Notes

Devlet, vatandaşını tektipleştirmemeli
Eğitim sisteminin tartışıldığı 31. Abant Toplantısı dün sona erdi. Platformun sonuç bildirgesinde, devletin vatandaşlarını tektipleştirmeden, belli bir yaşam tarzı ve ideoloji dayatmadan eğitim vermesi gerektiği belirtildi. Merkeziyetçi müfredat yerine özgürlük ve çoğulculuğu esas alan bir programa geçilmesi tavsiye edildi.
http://www.zaman.com.tr/gundem_devlet-vatandasini-tektiplestirmemeli_2201500.html

AK Parti'den bir istifa daha
'Bu kadar hakaret kabul edilemez' istifası
İzmir AK Parti İl Yönetim Kurulu Üyesi Emine Yenen, son dönemde Hizmet Hareketi’ne yönelik kullanılan üsluba tepki göstererek partisinden istifa etti.
İZMIR AK PARTI İL YÖNETIM KURULU ÜYESI EMINE YENEN, SON DÖNEMDE HIZMET HAREKETI’NE YÖNELIK KULLANILAN ÜSLUBA TEPKI GÖSTEREREK PARTISINDEN ISTIFA ETTI.,
AK Parti İzmir İl Başkanlığı ve ilçe teşkilatlarındaki istifalar sürüyor. Önceki gün, partide cadı avı yaşandığını belirterek görevini bırakan AK Parti Gaziemir İlçe Başkanı Sabır Telingün’ün ardından, İzmir İl Yönetim Kurulu Üyesi Emine Yenen de partisinden istifa etti. Yenen, parti içinde ‘cemaatçi’ diyerek insanların yaftalandığını ifade ederek şöyle konuştu: “Parti içinde ‘cemaatçi’ diye ötekileştirmeler, dışlamalar artık had safhaya vardı. Son yapılan ‘haşhaşi, terör örgütü üyesi’ gibi yaftalamalar ayyuka çıktı. Partide bıçak kemiğe dayandı. Bu ithamlar kabul edilemez düzeye ulaştı.”
http://www.zaman.com.tr/politika_bu-kadar-hakaret-kabul-edilemez-istifasi_2201484.html

Yeni MİT yasası, devlet içinde devlet demek
Zaman zaman sert tartışmaların yaşandığı MİT yasası görüşmelerine muhalefet milletvekilleri yoğun ilgi gösterdi.
ZAMAN ZAMAN SERT TARTIŞMALARIN YAŞANDIĞI MİT YASASI GÖRÜŞMELERINE MUHALEFET MILLETVEKILLERI YOĞUN ILGI GÖSTERDI.
TBMM İçişleri Komisyonu’nda görüşülen MİT yasası teklifine muhalefet sert eleştiriler getirdi. Türkiye’yi muhaberat devletine dönüştüreceği, PKK ile müzakerelerin yasal zemine oturtulacağı ifade edilen yasa için MHP milletvekili Özcan Yeniçeri, amaçlardan birinin emniyet istihbaratını istikrarsızlaştırarak MİT’i etkin duruma getirmek olduğunu söyledi. CHP Grup Başkan Vekili Engin Altay ise “MİT’e verilen yetki devlet içinde devlet olma anlamına geliyor.” dedi.
http://www.zaman.com.tr/politika_yeni-mit-yasasi-devlet-icinde-devlet-demek_2201480.html

HSYK yasası, Anayasa’nın 15 maddesine aykırıydı
Cumhurbaşkanı Gül, otoriterleşen Türkiye algısının değiştirilmesinde siyasilere büyük görevler düştüğünü söyledi.CUMHURBAŞKANI GÜL, OTORITERLEŞEN TÜRKIYE ALGISININ DEĞIŞTIRILMESINDE SIYASILERE BÜYÜK GÖREVLER DÜŞTÜĞÜNÜ SÖYLEDI.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, yeni HSYK yasasının ilk halinde yaptıkları incelemede 12 maddenin Anayasa’nın 15 maddesine aykırı olduğunu tespit ettiklerini söyledi. İstedikleri düzeltmelerin yapılmaması halinde veto edebileceği sinyali veren Gül, teklifi Anayasa Mahkemesi Başkanı ile de görüştüklerini açıkladı.
http://www.zaman.com.tr/politika_hsyk-yasasi-anayasanin-15-maddesine-aykiriydi_2201477.html

