Notes

7 ŞUBAT, CAMİA VE HAKAN FİDAN
Camia niçin MİT‘le uğraşıyor? H. Fidan‘dan alıp vermedikleri ne? 7 Şubat‘ta camianın parmağı var mı?
Bediüzzaman‘ı okuyanlar iyi bilir ki, Hazret kitaplarında “gizli ecnebi komitesi, içimize sızmış komitacılar“ şeklinde bir ifade kullanmıştır. Sadece din alimi olan biri komitaları, imani meseleleri anlatan eserlerinde dile getirince kendini deşifre olmuş hissedenler rahatsız olur. İstihbarat‘ın kılcalları, kendilerini deşifre eden böyle zatları en büyük tehlike olarak görürler. Böyleleri satın alınamaz, korkutulamaz. Bediüzzaman gibi bağımsız, hiç bir yapının adamı olmayan samimi ve ihlaslı birinin etrafında ölümü göze alacak dava erleri toplanıverir.
İstihbaratın kılcallarına gün doğmuştur. Örgüt ilan ederek tepelerine binerler, zulmederler, işkence ederler ama yollarından çeviremezler. En kritik adım sokağa dökmektir tahrik edip sokaklarda çatışma ortamına çekmek isterler, çünkü bir yapı sokağa çıkınca kontrolünü kaybeder. Biz muhabbet fedaisiyiz, asayişten sorumluyuz husumete vaktimiz yoktur ifadeleri talebelerine nasihat, onlara da tokat gibi bir cevaptır. Artık istihabratın yapacağı tek şey adım adım bu yapıyı takip etmek, fişlemek ve kritik hiç bir yerde onlara hayat hakkı tanımamaktır.
Zamanla, Fethullah Gülen daha ilk yıllarından itibaren ‘Nurcu‘ diye kayda geçirilip, özellikle dikkat edilmesi gereken kişi olur. Etkilidir, hatiptir, icaraatçıdır, fikirleri ve stratejileri vardır, altın nesil iddiası vardır En önemlisi o da komitacıların farkındadır. Her dakikası göz hapsinde olduğunu çok iyi bilmektedir. Etrafındakileri sadece imani hususiyetlere değil, eğitime de sevk eder. Onun etrafındakilerin asker, polis, hakim, savcı, bürokrat olma şansı yoktur. Anadolu insanları kendi ülkelerinde azınlıktırlar. Mit‘in takibinde olan bu insanları, uyaran, ve tedbir yollarını onlara anlatan Gülen vesilesiyle bu insanlar ambargoyu delmiş olurlar. Ambargonun delinmesi Gülen‘i ve etrafındakileri terör listesine almak ve devlete sızıyorlar diye yaftalamak için yeter de artar. Onların nezdinde Bediüzzaman‘ın ekolünden gelenler içinde en tehlikelisi Gülen‘dir . Bir tek o insanları kritik yerlere teşvik etmektedir. Camia daha camia olmadan Mit camiayı terör örgütü olarak listesine almış ve en büyük iç tehdit olarak görmüştür. Camianın kendini koruma ve kollama durumu onu her dakika Mit‘le karşı karşıya getirmiştir.Mit‘le kavga H. Fidan daha doğmadan başlamıştır.
Bütün cemaatler AKP döneminde tehlike olmaktan çıkarılırken, camia yine en büyük tehlike olarak listedeki yerini korumuştur. Erdoğan TSK ve MİT‘ten camiayla ilgili hangi dosya gelirse gelsin imzalamış ve işleme alınmasına göz yummuştur. Tasfiye yeni değil… Camiayı Erdoğan‘ın gözünde tehlikeli bir yapı haline getirip manipüle eden Özel Seçilmişler 7. Şubat olayıyla muratlarına ulaşmışlardır. 7 Şubat olayına kadar her yerde camianın Başbakanı istemediğini ısrarla iddia edenler olayın gerçekleşmesinde en önemli aktörlerdir.
7 Şubat olayında ihanete uğrayan biri varsa o da Gülen‘dir. Gülen‘e 40 yıldır yakın duran biri olayın hem fikir babası hem icraatçısıdır. 7.Şubat olayındaki savcı kimler tarafından kendisine ulaşan bilgi ve belgelerle hareket ettiğini anladığında çoktan iş işten geçmişti. Erdoğan dün yapmış olduğu açıklamada camianın terör örgütü olduğundan 7 Şubat‘tan sonra emin olduğunu açıkladı. 7 Şubat 2012‘den beri Fethullah Gulen olayın kendileriyle alakası olmadığını anlatması nafile bir uğraştan öteye geçmemiştir. Camianın Başbakan, Atalay, Ala, Fidan vb gibi kişilerle tek problemi vardır: Kendisini bitirmeye çalışan bu bloğa karşı varlığını korumak.
Ne mi olacak? Bediüzzaman‘dan bu yana ne olduysa o olacak. İlahi adalet hak olanı devam ettirecek.
ANAHTAR KELİMELER: Bediüzzaman Said Nursi, MİT, Hakan Fidan, İran, Beşir Atalay, Pers, Efgan Ala, Humeyni, Paris, TSK, Özel Seçilmişler, Kemalettin Özdemir