Notes

Öncelikle Merhabalar Emilycim,
Bu yaz 22 haziranda kendime göre sıkıcı bir tatil geçirirken bir akşam yemeğinden sonra çıktığım gezintide karşılaştım sizinle aslında karşılaşmamız ne bir tesadüftü ne bir rastlantı halihazırda sizi görmüş belki de tanışabilirim diye düşünmüştüm. Fakat uzaktan bakınca o kibirli kız gruplarından gibisinizdir diye düşünmüştüm. Yine de tanışmaktan zarar gelmez diye düşünüp yanınıza oturuverdim, iyi ki de oturuvermişim... O akşam hepinizin benim yaklaşımımdan çekinmemenizden ve kolayca aranıza almanızdan "o grup"lardan biri olmadığınızı anlamam pek de uzun sürmedi o akşam sohbet uzayıp gitti keyifli vakit geçiriyordum. Ve sıkıcı tabiriyle adlandırdığım tatil o akşamdan sonra keyifli bir tatile dönüşüvermişti. Bitmesini istemediğim bir akşamın ardından, bu kadar geç tanışmamıza yakınarak geçireceğimiz bir son gün bizi bekliyordu. Ki son gün de aynen öyle oldu. İki günün ardından arkadaşlığımızı bitirmek istemediğimiz ikimizin de içinden geçiyormuş ki dört ay oldu hâlâ buradayım ve sana bu mektubu yazıyorumm. Bu dört ay da birbirimizle sırlarımızı paylaştık beraber mutlu olduk beraber üzüldük, araya mesafeler girse bile pek çok duyguyu beraber yaşadık. Birbirimize uzak da olsak kalplerimiz ve ruhlarımız birbirine çok yakın. Ben siz giderken belki başka bir evrende tekrar buluşuruz diyordum ama şu an sana bunu yazarken arkada "Elbet Bir Gün Buluşacağız" şarkısı eşliğinde elbet bir gün buluşacağımızı da buraya iliştirmek istiyorum.
Uzun lafı kısacası Emilycim; hayat koçun, şapşal arkadaşın ve en önemlisi dostun olarak doğum gününü kutlayarak iyi ki doğdun demek istiyorum ve inşallah, umarım daha pek çok sene hep birlikte daha çok doğum günlerini yüzyüze bir arada kutlarız. Seni çok seviyorum ve mektubumu resmen bizi anlatan bir sözle bitirmek istiyorum "Bazıları birbirine yakındır, hem de hiç olmadığı kadar."

~okencin<3