TSK'yı 38 kişinin öldürülmesi değil, AİHM'in suç maddesi rahatsız etti!
Genelkurmay, 1994'te iki köyün bombalanmasına ilişkin davada Türkiye'yi rekor tazminata mahkûm eden AHİM'nin kararına, 'Törörle mücadele eden komutanlarımız ileride savaş hukuku ihlalinden yargılanır' uyarısı ile itiraz etti.
http://t24.com.tr/haber/tskyi-38-kisinin-oldurulmesi-degil-aihmin-suc-maddesi-rahatsiz-etti/251845

Türkiye'nin AB'ye üyelik süreci askıya alınabilir
Avrupa Parlamentosu milletvekili Andrew Duff: Türkiye Kopenhag kriterlerini bizim bir sonuca varmamızı sağlayacak kadar bir süre ve derecede ihlal ettİ
http://t24.com.tr/haber/times-turkiyenin-abye-uyelik-sureci-askiya-alinabilir/251840

Gül: New York Times'ınki ağır bir eleştiri, bana karşı bir haksızlık...
Cumhurbaşkanı Gül, New York Times gazetesinin kendisini 'Başbakan Erdoğan'ın ifade özgürlüğüne saldırısına katılmakla' suçlamasına 'Kötü niyetli demiyorum, ama haksız buluyorum' dedi.
http://t24.com.tr/haber/gul-internet-yasasini-veto-etseydim-duzelttiremezdim/251838

Gülen cemaatinden 'beddua' açıklaması: Bu iftiraları atanlar isim versinler
Gülen cemaati 'Başbakan Erdoğan için toplu beddua ediliyor' yönündeki iddiaları iftira olarak nitelendirdi ve iddia sahiplerinden isim vermeleri istendi.
Fethullah Gülen’in konuşmalarının yayınladığı Herkul.org sitesinin editörü Osman Şimşek, "Gülen cemaatinin Başbakan Tayyip Erdoğan’ın ölmesi için dua ettiği" yönündeki iddialara açıklama yaparak, "İddia sahipleri isim versinler, hep beraber onları kınayalım, hatta tel’in edelim; yoksa bu iftiraları seslendirmek Allah’tan korkmazlığın ifadesidir" dedi.
http://t24.com.tr/haber/gulen-cemaatinden-beddua-aciklamasi-bu-iftiralari-atanlar-isim-versinler/251841

