, paslı, ayrılık kokan o rayların bulunduğu tüm istasyonlardan. Zalimler istasyon inşa ettikleri yetmiyormuş gibi birde peron peron ayırmışlardı onları. Her peron ayrı bir ayrılık demekti.
Çünkü her ayrılık anının bekleneceği alan farklıydı. Biri beş dakika sonra ayrılacaktı, diğerinin ayrılığına tam iki bucuk saat vardı. Her ayrılık anına aynı sürede yetişilmiyordu ama şüphesiz her bekleyiş bir kilo demirden ağırdı.

Suyun kaldırma kuvvetinin önemsenmediği anların ev sahipliğini yaptı bir süre gözlerim. Düşen her damla yaş, musluktan akandan biraz farklıydı. Çünkü onlar sözlükte yazılana göre "gözyaşı"ydı. Ve yanlış yazmıyorsa vikipedia' da gözlerin temizlenmesi ve nemlenmesi içindi..
Şimdi ise hissedilen bu tuzlu, berrak, soğuk ıslaklığın göz sağlığını dengeleyen bir etki göstermediğine eminim. Bu.. insanın ruhunu sıfıra indirgeyen bir tepkimenin çıktısı.
Kimya da iki veya daha fazla maddenin birbiriyle etkileşmesinin adı tepkimeydi.
Bir tirenin gidişi ve raylara düşen tuzlu, berrak, soğuk ıslaklığın verdiği tepkimeye dair kimya'da hiçbir tanım yoktu. Ama sanırım bu ayrılıktı..

-"Kaybolmak da güzel aslında arada.." diye söyledin ya şimdi bana.

O öyle olmuyor işte. Mutluluk kaybolmak değil ki. Kaybolmayı istememeli insan.
Çünkü özlemek kötü biri. Ve beklemek hiç iyi bir yer değil.
Ben mesela orada olmayı hiç istemem, sen de isteme!
Ya bak tirenler, tüm tirenler gitmek için yapılmış.
Birsürü birsürü insanı birsürü kez ayırmış, görüşememişler bir daha.
Bazı anlar sadece an olarak o günün tarihinde kalmış.
Mutluluk diyorsun ya şimdi bana.
Edirne'de bir tiren var. Tüm tirenler gitmek için yapılmış ama o tiren gitmiyor.
Mutluluk bazen de o tirenin gitmeyişi.
Çünküsü öyle işte..