Notes

Ama öyle fenayım.
İçimde bir kağıt hışırtısı.
Aşk devası henüz bulunamayan bir dert, zaman zaman nüksediyor.
İnsan yirmibir sene yaşayınca demek ki seni seviyor.
Öyle fenayım...
Ben sana meylettim. Sen ise uzaklardaydın.
Bir şair; " uzaklar sana gelmez. Sen uzaklara gidersin." diyordu.
Ben paso sana geldim.
Ama sen şehri çoktan terk etmiştin.
Ben bir ülkeyi tahliye ettim.
Tüm umutlarımı erteledim.
Valizim falan yoktu.
Öyle elime bir kalem aldım hani başım sıkışırsa yazarım diye. Topladım aklımı sana göçettim. Ha senin haberin yoktu.
Habersiz geldim.
Dışarıda çok beklettin. Belki ben dünyaya seni görmeye geldim. Belki sen dünyada değildin...

Tabi benim hatam.
Önce dünyaya geldim.
Sonra bir şeyler oldu. Dünya güneşin etrafında döndü. Ben tam 21 sefer buna şahittim.
Sonra bu kadar dönünce dünya, benimde dengem bozuldu.
Tuttum seni sevdim.
Yetmedi.
Gözleri... dedim gülümsedim.
Sen de gülümsedin.
Taksici de gülümsedi.
Sonra herkes gülümsedi.
Gerçi bana boş değildin, dolu da değil...
Ama öyle fenayım işte.
Ben bir şehir değildim ama beni terk ettin.
Hayır gitme demezdim de bari otogara kadar eşlik etseydim.
Hadi gülümse.
Öyle güzelsin ki bir şiir yazmalıyım.
Önce sana, sonra sana ve hep sana...