Erdoğan, Türklere de ‘dağa çık’ diyor
“İnsanlar nefes alamaz hale geldi” diyen BDP Eşbaşkanı Demirtaş, hükümeti uyardı.
17Aralık operasyonunun ardından ülke ikiye bölünmüşken, Kürtlerin tutumu kritik önemdeydi. BDP, bazıları tarafından AKP’ye yüksek perdeden muhalefet yapmadığı için “otoriterleşen AKP’ye payanda olmakla” eleştirildi.
http://www.taraf.com.tr/haber-erdogan-turklere-de-daga-cik-diyor-149051/
‘Ak müfettişler’ lojmanda seçildi
Maliye’nin aldığı 5 bin müfettişin yüzde 20’si, AKP yönetiminden gelen ‘Mavi Liste’den belirlendi.
Maliye Bakanlığı’na bağlı Vergi Denetim Kurulu Başkanlığı’nda yaşanan “renkli fişleme” skandalının perde arkası netleşti. Buna göre, Vergi Denetim Kurulu (VDK) Başkanlığında “mavi listelerin” hazırlanması için üç ayrı başkan yardımcısı görevlendirildi. Söz konusu başkan yardımcılarının elde ettiği bilgiler ise, duyulmaması için bürokratların evlerinde yapılan toplantılarda değerlendirildi. Toplantıların bir kısmı, “maliye lojmanlarında” bir kısmı da bürokratların Çukurambarı semtindeki evlerinde yapıldı. Listelerin hazırlık çalışmaları, Maliye Bakanlığı Müsteşarı Naci Ağbal’ın koordinatörlüğünde yürütüldü.
http://www.taraf.com.tr/haber-ak-mufettisler-lojmanda-secildi-149053/
Kanser hastasına kredi yasağı
Ziraat Bankası, tazminat tutarı yükselince hayat sigortasına, “kanser” ve “yaş kriteri” getirdi. Hayat sigortası için yaş aralığı 18-85’ten 18-75’e düşürüldü.
Sabah ve atv’nin satışı için oluşturulan 630 milyon dolarlık havuza, 200 milyon dolarlık kredi desteği veren Türkiye Ziraat Bankası’nın, “hayat sigortası” yaptırmak için tüketicilerden “kanser değilim beyanı” istediği ortaya çıktı. Banka ayrıca, hayat sigortası yaptırma yaşını da 85’ten 75’e düşürdü.
http://www.taraf.com.tr/haber-kanser-hastasina-kredi-yasagi-149056/
AKP’den Meclis’e MİT yasası baskını
Meclis, 30 Mart’ta yapılacak yerel seçimler öncesi iki önemli yasayı gündemine aldı.
MİT’in yapısını değiştiren ve özel dershanelerin kapatılmasını öngören yasal düzenlemeler bu haftanın iki önemli başlığı olacak. TBMM Genel Kurulu, Salı günü görüşmeleri yarım kalan ve içerisinde, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün çekinceleri doğrultusunda hazırlanan internet düzenlemesinin de yer aldığı, torba teklifin maddelerini görüşmeye devam edecek ve büyük olasılıkla aynı gün görüşmeler tamamlanacak.
http://www.aydinlikgazete.com/mansetler/34488-akpden-meclise-mit-yasasi-baskini.html
Sınırlar El Kaide ile PYD'nin elinde! Türkiye büyük tehlike atlında
Türkiye- Suriye arasındaki sınır kapıları silahlı grupların hakimiyet mücadelesi alanına dönüştü. Şu an Suriye tarafındaki sınır kapılarının büyük bölümü IŞİD ve PYD’nin denetiminde bulunuyor.
Suriye sınırında çatışmalar gün geçtikçe artıyor. Esad karşıtı terörist gruplar sınır kapılarında hakimiyeti ele geçirmek için birbirleriyle kıyasıya mücadele içerisindeler. Türkiye- Suriye arasındaki sınır kapıları şu an PKK’nın Suriye kolu PYD ile El Kaide’nin Suriye’deki uzantısı IŞİD ve ÖSO arasında paylaşılmış durumda.
http://www.aydinlikgazete.com/mansetler/34489-sinirlar-el-kaide-ile-pydnin-elinde-turkiye-buyuk-tehlike-atlinda.html
Yolsuzluk zirvesi
Uludağ Ekonomi Zirvesi birbirinden “özel” isimleri ağırlayacak. İsimlerden biri de yolsuzluk nedeniyle istifa eden Almanya’nın eski cumhurbaşkanı.
Capital ve Ekonomist dergileri tarafından Başbakan Yardımcısı Ali Babacan’ın katılımı Bursa Valiliği’nin işbirliği ile düzenlenen Uludağ Ekonomi Zirvesi’ne katılacak olanların isimleri neredeyse kesinleşti.
http://birgun.net/haber/yolsuzluk-zirvesi-11555.html
Başbakan'ın yeni ses kaydı internete düştü
Mısır asıllı Türk işadamı Usame Kutub'un 15 Şubat 2013 gecesi İstanbul Merter'de geçirdiği trafik kazasıyla ilgili telefon görüşmeleri dün gece internete düştü.Başbakan Tayyip Erdoğan ve Kutub’a ait olduğu iddia edilen ses kayıtlarında Kutub, kazayla ilgili bilgi veriyor.
Mısır asıllı Türk işadamı Usame Kutub'un 15 Şubat 2013 gecesi İstanbul Merter'de geçirdiği trafik kazasıyla ilgili telefon görüşmeleri dün gece internete düştü.
http://www.yurtgazetesi.com.tr/gundem/basbakanin-yeni-ses-kaydi-internete-dustu-h49085.html
MİT yazan gazeteciye hapis yolu!
AKP, MİT Yasa Teklifi'nde yer alan ''MİT'e dair belge ve iddia yayınlanmasını hapis cezasına bağlayan'' maddede göstermelik değişikliğe gitti. Hukukçular ''Basın özgürlüğüne müdahale amaçlanıyor. Yapılan değişikliğin hiçbir anlamı yok'' dedi.
