Notes

Yökdil 2022 Sınavı
**zum Ausdruck bringen : ifade etmek
Ausblick : görünüm
Auftritt : ortaya çıkma, sahneye çıkma
Ausdruck : ifade
Auftrag : görev, sipariş
Vorwurf : suçlama
Gesellschaft : toplum, şirket
die Kompetenz : yeterlik
der Einzelne : birey = das Individiuum
Wohngemeinschaft : birlikte oturma
Offenheit : açıklık
schließbar : kapatılabilir
unscihtbar : görünmez

***unabdingbar : gerekli = notwendig, vonnöten , unerlasslich , nötig , erforderlich , unumganglich
***önemli anlamına gelen kelimeler : wichtig, bedeutend, bedeutsam, denkwürdig, erheblich , beachtlich , bedeutsam, bemerkenswert , betrachtlich

Es ist egal : önemli değil
unhandlich : kullanışsız, pratik olmayan
ungenießbar : yenilemez
nahezu : nerdeyse
umstritten : tartışmalı
jedenfalls : her halükarda
andernfalls : aksi takdirde -> sonst , ansonsten
weiterhin : ayrıca
mittlerweile : bu aralar
mehrmals : çok defa
verraten : ifşa etmek => preisgeben
sich ausbreiten : yayılmak
**abrufen : hafızaya çağırmak, hatırlamak
**erziehen : eğitmek
ausziehen : (kleidung ) çıkarmak, bir yerden taşınmak, çıkmak
ausweisen : sınır dışı etmek, kimliğini göstermek
sich erholen : dinlenmek, yenilenmek, toparlanmak
abrufen : hafızaya çağırmak, hatırlamak
verfangen : yakalanmak
Bauer : çiftçi, köylü
Kuh :inek
erpressen . şantaj yapmak
hinrichten : idam etmek
schlachten : ( Tier ) kesmek

***erliegen : (Tier) telef olmak, bir şeye yenik düşmek

melken : süt sağmak
befallen : dadanmak, musallat olmak
verbluten : kan kaybından ölmek
verhindern : engellemek
erleiden (Schaden ) erleiden : zarar görmek
gewinnen : kazanmak

**Fiil mastar halde olursa boşluğa ya wird gelir ya würde gelir ya modalverb ya da sich lassen gelir.
vergleichen : karşılaştırmak, benzetmek
auffallen : göze çarpmak
Auskunft : bilgi
*** Kişilerde yönelme için zu ve an prapositionları kullanılır. Burda zu dativ ister, an ise akk ister.
errichten : inşa etmek , kurmak
um tarihlerde civarında anlamı verir.
tarihlerin önünde in kullanılmaz -> 2022, im Jahre 2022
aufschlagen : kurmak, açmak
der alte Mann - den alten Mann
die schöne Frau - zu der schönen Frau
zu prap 'in ilişkin anlamı da vardır.

**zu : yönelme, ilişkin , ilgili , -mek için anlamlarına gelir. -> Bu edatın -mek için anlamı vermesi için fiilden türemiş bir isimle kullanılması gerekir.
Zur Steigerung der Produktion : üretimin arttırılması için
Alle Lebewesen brauchen zum Leben Wasser und Luft : bütün canlılar yaşamak için su ve havaya ihtiyaç duyar
Die Bundesregierung hat ein scharferes Gesetz zur Bekampfung der Schwarzarbeit verabschiedet. : Federal hükümet kaçak çalışmayla mücadele etmek için sert bir yasa çıkardı.
**zu edatı zaman kelimeleriyle birlikte de kullanılabilir. -> Gleich zu Beginn ihrer Aufgabe gelang es ihr, ihre Fahigkeiten unter Beweis zu stellen . : O, görevinin hemen başında yeteneklerini kanıtlamatı başardı.

Geschlecht : cinsiyet

*** bei , dativ bir prapositiondur. anlamları : yanında, yakınında; -de , -ince, -iken, -dığı sırada, -se
* bei edatı, fiilden türemiş bir ismin önünde yer alırsa -se, -iken, -ince, -dığında şekinde tercüme edilir.
Bei der letzten Kontrolle ihres Aufsatzes : kompozisyonu son kez kontrol ettiği sırada
Bei der Aufnahme der Studenten in den Fachrichtungen : Bölümlere öğrenci alınırken
beim Bertragschluss : sözleşme kurulurken, sözleşme kurulduğu sırada

*auf edatı kalleş bi edattır. Akk de alır dativ de
Çoğul die için relativ formlar : N-die, Akk -die , D-denen

anzeigen : göstermek
verschlüseln : şifrelemek

behalten : alıkoymak
zeichnen : çizmek
Entscheidung treffen : karar vermek
aufgeben : vazgeçmek
nennen : adlandırmak
angemessen : ölçülü, makul
vorscichtig : dikkatli
gering : az
aufmerksam : dikkatli
heiter : neşeli
Schülerschaft : öğrenciler
Lehrsprache : öğretim dili
Anwesenheit : hazırda bulunma
okuyucular : Leserschaft
der Bewerber : aday, die Bewerber : adaylar
die Kundschaft : müşteriler (kelimenin kendisi tekil anlamı çoğul)
Anforderung: gereklilik
berücksichtigen : dikkate almak
stornieren : iptal etmek
verpflichten : yükümlü kılmak
erzeugen : üretmek
unterrichten : ders vermek
bitirmek anlamına gelen kelimeler: abschließen , absolvieren
verschlossen : kilitlemek
begangen : gitmek
anfertigen : imal etmek
Grad: derece
** Abstand : mesafe, fark
Vorrang : öncelik
Zwang :zorlama
Umfang : kapsam
**yüzde üç derken bei kullancaz : bei drei Prozent
Demnachst : yakında
Dementsprechend : buna uygun olarak
Demzufolge : buna göre

