Notes

Günlerden bir gün, gecenin karanlığında adeta mürekkebe düşmüş bir inci tanesi gibi parıldayan dolunayın altında, Kül ağıt şehrinde bir bebek doğdu. Bu bebeğin gördüğü ilk ışık kaynağı kıpkırmızı pulları olan annesiydi. Ve ilk duyduğu kelimeler, babasının buzdan daha soğuk bir şekilde ''İsmi Caraxes olucak'' demesiydi. Caraxes'in annesi, babası Jargrax ın 5. kadınıydı.

Bundan yaklaşık 5 yıl sonra Caraxes uzunca bir masada Jargrax baş köşede olucak şekilde babasının beş karısı ve kardeşleri ile yemek masasındaydı. Masada herkes Jargrax'ın ilgisini çekmek kardeşler bu ay yaptıkları önemli bilgileri, başarıları anlatıyordu. Caraxes'in üvey olucak şekilde 5 kardeşi vardı. Jargrax'ın ilk karısından en büyük kardeş Anxocan, ikinci karısından Theces ve Yuupus ikizleri, üçüncü karısından Dralken, dördüncü karısından Ixar ve son olarak beşinci karısından Caraxes. Yuupus kardeşler arasındaki tek kızdı. Kardeşlerin arası annelerinin birbirlerine olan kıskançlıklarından dolayı kardeşlerin arası bir o kadar kötüydü ve herkes kendi çocuğunun ailenin gerçek varisi olmasını istiyordu. Fakat Kadınlar arasında gruplaşma olduğu gibi kardeşler arasında da bir gruplaşma vardı. Caraxes'in kardeşler arasında arası iyi olduğu tek kardeşi Dralkendi. Ve bu evde kardeşler arasında Jargrax'ın en çok gözüne giren kardeşler Dralken ve Anxocandı. Jargrax için en ön planda güç ve bunun ile yapılan başarılar vardı. Bu evde en büyük grup Anxocan'ındı. Annesi Jargrax'ın ilk karısı olduğu için yanına çok daha fazla insan çekmişti. Caraxes tam bunları düşünürken, Jargrax soğuk bir ton ile ''Caraxes sen ne yapıyorsun, kılıç kullanmayı öğrendin mi?''. Caraxes cevap veremeden Ixar ''Caraxes'in hiç bir yeteneği yok, doğru düzgün kılıç bile sallayamıyor bile'' diyip gülmeye başladı. Jargrax ''Ixar sana sorduğumu hatırlamıyorum''.

Caraxes POV
Caraxes 'Babama kılıç tutamadığımı söylersem çok hayalkırıklığına uğrar ne yapıcam' diye düşünürken Ixar'ın söylediklerini duyar. ''Caraxes'in hiç bir yeteneği yok, doğru düzgün kılıç bile sallayamıyor bile''. Bunu duyunca Caraxes soğuk terler dökmeye başladı. Ama beklemediği şekilde düşündüğü tepkiyi almadı, onun yerine sanki 'babam beni savundu mu?'. Tam bunu düşünürken babası ''Hmm, o zaman seni bir yere götürmek zorunda kalıcam'' bu sözleri duyunca Caraxes'in kafasına kaynar sular dökülmüş gibi hissetti. Dralken hemen karşı gelicekti ki babası ''yeter, yemeğinizi yiyin'' dedikten sonra bir daha kimse konuşmaya cürret etmedi.