Türkiye’yi istihbarat devletine çevirecek olan Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Yasa Teklifi’nde gazetecilerin MİT’e dair herhangi bir belge ve iddia yayınlaması 3-12 yıl arası hapis cezasına bağlanmıştı.
http://www.yurtgazetesi.com.tr/gundem/mit-yazan-gazeteciye-hapis-yolu-h49088.html
Bakan'a 'Ayakkabı kutusu' dedi ve..!
İçişleri Bakanı Efkan Ala, Niğde'nin Bor İlçesi'nde çay bahçesinde konuşurken protesto edildi. 'Ayakkabı kutusu' diye bağıran Cüneyt Tetik'e müdahale eden korumalar gözaltına aldı.
Eşi Gülseren Ala ile birlikte Bor İlçesi'ne gelen İçişleri Bakanı Efkan Ala, AKP'nin seçim iletişim merkezinin açılışına katıldı. Açılışın ardından AKP Niğde Milletvekili Ömer Selvi, Niğde Valisi Necmettin Kılıç ve AKP'nin belediye başkan adayı Sıtkı Erat ile birlikte esnaf ziyaretinde bulunan Bakan Ala, daha sonra çay bahçesinde partililerle sohbet toplantısına katıldı.
http://www.yurtgazetesi.com.tr/gundem/bakana-ayakkabi-kutusu-dedi-ve-h49081.html
İtiraf gibi konuşmalar: Bütün pis işleri bana yaptırıyor!
17 Aralık'tan sonra istifa ederken, "Soruşturmadaki her şey Başbakan'ın talimatıyla yapıldı" diyen Erdoğan Bayraktar'ın telefon konuşmaları bunu açıklıyor: Bizi asarlar ya! Hesabını kim verecek!
Büyük yolsuzluk ve rüşvet soruşturması dosyasına giren Eski Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar'ın konuşmaları, itiraf niteliğinde. Karşı gazetesi, 17 Aralık'ın ardından hem bakanlıktan hem AKP'den istifa eden ancak daha sonra AKP'den ayrılmaktan vazgeçerek, "17 Aralık bir komplo" diyen Bayraktar'ın kendisiyle çelişen görüşmelerini yayınladı.
http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/turkiye/44383/itiraf_gibi_konusmalar__Butun_pis_isleri_bana_yaptiriyor_.html
'Rıza Zarraf'ı en kısa süre içerisinde bırakacaklar'
CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, "İranlı işadamı Rıza Zarraf'ı bırakmak zorunda kalacaklar. En kısa süre içerisinde bırakacaklar. Bırakmazlarsa başlarına neler geleceğini bildikleri için bütün bu yargıyı kumpas edip Rıza'yı kurtarmaya çalışıyorlar" dedi.
Bilecik'te CHP seçim bürosunun açılışına katılan Gürsel Tekin, Türkiye'de hiç görülmemiş bir şekilde yolsuzluk olaylarının yaşandığını öne sürdü.
http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/siyaset/44355/_Riza_Zarraf_i_en_kisa_sure_icerisinde_birakacaklar_.html
TCDD 13.5 milyon TL zarar etti
Türkiye Cumhuriyet Devlet Demiryolları (TCDD) 13.5 milyon TL zarar etti. Nedeni, maliyeti yüksek banka kredisi ve işletmecilik hataları...
Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları’na (TCDD) bağlı Türkiye Vagon Sanayii AŞ’nin (TÜVASAŞ) Bulgaristan Demiryolları’nın siparişi olan 30 vagonu toplam 88.6 milyon TL maliyetle üretirken, 75.1 milyon TL’ye satarak yaklaşık 13.5 milyon TL zarar etti. Zararına vagon satışının nedeni maliyeti yüksek banka kredisi ve işletmecilik hataları olarak belirlendi.
http://haber.sol.org.tr/devlet-ve-siyaset/tcdd-135-milyon-tl-zarar-etti-haberi-88404
Erdoğan Bayraktar: Bütün pis işleri bana yaptırıyorlar
17 Aralık'tan sonra istifa ederken, "Soruşturmadaki her şey Başbakan'ın talimatıyla yapıldı" diyen Erdoğan Bayraktar'ın telefon konuşmaları bunu açıklıyor: Bizi asarlar ya! Hesabını kim verecek!
Yolsuzluk ve rüşvet soruşturması dosyasına giren Eski Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar'ın konuşmaları, itiraf niteliğinde. Karşı gazetesi, 17 Aralık'ın ardından hem bakanlıktan hem AKP'den istifa eden ancak daha sonra AKP'den ayrılmaktan vazgeçerek, "17 Aralık bir komplo" diyen Bayraktar'ın kendisiyle çelişen görüşmelerini yayınladı.
http://haber.sol.org.tr/devlet-ve-siyaset/erdogan-bayraktar-butun-pis-isleri-bana-yaptiriyorlar-haberi-88403
Cihan-Sen Memur-Sen'e karşı
Hükümetle Gülen cemaati arasında başlayan sürtüşme, sendikal alana taşındı. Gülen cemaatine yakın olduğu ileri sürülen memur sendikaları, konfederasyon kurdu.
Cihan Sendikalar Konfederasyonu (Cihan- Sen) adıyla kurulan konfederasyonla birlikte toplam memur konfederasyonu sayısı 8’e çıktı. Cihan-Sen’in kurulmasıyla ağırlıklı olarak Memur-Sen’e bağlı sendikalarda olan hizmet kollarındaki yetki dengesinin de değişebileceğine dikkat çekiliyor. Memur-Sen, AKP’ye yakın olmakla eleştiriliyor.
http://haber.sol.org.tr/devlet-ve-siyaset/cihan-sen-memur-sene-karsi-haberi-88402

