Notes

Seans sonrası üçümüzde yatakta uzanıp uyuduk.
Uyandğımızda saat 2 olmuştu.
Acıkmıştım daha doğrusu acıkmıştık.
Esma banyoya yöneldi. Birkaç dakika sonra onu Hatice takip etti. Bende şortumu giyip mutfağa yöneldim.
Buzdolabındaki yemeklere baktım,hep sebzesi bol yemek vardı. Canım et istiyordu. Şöyle az yağlı iyi pişmiş pirzola iyi olurdu.
Esma havluya sarılı halde mutfağa geldi.
“Bende kurt gibi acıktım..”
“Valla canım pirzola istiyor. Izgara ..”
“İstersen mangal yapalım. Balkonda pişirip mutfakta yeriz.”
“Cidden yaparmıyız?”
“Tabii canım..neden olmasın.”
“Evde mangal var mı?”
“Balkondaki dolabın en alt bölümünde var. ama sanırım kömür yok. Poşeti görmedim.”
“Tamam o zaman ben alışverişe gideyim. Pirzola dışında istediğiniz bir şey varmı?”
Esma buzdolabını açıp buzluğa baktı. Buzumuz yoktu.
“Bizim eve yakın bir buzhane var. İstersen oradan buz al. Rakı için..” derken gözleri gülümsüyordu.
Hatice sadece iç çamaşırı giymiş olarak mutfağa geldi. Kınalı ıslak saçları onu çok seksi gösteriyordu. Canım onu orada becermek istiyordu. Akşama artık.. Nasılsa bu gece benimle kalacaktı.
“Sen bir şey istermisin. Balkonda mangal yapacağız. Ben pirzola alacağım.”
“Öyle mi? Ben ciğer şişi çok severim..”
“Kim uğraşacak şişle..En iyisi ciğeri tüm alın burada ince uzun kesip pişiririz.” dedi Esma.
“Ben şişlerim...”
“Evde şiş miş yok..Uğraştırma bizi..”
“Tamam kızlar. Ben kasaba çöp şiş yaptırırım. Siz merak etmeyin.”

Evden çıkıp kasaba,oradan fırına ve buzhaneye gittim. Yolda markete uğrayıp kömürü aldım.Bir saat sonra eve döndüm.

Kızlar soğan salatasını ve çoban salatasını hazırlamışlardı. Balkonda mangal yerleşmiş ve yanında közlenmek üzere kırmızı biber ve patlıcan bekliyordu.

Kömürü ve yakacağı döküp ateşe başladım. Esma rakı servisi hazırlamıştı. Mangalın yanındaki sehpaya rakı ve su bardağımı yerleştirdi. Mutfakta Hatice türk sanat müziği söylüyordu. Güzel bir sesi vardı. Rakının en güzel mezesi Türk sanat müziğidir. Kim ne derse desin.

Kömür kızarmaya başlayınca patlıcan ve kırmızı biberleri attım. Esma bir şiş domates hazırlamıştı.
“Hani evde şiş yoktu?”
“Ona yalan söyledim.”
“Neden?”
“Yahu kim uğraşacak ciğer şişten..”
“Hatice çok sevdiğini söyledi...”
“Bırak ya..şımartma onu..”
Kıvırta kıvırta mutfağa yöneldi.

Sebzeler pişirip hazırlanması için Esma'ya verdim. Kömürleri yaydım. Kasaba hazırlattığım çöp şişleri mangala dizdim. Önce ciğerleri ardından pirzoları atacaktım. Lavaş ekmeğini mangala koyup kıtır ekmek yaptım.
Hatice pirzoları kekik ile avcarlamış az zeytin yağı ile süslendirmişti.

Çiğerler pişince pirzoları atıp mutfağa girdim. Hep beraber masaya oturduk. Yemeye ve içmeye başladık. Hatice sanat müziği söylüyordu. Esma ve ben sırayla masaya pişen pirzoları getiriyorduk.

Adam başı üçer duble içtik. Bir büyük yok olmuştu.

Esma fırında irmik helvası pişiriyordu. Kaşarlı ve çam fıstıklı. Tatlımızı yeyip salona geçtim. Kızlar bulaşık ve temizlik işine giriştiler. Bende banyoya girip duşuma aldım.

