Notes

Takdir belgesinin numarası bile kayıtlı, kahretsin..
Silemedim..
'Dokun' diye verdiğim sarı-kırmızı kalemim hâlâ yerli yerinde.
Hâlâ saatimi taktığın boşluğa takıyorum,
Hâlâ köprüsüne kordon diyorum..
Hâlâ Tanrımdan seni diliyorum..
Hâlâ, yalvarıyorum.. Seni seviyorum..
Deli derdi bana herkes.
Deli kurdum derdin
İçim giderdi..
Gelişini lzlerdim,
Kapıda beklerdim..
Gelince de utancımdan kaçardım içeriye.
Görmeyesin diye..
Uyurken yine bir yastık daha bırakıyorum yanımda.
Gelirsen şayet boşuna arama..
İnanır mısın yorganı da bilerek saklıyorum dolaba.
Isınmak istiyorsan sarılmalısın bana..
Notunu ettiğim defterler her hareketinin,
Onlar da mı bir oldu yapraklarıyla tarihin?..
Hayırlısı sen değilsen olmasını istemediğim,
Ağrıların geçsin diye dua ettiğim gecelere ne oldu?..
Ne oldu Yâr? Neden oldu?
Neden sen dolu kalbe âh-u zâr doldu?
Dedem yadigârı bıçakla adımızı kazımıştım ya bayrak altına,
Kimbilir kızıllığıyla ısınıyor mudur onlar hâlâ..
Hatırlar mısın? 17 Haziranda, balkonun karşısında,
Uzatmıştın ellerini, uzatmıştım sana..
Dokunduğun yerlerin üstüne koşup dokunurdum ardından,
Elinin değdiği yere istemezdim başkası değsin..
Fark etmiştin de okulun her yerine koşa koşa dokunmuştun,
Ben de ardından..
Nefes nefese kalmıştın, nefesime de dokunmuştun..
Gözlerin ne güzel gülüyordu o gün,
Sen, ne güzel gülüyordun..
Ne güzel görünüyordun..
Hani soğuktan burnunun kızardığı o vakit demiştim sana ilk defa,
'Seni seviyorum.'
Gülmüştün. Utanıp da 'Ben de seni.' diyebilmiştin ancak..
Ters ters bakınca da,
'Ben de seni çok seviyorum!' diye düzeltmiştin..
Sen giderken, arkandan yankılatmıştım o gün sokakları,
Tam da gurub vaktinde..
Utana sıkıla arkanı dönüp 'Tebesgül' etmiştin..
Hızlı bir biçimde..
Sevgimi haykırmıştım..
Sevgini haykırmıştın..
Hepsini unutmuşsundur belki sen şimdi..
Yankılanan sesimi, nefesimi..
Nasıl 'Seni seviyorum.' dediğimi,
'Meleğimm.' diye sevdiğimi..
Alnından öptüğüm o yağmurlu günü,
'Benimsin.' diyerek şiirler fısıldadığımı kulaklarına,
Ve dâhi beni.. Sevdiğini..
Hepsini unutmuşsundur belki sen şimdi..
Elimi tuttuğun ilk gün koşa koşa selamlamıştım tüm esnafı,
Her geçişimde selâm verdiğim o bayrağa karışmak istemiştim..
Hayatımda ilk defa hazzını tatmıştım cümle mükevvenatın..
Füsnuna kapılıp rayihanın,
Ölüp uçmak yurduna varmak istemiştim..
Şimdi buz gibi ellerim Börte.
Babamın dinlediği şarkılardan açtım yine..
Zamanında dalga geçtiğim..
Şimdiyse yaralarımı deştiğim o şarkılar..
Artık kim taşır beni Cennet'ül Firdevs'e?
Çok mu ağır geldim kanatlarına? Çekinme, söyle..
Öylece bırakıp gittin beni..
Kokun, hâlâ aklımda Börte..
Hiç mi sevmedin beni?..
Hiç mi?.. Söyle..

25.10.2015 / 16:46 / Sedat KARADAĞ