İnternet yasasıyla dijital fişleme dönemi başlıyor
Yeni yasayla internetin özgürce kullanılabilmesi üzerinde psikolojik bir baskı unsuru oluşturulduğunu vurgulayan Bilişim Hukuku Derneği Başkanı Avukat Kürşat Ergün, “MİT Kanunu’ndaki düzenlemeler hukuk devleti olma gereklerine tamamıyla aykırı” dedi.
http://gundem.bugun.com.tr/anarsizm-hortlar-haberi/987740

Mehmet Şeker: Yeni susurlukların önü açılacak
CHP’de MİT’in incelenmesi, izlenmesi ve değerlendirilmesinden sorumlu olan Mehmet Şeker, MİT Kanunu’nda yapılması öngörülen teklifi değerlendirdi. Şeker, “Yeni Susurluklar’ın, yeni Yeşil vakalarının önü açılacak. İllegal çeteleşmeleri yasal zemine oturtacak” dedi.
http://gundem.bugun.com.tr/carpici-aciklama-haberi/987755


Devlet Bahçeli: Yargı siyasallaştı
İstanbul’da sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriye bir araya gelen MHP lideri, yolsuzluk operasyonun ardından yargıda yapılan değişiklikleri hatırlattı. Bahçeli, “Yargı kendi insanlarıyla veya ittifak halinde olan insanlarla tamamen yeniden şekillendi” dedi.
http://gundem.bugun.com.tr/yargi-siyasallasti-haberi/987762


'Dershaneler alternatif değil tamamlayıcı unsurdur'
31. Abant Platformu’nun 9 maddelik sonuç bildirgesinde özel eğitim kurumlarının kamu eğitim kurumlarına alternatif teşkil etmediği, aksine tamamlayıcı unsurlar olduğu ifade edildi.
http://gundem.bugun.com.tr/tamamlayici-unsurdur-haberi/987728


MİT yasa teklifi komisyonda kabul edildi
MİT'in görev ve faaliyetleri ile mensuplarına ilişkin bilgi ve belgeleri açıklayan ve yayanlar hakkında üç yıldan 12 yıla kadar yerine, üç yıldan dokuz yıla kadar hapis cezası olarak değiştirildi.
http://gundem.bugun.com.tr/karar-verildi-haberi/987815


Bilal Erdoğan kazada Yasin El Kadı’nın yanındaymış
El Kaide finansörü olarak anılan Yasin El Kadı’nın Merter'de geçirdiği trafik kazası sırasında Bilal Erdoğan da oradaymış
MISIR asıllı Türk işadamı Usame Kutub’un 15 Şubat 2013 gecesi İstanbul Merter’de geçirdiği trafik kazasıyla ilgili telefon görüşmeleri dün gece internete düştü.
http://sozcu.com.tr/2014/gundem/bilal-erdogan-kazada-yasin-el-kadinin-yanindaymis-461603/


Başbakan’ın kızı Sümeyye Erdoğan ile Latif Topbaş arasındaki telefon görüşmelerine yansıyan Urla’daki villaların imar sorunu aşıldı. 8 villanın arazisi SİT kapsamından çıkarıldı.
http://sozcu.com.tr/2014/gundem/villalarin-imari-askiya-cikti-461545/

PKK seçim komitesi, emniyet ise harekat merkezi kurdu
Güneydoğu’da her istediğini yapan terör örgütü PKK, yaklaşan seçimlerde istediği adaylara oy verilmesini sağlamak amacıyla “seçim komiteleri” oluşturmaya başladı. Bu komiteler, belirlenen adayların dışındakilerine oy verilmemesi için çaba gösterecek, bunun dışına çıkanları “cezalandırma” yoluna gidecek.
http://sozcu.com.tr/2014/gundem/sandik-icin-paralel-onlem-461549/



Taşıma seçmene suçüstü
CHP, 2009 seçimlerini 312 oyla kaybettiği Çekmeköy’de seçmen listelerini takibe aldı. 400 taşıma seçmen tespit etti. Skandal YSK’ya iletildi. Kayıtlar tek tek silindi
http://sozcu.com.tr/2014/gundem/tasima-secmene-sucustu-461548/