Esma yanıma geldi.
“Ben biraz erken çıksam bir sorun olur mu?”
“Neden sorun olsun ki? Tabii ki çıkabilirsin.”
“Teşekkür ederim. Yarın sabah geç kalmam.”
“Dur sana para vereyim. Kaynanan ikna olsun bari.”
Dudaklarıma öpücük kondurup üstünü giyinmeye gitti. Saat altıyı geciyordu.
Odama gidip üstümü giyindim. Hatice yanıma geldi.
“Haydi üstünü giyin çıkalım..”
“Nereye?”
“Giyin bakarız..”
20 dakika sonra Hatice hazırdı. Baş örtüsünü takmıştı.
“Bir gören olur diye takıyorum..”
“Tamam canım sorun değil benim için..”

Araba ile gezmeye çıktık. Baş örtüsünü çıkardı. Evinden uzaktaydık. AVM'de dolaştık.
“Senin mayon var mı?”
“Yok..Neden?”
“Belki bir hafta sonu denize gideriz kim bilir..”
Hatice'nin gözleri parlamaya başladı. Ne demek istediğimi anlamıştı.

Mayo böümünden pembe ve kırmızı 2 adet bikini aldık.
Kahvelerimiz içip eve geri döndük.

Televizyon karşısında oturup çekirdek çıtlattık.
Yatağa geçtiğimizde saat 12 ye geliyordu. Yatakta öpüşmeye başladık. Ama benim gücüm kalmamıştı. İnanılmaz yorgundum. Hatice ağzı ile uğraştı ama kendiside yorulduğumun farkına varmıştı. Hatice bana sırtını döndü,bir elim göğsünde diğer elim amının üstünde uyuduk.

Sabah inanılmaz bir çiş yapma arzusu ile uyandım. Hatice çarşafın altında uyuyordu. Çişimi yapıp yatağa döndüm. Saat sabahın altısı olmuştu. Çarşafı kaldırıp altında yatan çıplak hatuna baktım.

Çarşafı tamamen kaldırıp, elim vücudunu okşamaya başladı. Onu yatağa sırt üstü çevirip bacak arasını okşamaya başladım. Gözlerini açtı. Bana gülümsedi..
Yataktan doğrulup beni öpmeye başladı. Sonra beni yatağa yatırıp akşam yarıda kalan işine devam etti. Ama bu sefer zorluk çıkarmadı kerata. Hemen hazırola geçiverdi. Hatice fırsat bu fırsat deyip kalkmışa oturdu. Kollarını başımın kenarına dayayıp beni öpmeye başladı. Ellerim kalçalarından tutup inip kalkmasına yardımcı oluyordum. Üstümde diz çöküp oturup kalkmaya başladı. Uzun süren bir tempodan sonra üstümden kalkıp banyoya gitti. Banyodan çiş sesi geliyordu.
Sonra duşun sesi geldi. Ilık bir duş alıyordu.
Havluya kurulanıp yatağa geri döndü.
“Nerede kalmıştık?”
“Şurada hop oturup, hop kalkıyordun..”
“Beni altına alıp ezmeni istiyorum..bunu yaparmısın?”
Cevap yerine kolundan tutup yatağa yatırdım. Bacaklarını aralayıp başımı bacak arasına götürdüm.
Yeni yıkanmış bir amı yalamak kadar güzel bir şey olamazdı..
Parmaklarım deliklerini doldururken dilim am dudaklarını yalayıp ısırıp somuruyordu.

Hatice elleri ile bacaklarını diz altında tutuyordu. Sonuna kadar ayırmıştı. Kadınlığını bana tamamen açıyordu. Amında 3 parmak vardı ve son hızla girip çıkıyor,bazen yukarı aşağı oynatıyordum. Tabii bu arada dilim boş durmuyordu.
“Sok....yalvarırım sok ona...sik beni...ne oluuurr sik beni...dayanamıyorum...hadiii...sok....sok ona...sik..sik beni...”
Onu dinlememeye karar verdim. Parmak ve dilim son hızla çalışıyordu. Hatice baktı ki sokmaya niyetim yok,bari parmaklarla orgazm olayım dedi. Beli geliyordu. Sabah orgazmı geliyordu.
İniltiler artmıştı...Belini tutmakla zorlanıyordum.
Büyük bir iştahla amını yemeye devam ettim. Ağzımdan sular seller akıyordu. Tatlı ekşi sular karışmıştı.
“OOOhhhh...aman Tanrım...geliyorum...uuuuğğğğggghhhh....”
Gözlerinin beyazı görünüyordu sadece. Yüzü değişik bir ifade almıştı. Onu tanımakta güçlük çekiyordum. Kadın zevk alırken yani orgazm olurken kendini bir izlese şaşırır kalır herhalde.
Acaba biz erkeklerin yüz ifadesi nasıldır? Hiç aynaya bakıp yapmadım. Kameraya kendimi çekmedim. Bir çok çift sekslerini kayıt eder. Sonra izlemek ve tekrar o anı yaşamak isterler.
Veya üçüncü şahıslar ile paylaşmak isterler. Benim hiç öyle bir takıntım olmamıştı.,ama en azından ayna olayını gözden geçirmem gerekiyordu.

