Notes

Caner’le Cem okuldan çıkmışlar 2’ de kalkacak köy arabasına yetişmek için acele acele yürüyorlardı. Minibüsün hareketine beş dakika kala minibüse varmışlardı. Beş dakikayı minibüsü görebilecekleri ve içerden de görünmeyecekleri bir yerde soteye yatıp sigara içerek geçirmeyi düşündüler. Okulun karşısındaki büfeden aldıkları dört dal sigaranın ikisini içmek için iyi bir fırsattı. Sonra birini içmeye karar verdiler, zaman azdı, sigaranın piç olmasına da gerek yoktu. O ara Cem’ e mesaj geldi. Ömer’di; çocuklar buldu beni diyordu.
Caner aslında aramasa mıydık diye düşündüğünde çok geçti, ,Ömer’ in söylediği yere gelmişlerdi. Adamları tanıdı. Köy minibüsüne ışıklarda beklerken dik dik bakan, Ömer’ in fark edip kafa göz yapmasının ardından, minibüsü köye kadar takip edip, dayaklarını yiyip arkalarına bakmadan kaçan çocuklardı. Ve şimdi kendilerini –yiyosa- siyah transporterlarına binmeye davet ediyorlardı. İntikam almaya gelmişlerdi. Hayır binmeyeceklerdi, binmemelilerdi. Basit bir matematik hesabıyla beşe karşı üç kişiyle şanslarının olmadığını anlamak zor değildi ki zaten anasından doğdu doğalı aynı kiloda olan Cem’ i saymaya gerek yoktu. Olayı daha da büyütmeden oradan uzamalılardı. Ancak hesap etmediği bir şey vardı: Ömer. ‘’Kargasekmez çocuğuyuz lan biz sizden mi korkucaz’’ deyip arabaya binişini gözlerini belerterek izledi, arkasından binen Cem’ gördü. Cem’ in neye güvendiğini sorgularken kendisinin de arabaya binmesi lazım geliyordu. Bindi.
Heyecanlandığında saçmalamak gibi bir özelliği bulunan Ömer bu huyunu göstermekte geç kalmadı. ‘’Abi ilerdeki göbekten dönelim, köye götürelim sizi, geçen geldiğinizde gezdiremedik, bi çayımızı için’’ dedi. Adamlar öylece durdular. Bu sefer de sigara içmek serbest mi arabada diye sordu. Adam hayır dedi bizimki; belli zaten çok temiz araba satmayı düşünüyo musun abi diye sordu. Adam cevap vermedi, bir sigara yaktı. Bu arada yüz metrede bir arabaya birileri biniyordu. Bu arada şehirden de epeyce uzaklaşmışlar, kent ormanına varmak üzerelerdi, ayaktakilerle birlikte arabada 11 kişi bulunuyordu. Caner Ömer’ in kulağına eğildi. Hayatında ettiği en içten küfürü etti; ‘’senin beynini sikiyim ne bok yemeye milletin arabasına biniyosun‘’. Ömer bu sözden sonra, birader duralım artık ne konuşacaksak konuşalım, her çöp kendi horozunda öter biz konuştuk şimdi de siz konuşun dedi. Caner ile Cem hariç arabadaki herkes gülmeye başladı. Caner artık daha fazla saçmalamaması gerektiğini bir tekmeyle belirtti.
Araba durmuş ancak kapılar açılmamıştı, duman altı olan arabada göz gözü görmüyordu, arkaya bir Tofaş yanaşınca otomatik kapı açıldı ve millet inmeye başladı. Cem hariç herkes inmişti, kimse 48 kiloluk Cem’ i indirmeye tenezzül etmemişti. Ömer arabadan inmeden montunun cebinde taşıdığı muştasını eline takacak zamanı bulmuş, elini cebine sokup muştayı gizleyerek arabadan inmişti. Kalabalıktan otuz kırk adım uzaklaşmış gelin amına koduklarım gelin lan adamsanız gelin diye bağırmaya başlamıştı. Cem arabadan olayları izliyordu. Elini cebine attı, sigaralar Caner’ de kalmıştı. Caner ise görünürlerde yoktu. Sigaraların başına bir şeyin gelmemesini umarken Ömer’ in, kalabalığı görünce duran Toros’un camlarını muştayla yumruklamakta olduğunu gördü. Allah aşkına diyordu, ‘’allah aşkına abi aç şu kapıyı sikecekler bizi buraya gömecekler’’. Bu sırada Caner’ i gördü, normalde beyaz olması gereken okul gömleği çamura bulanmış ve kapkara olmuştu. Peşinden de üç kişi koşuyordu, Caner kendisini tutmak üzere olan kişiye yumruğunu savurdu ve onu savuşturdu. Yumruğu yiyen adam hınçla arabaya doğru koşmaya başladı, arabaya geldi, ön taraftan baltayı aldığı gibi Caner’ i yeniden kovalamaya başladı. Baltayı gören Caner arkasına bakmadan koşuyordu. Ömer ise kapısını kilitleyen Toros’ un sahibini ikna etmek için camları daha sert dövmeye başladı. Baltayı gören adam durumun gerçekten vahim olduğuna ikna olup kapıyı açtı, bunu gören Cem direkt Toros’ a doğru yöneldi. İkisi arabaya binmişti ama Caner peşindeki baltalı adamla arayı açmış koşmaya devam ediyordu. Bunların arabaya bindiğini gördü. Baltayı yemek istemiyorsa onun da arabaya binmesi gerekiyordu. Arabaya yöneldi. Tofaş’ ın önünden geçerken birkaç yumruk yese de önemsemedi. Baltayı düşününce ucuz atlattığının bilincindeydi. Arabaya bindi. Kurtulmuşlardı. Caner’ in Ömer’le küfürleşmeleri bitince arabayı kullanan adam polise gidelim mi dedi. Ömer yok dedi. Ben bunları tek de yakalarım abi. Cem Caner’ den bir dal sigara istemişti, Caner elini cebine attı. Kırılmıştı sigaralar. Cem’ in gün içinde duyduğu en kötü haber buydu.
Şehrin merkezinde arabadan indiler. Paraları ve sigaraları yoktu. Hava soğuktu. Köye giden diğer arabanın kalkmasına da 3 saat vardı.