Banyo lifinde de para saklamış!
İs­tan­bul mer­kez­li Büyük Yol­suz­luk ve Rüş­vet Ope­ras­yo­nu kap­sa­mın­da evin­de ara­ma ya­pılan Halk Ban­ka­sı es­ki Ge­nel Mü­dü­rü Sü­ley­man As­la­n’­ın sa­de­ce “a­yak­ka­bı ku­tu­su­na­” de­ğil “ban­yo lif­le­ri­ne­” de pa­ra sak­la­dı­ğı ileri sürüldü.
http://sozcu.com.tr/2014/gundem/banyo-lifinde-de-para-saklamis-461269/



Bahçeli’den Rabia işaretine yeni yorum
"Sayın Başbakan mitinglerde böyle yapamıyor. Bazı toplantılarda herkes bunu yapıyordu. Bu 4 kişi başka bir şey oldu. Bu 4 kişi çocuklarıyla birlikte bakanlar oldu..."
http://sozcu.com.tr/2014/gunun-icinden/bahceliden-rabia-isaretine-yeni-yorum-461342/
YAZARLAR
HASAN CEMAL
2011 yılı, Haziran ayında yapılan genel seçimlerde aldığı yüzde 49,95 oyla Tayyip Erdoğan siyasal çıkışında ‘zirve’yi yakalamıştı. Sonra ‘iniş’e geçti ağır ağır. Gezi ve 17 Aralık’la fena halde hızlandı bu inişi… Bugün Erdoğan içte ve dışta üstüne çarpı işareti konulmuş bir lider. İçte ve dışta, ciddi çevrelerde Erdoğan artık ‘bitmiş bir lider’ olarak görülüyor. İnandırıcılığı ve güvenilirliği sona ermiş bir lider gözüyle bakılıyor Erdoğan’a… Bu süreç tersine dönmez. Seçim sandığında Erdoğan’ın oyu artsa da, azalsa da, yüzde 40’ın üstüne çıksa da, çıkmasa da değişen bir şey olmaz. İniş devam eder. Üstündeki çarpı işareti silinmez. İnandırıcılık ve güvenilirlik geri gelmez. Masa devrilecek mi? İsterse yüzde 50 oy alsın, Erdoğan demokrasi ve hukuk yolundan saparak kendi kendisini bitirmiş, inişe geçmiş, üstüne çarpı konulmuş bir liderdir. Ve şunu yazın bir kenara: İktidarda kaldığı sürece de, istikrarsızlık her alanda derinleşmeye devam edecek demektir.
http://t24.com.tr/yazi/erdogan-inisteki-bir-lider/8612


ESER KARAKAŞ
Devlet kurumları yerine demokrasinin, hukuk devletinin kurumlarını tahkim ederek, AB standartlarına yaklaştırarak alınacak mesafe ise kısa vadede krizi aşmak için daha riskli olmakla beraber uzun vadede daha zengin, daha özgür ve daha güvenli bir Türkiye için çok daha büyük bir güvence vermektedir. Türkiye’nin, siyasi iktidarın, seçmenin önünde olan temel tercih kanımca bu iki tarz-ı siyasetten birini ama tüm muhtemel sonuçlarını da değerlendirerek seçmektir.
http://haber.stargazete.com/yazar/iki-tarzi-siyaset-sonuclari-ve-dunya/yazi-847533

SEDAT ERGİN
Gülün gazeteciler toplantısını anlatmış
126 maddesi olan bir torba yasaydı. Gönül isterdi ki, böyle şeyler torba yasa içinde değil, ayrı yasa olarak gelsin. Bu torba yasa içinde insanların dört gözle bekledikleri düzenlemeler vardı, milyonlarca engelli, yaşlı insanlarla ilgili düzenlemeler vardı. Ben bunu göndersem bu büyük beklentiler olduğu için aynen şike yasasında olduğu gibi aynen gelme ihtimalini daha çok gördüm açıkçası. Çünkü seçim ortamı, milyonlarca insanın beklediği iyilikler var orada. Onun üzerine ben ilgili bakanı çağırdım, gayet açıkça söyledim, ‘Bu maddeler problemli maddeler, bunların değişmesi lazım, bunlar da ancak yeni yasayla değişir’ Burada da bazı itirazlar oluyor. Benden önceki cumhurbaşkanları da bunu yapmışlar, başbakana yazı yazmışlar bunu imzalıyoruz ama ‘şunları şunları düzeltin’ diye. Ben açıkça konuştum, bu yöndeki uyarılarımı yaptım.
http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/25877430.asp