Hatice nafesini düzeltmeden amına köklemeye karar verdim. Kadın zevk üstüne zevk yaşıyordu.

Son hızla onu sikmeye başladım. Kollarını boynuma doladı ve beni kendine doğru çekmeye başladı. Dudaklarımız birleşti ve delice öpüşmeye başladık. Dudaklarımı ve ağzımın kenarlarını yalıyordu. Bıraktığı suları içmek istiyordu.
Kasıklarımızdan şlop şlop sesleri yükseliyordu. Geliyordu.. Hatice tekrardan geliyordu..
kadın inanılmaz geliyordu. Bu kadar kısa sürede geleceğini hiç tahmin etmemiştim. Üstünden doğrulup ayak bileklerinden tutup bacaklarını sonuna kadar ayırdım.
Kasık kemiklerimiz çarpışıyordu. Tıpkı Hilti matkap gibi onu deliyordum. Darbeli matkap vardı kadınlık organının içinde. O darbeler tüm vücudunu sarsıyor , aynı anda kendiside titriyordu.

Orgazmda tepe noktaya ulaşınca yavaşladım. Ustüne uzanıp öpüşmeye başladık...
“Ohhh...çok güzeldi..inanılmazdı..sen niye gelmedin?...”
“Benim gelmeme daha çok var..ama istersen hemen gelirim. Ne dersin?”
“O zaman biraz daha sürsün...” deyip dudaklarıma saldırdı.

Onu yatakta 4 ayak pozisyonu aldırdım.

“Arka taraf müsait değil haberin olsun..”
“Zaten niyetim o taraf değil. Sen merak etme..”

Kalçalarını ayırdum. Amının içi tıpkı bir kara delik gibiydi. İçine giren madde kayboluyordu.

Aletimin başını amının dudaklarına sürdüm. Deliğine soktum. Yavaşça kökledim. Sonrasında yavaşça girip çıkmaya başladım. Elinden tutup amını okşamasını istedim..
parmaklarını tükürükleyip amına götürdü. Sikimin dibinde parmaklarını hisettim. Şişen klitorisini okşamaya başladı.

Eli altında hızlanmaya başlamıştı. Tekrardan geliyordu. Amında kasılmalar başlamıştı. Bir sonraki orgazmında gelmeye karar verdim. Nasıl olsa peş peşe orgazmlar yaşıyordu Hatice.

Ellerim kalçalarını kavramıştı. Belini indirip kalçasını daha da yukarı kaldırdı. En sonuna kadar giriyordum.
“Gelmeni istiyorum..akıt onu içime..o sıcaklığı hissetmek istiyorum..ne olur ver onu bana..haydi...oooğğğğgggghhh...”

Yavaş darbelerim devam ediyordu. Taa ki gelmeye başlayıncaya kadar. Birden hızlanıp son darbelerimi sert indirmeye başladım. Spermlerim amının deriliklerine akıyordu.
Beraber geliyorduk. Zamanlama bu kadar iyi olamazdı.
Son salto bitince kendimi yatağa bıraktım. Üstüne uzandım. Yumuşayan aletim amından çıkarken içindeki spermlerin bir bölümü yatağa akıyordu.
Kendimi çevirip sırt üstü uzandım. Elim kalçasını okşuyordu.
Yüzünü bana doğru çevirdi . Gözlerinde zevk almış bir kadının minnettar bakışı vardı. Memnun kalmış ve oldukça mutlu olmuştu.

