Notes

ALMANCA DERS 78- YDSPROBETEST01EE
der Verlust: kayıp
die Anlage : tesis, yatırım, yatkınlık
der Ertrag: getiri , rekolte
resultieren aus = folgen aus: kaynaklanmak
beheben : gidermek
inversieren in +Akk = anlegen in +Akk : yatırım yapmak
rücksichtslos: düşüncesiz
aufwandig: masraflı
die Investion : yatırım

zutreffende: isabetli
**bedenklich : kaygı verici, düşündürücü
anfechtbar: itiraz edilebilir, iptal edilebilir
vakant : boş
genießbar : yenilebilir
Nachwachsen : büyüme
übermaßig: aşırı
Brennstoff: yakıt
gestatten: izin vermek
unmittelbar: doğrudan
unersetzlich :ikame edilemeyen, yeri doldurulamayan
erheblich : önemli, oldukça = maßgeblich = von Belang = wichtig
mutmaßlich: muhtemelen
geringfügig: çok az
herabsetzen: indirmek
abwerben: işçi ayartmak

erweisen - erwies - hat erwiesen: ortaya çıkarmak
sich erweisen: ortaya çıkmak
scheitern - scheiterte - ist gescheitert = versagen :başarısız olmak
hervorheben - hob hervor - hat hervorgehoben: vurgulamak

gelingen - gelang - ist gelungen : başarılı olmak
herbeiführen - führte herbei - hat herbeigeführt : neden olmak

başarısız olmak anlamına gelen fiiller: misslingen = missglücken = fehlschlagen
vurgulamak anlamına gelen fiiller: hervorheben = unterstreichen = betonen
neden olmak anlamına gelen fiiller. herbeiführen = hervorrufen = verursachen = auslösen = bewirken = zur Folge haben = veranlassen

Gefahr: tehlike
Anteil : pay, oran, hisse
Verfahren: yöntem , usül
Chance: fırsat, şans
Versagen: başarısızlık

unter die Fittiche nehmen : kanatları altına almak
in Betracht ziehen : dikkate almak, göz önünde bulundurmak
ins Leben rufen: hayata geçirmek
zum Vorschein kommen : görünmek, ortaya çıkmak
in Kauf nehmen: göze almak

wetteifern um : bir şey için yarışmak, rekabet etmek

die Relativitat: nispilik, göreceli olma
bezeichnen als : bir şey olarak nitelendirmek
das Rentenalter: emeklilik yaşı

der Südpol : güney kutbu
der Kontinent: kıta
der Nordpol : kuzey kutbu
überaus: son derece

über anlamı : 1. hakkında, 2. den fazla, den daha uzun 3. bir şeyin üzerinden/ vasıtasıyla , 4. temporal boyunca anlamı vardır (isimden önce veya sonra kullanılabilir ) (bu anlamların hepsinde akk ister)
lokal anlamda über yönelme varsa akk, bulunma varsa dativ gerektirir . Onun dışında yukardaki 4 anlam için akk gerektirir.

sich reduzieren : azalmak
zunehmen : artmak
Reibung. sürtünme
Skier: kayak

Bedürfnis: ihtiyaç
vorhaben: niyetinde olmak

empfinden = spüren : hissetmek
wahrnehmen : algılamak
das Glücksgefühl : mutluluk hissi
berichten von : rapor etmek
nachhaltig: kalıcı, sürdürülebilir

dasWerk : 1. eser, 2. iş , 3. atölye, fabrika
den Weg ebnen: yolunu açmak
die Massenproduktion : seri üretim
einführen: uygulamaya koymak
Fließband: hareketli bant

aufgebaut: yıkılmış
verandert: değiştirilmiş
eintzogen : elinden alınmış
begründet: oluşmuş
verteilt: dağıtılmış

hinüber = dorthin
die Grundlage= die Basis : temel , esas

Ausstattung: donanum
Halfte: yarısı
Störung: rahatsızlık, arıza
Paarung: çiftleşme
Talent: yetenek

begründet sein: bir şeyden oluşmuş olmak
beruhen auf = basieren auf +D = aufbauen auf +D = fundieren auf +D = sich beziehen auf +Akk = sich berufen auf +Akk : bir şeye dayanmak

Rahmen : çerçeve
Wohlbefinden : sağlık
Zusatz : ilave ,ek
Beifall :alkış
Urteil : hüküm

geschmolzene: erimiş
geschlossen: kapalı
tropfend: damlatan
verborgene: gizli
dünstig: puslu

Schneefallen: kar yağışları
Vershütteten : enkaz altında kalanlar
Berghangen: dağ yamaçları

die Lawine: çığ
herkömmlich = konventionell = traditionell :geleneksel
liefern : teslim etmek, sağlamak
der Fall sein : söz konusu olmak

verschieben: kaydırmak, ertelemek
brechen : kırmak, kırılmak
bewirken : neden olmak
verschlingen : yutmak
fortsetzen: sürdürmek, devam ettirmek

stoßen auf +Akk : rastlamak
Federn : tüy
Ausrottung: kökünün kazınması
bevorzugen: tercih etmek
gewissen: belirli
gravieren: bir şeyi kazıyarak şekil vermek

Beleidigung: hakaret
Bedrohung: tehdit
strecken: uzatmak, yaymak
berufstatig: çalışan
Eindruck :izlenim
anregend: teşvik edici
ankommt auf: 1. önemli olmak, 2. bağlı olmak
für Sorge: severek
Blumenkohl : karnıbahar

verwandt: akraba
**sich wehren gegen : kendini bir şeye karşı savunmak
Rufe : ses
Raubtiere: yırtıcı hayvan
Gebiss: dişler
gleichen: benzemek

Hyanen: sırtlan
bestatigen: teyit etmek
Mutterlieb : anne karnı
Vernunft: akıl
Handlung: eylem
Er weigert sich, Bücher zu lesen : Kitap okumaktan imtina ediniyor
Weigerung: kaçınma, imtina etme

widerspiegeln: yansıtmak
plausibel: mantıklı
verraten : ifşa etmek
allerdings= gleichwohl : buna karşın
erhalten bleiben : baki kalmak
signifikant: önemli

Durchbruch: yerleşme, kendini kabul ettirme
vernachlassigen: ihmal etmek

sich tummeln = sich hin und her bewegen
sich verhalten =vorgehen = handeln : davranmak
verbreitet sein : yaygın olmak
Wahrheitsgetreu : gerçeğe uygun
geschickten: becerikli
der Verstand = die Vernunft: akıl
angeblich = vermeintlich: sözde

vertraut: tanıdık, bildik
anvertrauen : emanet etmek
Gegenstand: nesne , konu
vergeblich: beyhude
Nachtisch: tatlı
Bedienung: garson
zwanghafter Lügner = jemand, der aus Gewohnheit lügt

sinnvoll : anlamlı
schieben: ertelemek

das Verhaltnis von Wahrheit: gerçeklik algısı