GÜLTEKİN AVCI
Hükümetin, MİT'in ve Star'ın unuttuğu şudur ki, AB ülkeleri istihbarat faaliyetleri ile kişilerin özel verileri ve iletişimi konularında AİHS hükümleri ve AİHM kararlarıyla bağlıdır. İtalya Anayasası'nın 15. maddesi tüm teknik dinlemeleri ve kişisel verilere ulaşılmasını yargı kararına bağlamıştır. Dikkat edin kanuna bile değil yargı kararına bağlıyor hem de koskoca anayasayla. İspanya Anayasası'nın 18. maddesine göre; aksine bir mahkeme kararı olmaksızın, özellikle posta, telgraf, telefon haberleşmesi olmak üzere, haberleşmenin gizliliği teminat altındadır. Dikkat ederseniz "aksine kanun yoksa" demiyor "aksine mahkeme kararı yoksa" diyor. Danimarka Anayasası'nın 72. maddesine göre; bir yargı kararı olmaksızın konutlarda arama yapılamaz, buradaki mektup ve sair dokümanlara el konulamaz veya incelenemez ve posta, telgraf ve telefon haberleşmesinin gizliliği ihlal edilemez. Sonuç: Yeni kanunla canavarlaştırılan MİT'in sadece 3 benzeri vardır: Eski KGB, Gestapo ve İran Devrim Muhafızları (Pasdaran) Kuşburnunun inanılmaz faydalar Bilinmeyen gerçekler sizi çok şaşırtaca Azı yarar çoğu zarar
http://www.bugun.com.tr/mit-medyasi-ve-mitin-3-benzeri-yazisi-987777

ASLI AYDIN TAŞBAŞ
Gülün gazeteciler toplantısını anlatmış
İnternet kanununu imzaladıktan sonra 100 bine yakın görüşünü farklı biçimde beyan edenler oldu. (Twitter’da ‘Unfollow’ edenleri kastediyor, AA) Hepsine önem veriyorum. Hem içeriyi hem de dışarıyı takip ediyorum. Faydalandığım yazılar da oluyor. Ama temelde tasarıyı olduğu gibi onayladığım doğru değil.
http://siyaset.milliyet.com.tr/sike-yasasi-gibi-geri-gelebilirdi/siyaset/ydetay/1841591/default.htm


ERGUN BABAHAN
Türkiye’nin tıpkı Ukrayna gibi bir başka sorunu daha var: Bölünme riski. Hukuksuzluğun giderek artması, her türlü ifade özgürlüğünün kısıtlanması, devletin faşizan özelliklerle donatılması, başta ana dil olmak üzere, kendi kendini yönetim için de yıllardır mücadele veren Kürtler için de ciddi bir tehdit. Böyle bir devlet, Kürtler’in içinde olmak isteyeceği bir yapı olma özelliğinden giderek uzaklaşıyor. Bu gidiş iyiye gidiş değil. Unutmamak lazım ki, en güçlü olduğunu zannettiğin an aslında en zayıf olduğun andır. Ama bedeli sadece sen değil, koca bir ülke öder. Görünen köy kılavuz istemez. Bu topraklar, Sunni'si, Alevi'si, Türk’ü Kürt’ü, eşcinseli, beraber yaşayanı özgür ve mutlu olacaksa çözüm yolu liberal demokrasiyi kurmaktan geçiyor, Putin’leşmekten değil.
http://t24.com.tr/yazi/ukraynayi-dogru-okuyun-sayin-erdogan/8616