Kendine gelmişti. Başını omzuma koyup eli ile aletimi okşamaya başladı. Sperm ve am suyuna bulaşan aletim parmaklarının arasında duruyordu.
“Haksılık değil mi bu şimdi?”
“Ne haksızlık ?” diye sordum.
“Ben ne kadar geldiğimi sayamadım ama sen bir kere geldin. Ona haksızlık diyorum..”
“Ne yapalım, tabiatın kanunu bu. Belkide yaratan öyle uygun görmüştür. Bilemeyiz.”
“Ne olurdu sanki aynı olsaydı?”
“Bu kadar olduğuna rağmen erkek bu kadar seks yapıyorsa, sizin gibi olursak Allah bilir neler olur hayatta?..”
“Haklı olabilirsin..ama düşünmemek elde değil işte..”
Hatice yıkanmak için banyoya yöneldi. Bende çarşafa sarılıp yatmaya karar verdim.
Uyandığımda saat 9 olmuştu. Esma gelmişti. Kızlar beraber kahvaltı masasını hazırlıyorlardı.

Duşumu alıp onlara katıldım.
“Günaydın kızlar..nasılsınız bu sabah?”
“Günaydın...”
“Günaydın dedim ben bu sabah..”
Hep beraber gülüştük. Evet sabah sabah Hatice bana günaydın demişti. Haklıydı.
Esma ile karşılıklı göz kırpıştık. Bembeyaz dişler ile gülümsedi.
O kadının gülümseyişi benim çok hoşuma gidiyordu.

“Ne var kahvaltıda?”
Yok yoktu..3 çeşit peynir, kaymak ,tereyağ,3 çeşit reçel,siyah ve yeşil zeytin, haşlanmış yumurta, sucuklu omlet,haşlanmış sosis ve kızarmış ekmek mevcuttu.
Porsiyonlar en az 4 kişilikti. Karnımı tıka basa doyurduk. Kahvaltı sonrası sohbete başladık.

“Sen neden çalışmıyorsun Hatice?”
“Kocam çalışmamı istemiyor.”
“Eve gelen para yetiyor mu?”
“Nasıl yetsin ki? Allahtan evimiz kira değil. Annemlerin.”
“O konuda şanslısınız.”
“Evet.”
“Peki hiç çalıştın mı?”
“ Bir mağazada tezgahtardım. Nişanlanınca beni işten çıkardı..”
“Okul?”
“Liseyi bitirdim. 2 sene sonra evlendirildim.”
“Bu kadar hızlı mı?”
“Ne yapalım aile öyle isteyince..”
“Üniversite?”
“Hiç sınava giremedim. Babam okumamı istemiyordu. Annem istiyordu ama babama karşı gelemiyordu. Okusaydım şartlar mutlaka değişik olurdu. Böyle bir berbat hayatı yaşamazdım en azından.”
“Annen ne diyor senin bu hayata. Haberi varmı?”
“Nasıl söyleyeyim onlara, annem kahrından ölür. Yazık kadıncağıza..”
“Kocan nerede çalışıyor?”
“Sizin şirkette.. Kesim bölümünde çalışıyor hayvan oğlu hayvan..”
“Bilmiyordum...Neyse program ne bugün? Hep evde kalacak değiliz ya!!!”
“Bu akşam eve dönmemiz lazım. En geç altıda evde olmamız gerek.”
“Kaynanaya parayı vermedin mi?”
“Verdim vermesinede, kadın çocukları eve bırakacak. İkimizin o saatte dönmüş olması gerek. Kusura bakma. Bizde istemezdik ama maalesef konu çocuklar olunca..”
“Haklısın. Öncelik hep çocuklar olmalıdır. Ben sizi evlerinize bırakırım..”

Sabah güzel bir seks yapmıştık Hatice ile. Şimdi Esma geldiğine göre onuda aramıza almak gerekiyordu.

Kızlar bulaşıkları bitirince, kahvaltıdan kalkıp salona geçtik. Uyduyu açıp Dorcel porno kanalını açtım. Şansıma 2 kadın ve bir zenci erkek sahnesi oynuyordu.

Koltuğa kızların ortasına oturdum. Kollarımı omuzlarına atıp ayaklarımı orta sehpaya uzattım.
Kızlar sahneye bakıp gülüşüyorlardı. Zenci erkeği Allahın vardı. Malzeme uzun ve iriydi.
Hatice ve Esma pür dikkat izliyorlardı.