**vonnöten : gerekli
nur dann olunca arkadan wenn, als , nachdem gelir
ausgehen von : bir şeyden yola çıkmak
zuganglich : erişilebilen
anbieten : sunmak
sich wenden an : başvurmak
zurückführen auf , pasifle kullanılınca kaynaklanmak olarak çeviricez.
anfallig , für ile kullanılır ve duyarlı anlamına gelir.

ansteckend : bulaşıcı
Entzündung : iltihap
Schich : tabaka
lutschen : emmek
sich abpielen : stattfinden
tief : derin
Erhebung : araştırma, anket( umfrage)
womöglich : muhtemelen
Die Tage der europasichen Wildkatze scheinen gezahlt zu sein : avrupa yaban kedisinin günleri sayılı görünüyor.
in der zu lernenden Sprache : öğrenilecek olan dilde
Stellenanzeigen : iş ilanı
in Rund : yaklaşık, aşağı yıkarı, tahminen
die Staaten : devletler
sich entfalten = sich entwickeln
bedrohen : tehdit etmek , gözdağı vermek
Umgang mit : ile uğraşmak
sparsam : tutumlu, idareli
Umsetzung : uygulama
Verordnung : düzenleme, yönetmelik
unmittelbar : doğrudan
mittelbar : dolaylı
rücksichtslos : düşüncesiz
Walross : Mors
sich haufen : artmak, yığılmak, birikmek
Verandungen der Geruchsinn : koku alma duyusundaki değişiklikler
zunehmend : giderek
fristen : sonra ermek
**Jahrezeit : mevsim
Erfreulich : sevindirici
angewiesen sein auf : bir şeye bağlı olmak
krabbeln : sürünmek
summend
Rückgang : azalma
azalmak . abnehmen, sich vermindern, sich verringern
azaltmak : verringern
verderben : bozulmak
lahmen : felç etmek
beiliegen : ilişik olmak -> liegt bei
haltbar : tutulabilir, tutarlık süresi
Mindesthaltbarkeit : son kullanma
Wie der Name schon sagt : adından da anlaşılacağı gibi
Nicht zuletzt : özellikle
Versteigerung = Auktion :açık arttırma
sich abspielen : stattfinden
offensiv : saldırgn
verführen zu : kötü bir şeye neden olmak / teşvik etmek
ankommen auf : 1. önemli olmak, 2. bağlı olmak
umgehen mit : deal with
Inselzellen : insülin
bergen : kurtarmak, çıkarmak
unterworfen sein : tabi olmak, maruz kalmak
widerruflich : geri alınabilir
unwiderruflich : geri alınamaz
Schwangerschaft : hamilelik
etw rückgangig machen : bir şeyi iptal etmek
Tempel : tapınak
gewaltig : muazzam
Kriege : savaş
Brande : yangın
erhalten bleiben : korunmak, olduğu gibi muhafaza edilmek
halten von : birisi ya da bir şey hakkında bir şey düşünmek
Was halts du von eurer neue Deutsch lehrer? : Yeni almanca öğretmenimiz hakkında ne düşünüyorsun?
gleichgültig = egal : ilgisiz, kayıtsız
stille = ruhe : sessizlik, durgunluk
kühn : yiğit
Lehnwört : ödünç kelime
Schließlich : sonunda
auf nachhaltigen Widerstand stößen : kalıcı bir dirençle karşılaşmak
Entlehnung : alıntı
übernehmen : almak, teslim almak
sich vollziehen : olmak, cereyan etmek
grundsatzlich : temel olarak
streitfrage . tartışma konusu
anschaulich : göz alıcı, somut
vorsichtig : dikkatli
angeboren : doğuştan
insgesamt : neticede
zugreifen . yemek almak, fırsatı kaçırmamak
zunehmen: artmak, çoğalmak, kilo almak
zuteilen : tahsis etmek, ayırmak
zukommen : birine yaklaşmak - jmd etw zukommen lassen : birine bir şey ulaştırmak
zuerkennen : tanumak
darstellung : gösterme, tanımlama
Auspragung : belirti, işaret
Einbildung : hülya, hayal, düş , kuruntu
ektalant : dikkat çekici
aufholen : telafi etmek, kapatmak
Feststellung: tespit etme
Auffassung : kavram
Sicherung : sigorta
Versaumnis . ihmalkarlık
Vorstellung : gösterim, düşünce, fikir
nachweisen : ispatlamak, kanıtlamak

angreifen : saldırmak
Vorgesetzt : amir
bloßstellen : rezil etmek