Notes

HEPSİNİ ELDE EDENE KADAR 63
Buse, doruk noktası vücudundan geçerken bana karşı titredi. Neredeyse şiddetle sallanırken yüzünü göğsüme gömdü. Seksini bir kez daha avuçladım ve şimdi damladığını, sularının uyluklarının iç kısımlarını kapladığını doğruladım. Bir dizimin üzerine çöktüm ve Buse'nın bacaklarından birini omzuma atarak etli amına daldım. Kalçalarını yaladım, amının tadına baktım ve daha ilk dakikada zevk çığlıkları atmasına neden olan vahşi bir yoğunlukla kaygan kıvrımlarına ve tıkanmış klitorisine saldırdım. Buse hâlâ ilk doruk noktasından inmemişti ve ikincisinin, dik bir yokuştan aşağı yuvarlanan frensiz bir damperli kamyon gibi üzerine geldiğini söyleyebilirdim. Sonra seksi cadaloza çarptı ve ben onu yutmaya devam ederken tatlı kalçalarıyla beni neredeyse boğuyordu. "Lanet olsun!" Buse inledi. Şimdi onun suları ve inlemelerinin sesiyle uçmuştum. Sikim kaya gibi sertti ve durumumuzla ilgili her şey sarhoş ediciydi. Göğsümün kabardığını ve Buse'nın vücudunun tadı, kokusu ve hissiyle duyularımın arttığını hissettim. Bu muhteşem kadın örneğini çiftleştirme ihtiyacı hissettim. Buse'nın bacağını omzumun üzerinden bıraktım ve ayağa kalkarken kolumu Buse'nın beline dolayarak onu kolaylıkla omzuma kaldırdım. Buse'yı yatak odasına taşırken şakacı bir çığlık attı ve onu yatağıma atmadan önce kıçına sert bir şaplak attım. Onu ayak bileklerinden tutup yüzüstü çevirirken tek kelime etmedim. Buse önden gitmeme izin verdi ve dizlerinin üzerine kalktı, omzunun üzerinden bana şehvetli, ilkel bir bakış atarken mükemmel kıçını bana doğru oynattı. O da benim istediğimi istiyordu. Sulu yanaklarının her birine sert birer tokat attıktan sonra, tükürüğünden hâlâ kaygan olan sikimi sırılsıklam olmuş girişine doğrulttum ve zahmetsiz bir hamleyle içeri kaydım. Kendimi tamamen Buse'nın amının içine soktum, onun sıcaklığından ve sikime sarılıp sıkmasından zevk alarak hırladım. Sonra kızışmış bir hayvan gibi itmeye başladım. Gece alışılmadık derecede sıcaktı, vücutlarımızdan gelen ısı ve kızışmamızın yoğunluğu da eklenince oda kısa sürede ısındı. Buse'nın artık iyice sikilmiş amcığına hiç ara vermeden daldıkça ter göğsümden aşağı akıyordu. Buse'nın saçları terden keçeleşmiş, sanki hayatı buna bağlıymış gibi çarşaflara yapışmış, her sert, vahşi itişte onun içinde dibe vururken neredeyse hiç durmadan inliyor ve zevkle hırlıyordu. İlk doruk noktamın aniden yükseldiğini hissettim ve içgüdüsel olarak zevki uzatmak için hızımı yavaşlattım, ama beynimde bir şey tıklandı ve Buse'ya bir canavar gibi vurmaya başladım. Orgazmım sert bir şekilde vurdu ve onu taşacak kadar doldururken kendimi onun derinliklerine soktum, sonra onu becermeye devam ettim. Buse'nın derinliklerine dalmaya devam ederken sikim hala çivi gibi sertti. Tohumlarım Buse'nın vajinasından dışarı sızıyor, kendi sularıyla karışmak için uyluklarından aşağı akıyordu ve neredeyse sürekli olarak bir başkası başladığında bitecek gibi görünen bir orgazmın üzerinde yükseliyordu. Vücudum sanki sonsuz bir dayanıklılığa sahipmişim gibi canlanmış ve güçlü hissediyordu. Ereksiyonum hiç sarsılmadı. Buse'yı ne kadar zamandır arkadan becerdiğime dair hiçbir fikrim yoktu ve umurumda da değildi. Sonunda, çelikten daha sert aletimi Buse'dan çektim - amına bir şaplak attım - sonra bacaklarını tuttum ve onu sırt üstü çevirdim. Buse'nın muhteşem yüzündeki ifade, bana aptal gibi sırıtırken saf mutluluktu. Vücudu tıpkı benimki gibi terden sırılsıklam olmuştu ama onunla işim henüz bitmemişti. Hızla bacaklarının arasına kaydım ve bir kez daha eve çarptım. Buse beni isteyerek kabul etti, küfürler, inlemeler, hırlamalar ve onu ucuz bir fahişe gibi kullanmamı teşvik eden sözlerle beni reddetti. Bir başka orgazm daha hızla üzerime geldi ve horozumu onun derinliklerine pompalamaya devam ederken onu başka bir büyük yük ile doldurdum. Ereksiyonum güçlü kaldı, bu yüzden vücudunu benimkine sıkıca tutarken kalçalarımı çalıştırmaya devam ettim. Çıplak bedenlerimiz duyulabilir bir şekilde birbirine çarptı ve Buse'nın kaygan teninin benimkine doğru kaydığını hissedebiliyordum, çünkü hayatımın en çılgın ve vahşi seksinde kendimizi birbirimize kilitlemiştik. "Seni seviyorum," diyebildi Buse zevk dolu nefesler arasında. Yüzüne dolanan saçlarını sildim ve ne kadar güzel olduğuna hayret ettim. Makyajı mahvolmuştu ve yüzü ter içindeydi, saç telleri tenine yapışmıştı; Buse'nın her gün mükemmel bir şekilde şekillendirilmiş ve manikürlenmiş görüntüsüyle tam bir tezat oluşturuyordu. "Ben de seni seviyorum," dedim, son orgazmım başını kaldırdığında onu derinden öptüm ve Buse'yı bu gece beşinci kez ağzına kadar doldurdum.Birkaç dakika sonra harap olmuş çarşaflarımın üzerinde birlikte uzanırken oda ürkütücü bir sessizliğe bürünmüştü. Buse yanıma uzanırken bacakları seğiriyor ve titriyordu. Odanın seks ve ter kokusu baskındı ama ikimiz de buna aldırmıyor gibiydik. Buse birkaç dakikalık sessizlikten sonra, "Bana bir söz ver," dedi. "Neymiş o? "Bunu her gece yapmayacağımıza dair," diye kıkırdadı Buse göğsümü öperken. "Her gece buna dayanabileceğimi sanmıyorum." "Anlaştık," diye kıkırdadım. "Yarın geceye ne dersin? Onun yerine seninle sevişirim." "Ya da sabah," dedi Buse beni dudaklarımdan usulca öperek. "Sen ne istersen."