“Kızlar bir şey soracağım.. Kadınlar için ebatların önemi var mı?”
Esma'nın yüzü yine kızarmıştı. Hatice ise yüzünü bana çevirip: “Tabii ki de var. olmaz mı..”
“Nasıl yani?”
“Yani kalın ve uzun olursa daha iyi olur..”
“Sen nereden biliyorsun ki? Soktuğun patlıcanlardan mı?” diye sordu Esma.
“Saçmalama Esma. Kadınlar gününde konuşulanları ne çabuk unuttun sen?”
“Dur....burayı bana bir açsana. Kadınlar gününde siz bunları mı konuşuyorsunuz aranızda?”
“Evet..başka ne konuşulur ki? Genelde seks hayatları anlatulır. Tabii çoğu olayı abartarak anlatır. Hikaye olduğunu hemen anlarsın.”
“Yani genel kanı kalın ve uzun olması mı?”
“Evet aynen ablam..”
Bana abla diyordu.
“Bence çok abartılı. Mustafa bey siz onu dinlemeyin. O kadar büyük acı verir. Kadının içi yırtılır..”
“Senin karnında 35-40 santimlik çocuk vardı Bir şey olmadı da 25 santimlik girince mi acıyacak?”
“Olay çok farklı Haticem benim.”
“Peki sen denedin mi?”
“Bir kaç kez denedim. Patlıcan ve salatalığın zevkleri farklı. Patlıcan biraz yumuşak ama kalın. Salatalık sert ve uzun....”
“Sapık bu kadın.”
“Esma bırak anlatsın allah aşkına. Merak ediyorum. Peki erkek gibi tad bırakıyormu?”
“Tabii ki olamaz. Ama rahatlığı var.”
“Ne gibi?”
“Bir kere ortalık kirlenmiyor. İsteğin zaman elinin altında. Ben bazen içimde uyuyorum. Sabah bir daha yapıyorum. Çok güzel oluyor.”
“Sence Esma?”
“Bence normal boyutlar daha iyi zevk verir. Yani sertlik yetiyor zaten. İçinde çok kalırsa daha çok zevk verir.”
“Peki mastürbasyon hususunda? Neden salatalık veya patlıcana yer yok.?”
“Bilmiyorum, denedim hoşlanmadım.”
“En iyisi parmaklar mı?”
“Evet, parmaklar en iyisi. Birde duş başlığı..banyoda. Oda ayrı bir zevk veriyor. Akan suyu tutunca çok hoş oluyor.”
“Evet bir kaç filimde görmüştüm.”

Hep beraber filme döndük. Zenci ,bebek gibi sarışın bir genç kızın arka kapısını zorluyordu. O kocaman kalın alet yavaşça içine gömülüyordu. Diğer kız kalçaları ayırıp zenci arkadaşın aletini tükürüklüyordu.

“Peki bu şekil size zevk veriyor mu?”
“Bu kadar kalını vermez sanmam.”
“Ben pek hoşlanmadığımdan bir şey diyemiyeceğim.”
“Neden dün arkadan zevk aldın ama..”
“İlk kez ..”
“Ee tamam işte. Aradaki farkı soruyorum sizlere.”
“Arkadan yapınca benim hoşuma gidiyor ama en güzeli önden tabii.”
“Dün yaşadığınız orgazma ne demeli.”
“Bu bizim için bir ilkti inan bana. İyice zevk aldık ikimiz. Sana teşekkür ederiz bunu bizlere yaşattığın için.”
“Tamam işte o zevki soruyorum sizlere. Arada fark var mıydı?”
“Önden zevk daha nasıl desem sıradan gibi. Ama dün arkadan yaşadığımız zevk daha yoğundu bence. Sen ne dersin Esma?”
“Evet, haklısın daha yoğun gibiydi. Sanki nasıl desem, ilk orgazmı yaşıyor gibiydik.”
“Yani ilk defa mı bu kadar yoğun orgazm oldunuz?”
“Evet..ilk defa bu kadar yoğun oldu..”
“Ben ard arda geldim..evet sanki ilk orgazm gibiydi..”

Esma dudaklarıma sarılınca Hatice önümde yere diz çöküp şortumu indirmeye çalışıyordu.