Notes

Zümra. Kahküllü.. Benim Kahküllü diye sevdiğim sen. Senin için yazıyorum. Sana olan hislerim için. Bitmek bilmeyen hislerim için. İçimdekileri dökmek için. Emre ile ayrıldığınızı Kıvanç'tan duydum. "İhsan'ın yüzünden." demişsin. Orda hem üzüntü hem mutluluk bir arada içimdeydi. Benim yüzümden olan birşeyse dedim ki "ulan beni mi seviyor acaba?" 3 gün sonra durumuna baktığımda benim durumumu gördüm sende. "Milyonlarca dert al biri senin olsun" Acayip şaşkındım. Şok gibi birşey. İçimden çığlık atasım geliyor ama atamıyorum, dershanedeydim. Sonra çok düşündüm. "Bu bir adım mı, yoksa beni mi seviyor, gerçekten beni mi seviyor?" Madem adımı sen attın diye düşündüm. Sana yazdım. Çünkü şu aşağıda konuşmak için çağırdığında bana demiştin ki. "Hep ben çabalıyorum seninle konuşmak için, ben adım atıyoru m." Madem öyle dediğim gibi işte yazdım. Ne yazsam diye fazlaca düşündüm. Ne yazılır ki yani. Yazdım tüm cesaretimi toplayıp. "Ver her biri benim olsun" Orda o kadar mutluydum ki saatlerce mesaj gelmesini bekliyorum. Kilidi açıyorum. Hadi gelmiş olsun. Yok. Belki hata olmuştur. Bildirim gelmemiştir. Ama yazmıştır. Sürekli vatsapa girip bakıyorum. Sürekli son görülmene bakıyorum. Sürekli aynı. Daha sonralarda son görülmen aynıydı hala. Snap atmışsın. Baya üzüldüm. Belki bildirimden okudu. Yazmak istemedi. Baya üzüldüm. Ama içimde onu bastıran birşeyler vardı. Mutluluk gibi. Aynı durumdan kaynaklanan. Aynı durum ya. Benim ve senin durumun aynı. Nasıl mutluydum o gün. Ta ki akşamına kadar. Akşam yerle bir oldum. Orda yıkıldım ben. Dedim ki ben eskiden daha mutluydum. Soyut haldeyken. Şimdi de asosyalim ama daha da asosyalken daha mutluydum dedim. Sildim herşeyi dayanamadım. Bir kere vatsapı yükledim. Belki dedim belki mesaj atmıştır. Yok. Sonra cuma günü. Herşeyi tekrar yükledim. Senden mesaj bekliyorum. Bekledim. Bekleyeceğim. Beklerim. Sona kadar. Perşembe günü. Çıkışta. Merdivenlerin solundaydınız. Uzun uzun seni seyrettim. Farketmedin. Sonra. Sonra.. Emre spor salonunun merdivenlerinin başındaydı. Emre diye bağırdın. Orda yıkıldım. Barıştığınızı orada öğrendim. Orda yıkıldım ben. Sonra dedim ki belki yanlış duymuşumdur ya da Kahküllü değildir. Birazcık da olsa inandım buna. Kendime yalan söyledim ve inandım. İzledim seni. Ve gittin yanına. Beraber merdivenleri yürüyüp gittiniz. Tam olarak orda yıkıldım. Orda.