2 gün sonra Jargrax, Caraxes'i çağırdı ve onu evin dışında bir yere götürmeye başladı. Bu baba oğul ikilisi yol boyu tek bir kelime bile etmedi. Ve sonunda bir malikanenin kapılarının önünde durdular. Caraxes'in gördüğüne göre bu malikane evlerinden daha küçük duruyordu. Ama bu malikanede farklı olan bir şey vardı. İnanılmaz gösterişliydi, Jargrax'ın malikanesi ise daha büyük olmasına rağmen buraya göre daha sade idi. Bunun nedeni ise Jargrax'ın gösterişi sevmeyişiydi. Korumalar Jargrax'ı görünce biri kapıyı açarken biri de içeri hızlı bir şekilde haber vermeye gitti. Bir süre sonra kapıdan geçerlerken malikaneden bir adam gelmeye başladı. Bu adam bir smokin giyiyordu ve yakasında ,altından olsa gerek, gösterişli bir yaka zinciri vardı. Bu adam nazikçe bir şekilde selamladıktan sonra Jargrax'a eski dostum diye hitap ederek onunla konuşmaya başladı. Jargrax bu adama, oğlu Caraxes'e kılıç kullanmayı öğretmesini istedi. Ve adam çok düşünmeden bunu kabul etti. Caraxes ve yeni hocası el sıkışıp tanıştı, fakat bu hoca ve öğrenci fazla bir arada kalmıyacaktı. Jargrax, Caraxes'i dostuna emanet edip gitti. Fakat yaklaşık bir ay sonra bu sefer bu dostu, Caraxes'i Jargrax'a götürmeye başladı. Jargrax dostunun ziyaretini duyduğunda Caraxes'in de diğer çocukları gibi kılıçta yetenekli olduğunu ve arkadaşının oğlunu övmeye geldiğini düşündü. Ama yanılıyordu, Caraxes kılıçta çok yeteneksizdi. Bunu öğrendiğinde Jargrax'ın yüz ifadesi hiç değişmedi. Ama Jargrax'ın çocuklarının ondan korkma sebebi yüz ifadesi veya buz gibi tonu değildi. Tabi onlar da korkutucuydu ama.. Jargrax'ın dayağı apayrı bir meseleydi.
Bunları dostundan duyunca kendi başladı Caraxes'i eğitmeye. Ve işte bu eğitim Caraxes'i çok değiştirdi. İlk günlerde Caraxes odasından çıkmıyordu ve Jargrax onu döverek eğitim alanına getiriyordu. Caraxes'ten nefret eden kardeşleri bile ona acıyordu. Ama dayak ile karışık eğitiminde bile kılıçta daha iyi hale gelmiyordu. Babası tam ondan umudunu kesicekti ki Caraxes kendi isteğiyle eğitim alanlarına gelmeye başladı. Durum böyle olunca Jargrax her ne kadar göstermese de içinden etkilenmişti. Hiç bir zaman göstermese de oğullarını seviyordu, her birini. Bir gün Jargrax ''Caraxes kardeşlerine veda et, uzun bir süre göremeyeceksin.'' dedi. Ve Caraxes bunu duyduğunda her şeyin bittiğini düşündü. Kılıçta iyi olabilirim
''lütfen bana biraz daha şans ver'' gibi cümleler sarf etti ama nafileydi. Bu yüzden artık kaderini babasının ellerine bıraktı ve annesine gidip sarıldı, en sevdiği kardeşi Dralken ile zaman geçirdi, diğer kardeşleri ile vedalaştı, Ixar piçi ile atıştı.
Ve en sonunda herkes ile vedalaştıktan sonra Jargrax ve Caraxes yola çıktı. Yürüyerek gitmiyorlardı, bir at arabası ile gidiyorlardı. Ve bu durum, babası hiç bir şey açıklamadığı için Caraxes'i daha da korkutuyordu.

Caraxes POV
Yaklaşık 5 gündür yoldayız ve babam tek bir kelime bile etmedi. Nereye gittiğimizi sorduğumda ''gidince görürsün'' cevabını almaktan bıktım ama diyebilceğim hiç bir şey yok. İleride bir köy görüyorum. Babam beni evlatlık mı vericek acaba diye düşünmeden edemiyorum. Her ne kadar katı olsa da bunu oğluna yapmaz.. Değil mi? Tamam belki 6 tane oğlu olabilir ama yinede.. Bilmiyorum. Görünüşe göre inme vaktimiz geldi. Bir evin önünde durduk, ev çok şaşalı gözükmüyor. Babam indi evin kapısına doğru ilerliyor, tabi bende onu takip ediyorum. Kapı 10-15 saniye içinde açılıyor ve karşımda bir insan? Adam ''Jargrax, buyur içeri'' dedikten sonra içeri geçtik. Babamla çok yakın gibi konuşuyorlar. Neden babam gibi şerefli bir dragonborn, bir insan ile arkadaş olur ki? Bu adam önemli birisi olmalı.

Jargrax ve arkadaşı bir süre geçmişi yâd ettikten sonra babam ''Lom, senden oğlumu eğitmeni istiyorum'' dedi. Bunu duyduktan sonra Jargrax'ın arkadaşı Lom, bu sözlere Caraxes kadar şaşırmıştı. Caraxes bir insanın onun hocası olucağı için şaşırmıştı, Lom ise Jargrax gibi bir adamın oğlunu eğitmesi için getirdiğinden. Şaşırmış bakışlarından sonra Lom ''Oğullarına kılıç tutmayı öğrettiğini sanıyordum'' dedi. Jargrax ise her zamanki soğukluğuyla ''Kılıç tutmayı beceremiyor, eğer yay da tutamazsa benimkini tutacak'' sözlerini söyledikten sonra gözünün ucuyla Caraxes'e baktı. Zaten babasına karşı korkusu olan Caraxes, tabiri caizse, bu konuşmadan sonra neredeyse altına sıçacaktı. Ama bir yandan da babasının sözlerini düşündü. 'Bir yay mı, benim gibi soylu Wuyax ailesinden gelen bir kişi, ailemiz kılıç yetenekleriyle ünlenmişken yay mı kullanıcam' gibi düşüncelere sahipti. Konuşma bittikten sonra, Jargrax oğluna dönüp baktı. ''Umarım yakında görüşmeyiz oğlum'' dedikten sonra gitti. Jargrax'ın burda sözcükleri kullanma becerisinin kötülüğünden dolayı bir yanlış anlaşılma gerçekleşti. Jargrax'ın bunu söyleme sebebi 'umarım yayda yeteneklidir ve hızlı bir şekilde dönmez iken' Caraxes 'yeteneksizliğimden dolayı ve kılıç kullanmadığım için babam artık beni istemiyor' idi. Ve bu yanlış anlaşılmanın farkına varan tek kişi Jargrax'ı iyi tanıyan Lom oldu. Ve böylelikle Lom ve Caraxes'in birlikte öğretmen-öğrenci ilişkisi başladı.