AHMET TAKAN
Dombra yasası: Seçimlerde siyasi partilerin kullanacağı şarkılara düzenleme getiriyor. Sanatçılardan izin alma, telif ödeme gibi gereksiz şartlar kaldırılıyor. Düğünlerde, sünnet törenlerinde ve de resmi tören ve bayramlarda iktidar partisinin seçim şarkılarının dışında başka bir şey çalınamayacağı da hükme bağlanıyor. Cep telefonu yasası: Cep telefonlarından atılacak kısa mesajları denetleme yetkisi de vatandaşları zararlı alışkanlıklarından koruma kanununa dayandırılarak TİB başkanına veriliyor. Başkan gerekli gördüğü anda SMS’lere müdahale edip yasaklama kararı verecek. Abonelerin SMS paketlerindeki mesaj atma sayısına operatörler değil TİB Başkanı “abonenin durumuna göre” karar verecek.
http://www.yenicaggazetesi.com.tr/akpden-yeni-hayat-paketleri-29885yy.htm
AHMET HAKAN
AKP İlk kez...Namaz kılan, camiye giden, Allah diyen, alnı secdeli bir grup insanın sert ve keskin muhalefetiyle karşı karşıya...İlk kez...Uluslararası basın “Erdoğan övgüleri” yerine “Erdoğan yergileri” ile dolu. İlk kez...CHP, AK Parti’nin karşısına İstanbul, Ankara, Bursa ve Hatay gibi kentlerde “ezber bozan” adaylarla çıkmış durumda. İlk kez...Her zaman “AK Parti eşittir Tayyip Erdoğan” denklemi vardı ama ilk kez bu denklem, “gerçeğin ta kendisi” haline geldi. İlk kez...Konu bir türlü başörtüsüne, dine, diyanete falan gelmiyor, gelemiyor.
http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/25877034.asp
TAHA AKYOL
BALYOZ davası nihayet Adalet Bakanlığı’na intikal etti. Artık Bakanlık, bu davada nasıl “kumpas” yapıldığını ortaya koyma göreviyle karşı karşıyadır. HSYK, savcıların yetkileri, internet ve MİT gibi konularda yıldırım hızıyla kanunlar çıkaran iktidar, Balyoz'da “yeniden yargılama” konusundaki muhtemel yasal düzenlemeyi “seçimlerden sonraya” bıraktı.
Balyoz'da yeniden yargılama Konu iki sebeple yeniden gündeme geldi: Biri, başka bir davada TÜBİTAK’tan bilirkişilerin “5 No’lu harddisk”e ilişkin verdiği yeni rapor... İkincisi TOBB Başkanı Metin Feyzioğlu’nun “yeniden yargılamayı sağlayacak yeni bir kanun” çıkarılmasını istemesi, Başbakan’ın da buna sıcak baktığını belirtmesi.
http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/25877351.asp
MEHMET BARANSU
Emniyette ömrünü istihbaratta geçirmiş kadrolar bankamatik memuruna çevrilirken, en kritik birimlerin başına trafik polisleri getirildi. Emniyet İstihbarat’ın tüm raporları artık ânında MİT tarafından bağlanan paralel hatla görülüyor. MİT'in fahiş hataları: Suriye politikası “diplomat aklıyla” yürütülmez, “MİT’çi aklıyla” yürütülür ve ülke El Kaide’ye silah sevk eder hâle gelir. TSK’nın uçaklarını Suriye’de istihbarat için kullanırken, sınırı aşırı zorlayıp uçağı vurdurtur. Çözüm süreci siyaset mecrasında yürütemediği için Öcalan’ı güçlendirmek adına “açlık grevi” ve “Paris infazları” gibi açık suçlara bulaşır. Tıpkı Muhaberat gibi, Parti Devleti ve onu yönlendiren/ etkileyebilen tek güç olabilmek için diğer tüm güçleri yok eder.
http://www.taraf.com.tr/yazilar/mehmet-baransu/cumhuriyetten-el-muhaberat-devletine/28964/
MURAT YETKİN
Abdullah Gül 7 Şubat'ta Mit Müsteşarının sorgulanması konusunda “Yazılanlar doğru değil, ben bu olayın basında duyulmadan kapatılması için gayret sarf ettim.” dedi. Cumhurbaşkanı’na, Meclis’ten onayına gönderilen HSYK yasasını onaylayıp onaylamayacağı da soruldu. “Teklif daha Adalet Komisyonu’na sunulduğunda metnin aldık ve çalıştık” dedi Gül.
Gül, her şeye karşın Meclis’ten çıkmasını beklediği ‘düzeltmelerle’ internet yasasının kendisini memnun edecek düzeye geleceğini söyledi. ''Ben veto etsem, aynen geri gelme ihtimali vardı'' dedi.İnternet Yasası'nda TİB başkanının zaten bilgi almak hakkı varken bir de içerik eklenmiş; bunu yanlış buldum. İkincisi, TİB başkanına yayın kapatma yetkisi verilmesini, üçüncüsü mahkeme kararında bile her bilgi alınamayacak.
http://www.radikal.com.tr/yazarlar/murat_yetkin/gul_veto_etsem_aynen_geri_gelirdi-1178187
AMBERİN ZAMAN
Abdullah Gül “Hangi tedbirleri getirirseniz getirin [internet sitelerine] ulaşımı engelleyemezsiniz“ şeklinde sözlerini konuştu. Gül kendini savunurken internet yasasını veto etmiş olsaydı yasayı az dahi olsa iyileştirme fırsatını heba etmiş olacağını ifade etti. Her hâlükârda dananın kuyruğu yakında kopacak. Belediye seçim sonuçlarına göre “siyaset yapmıyorum“ diyen Gül’ün siyasi geleceği belli olacak. Eğer AK Parti yüzde 40’ın üstünde oy alırsa Erdoğan yeniden cumhurbaşkanlığına soyunacak. AK Parti yüzde 39’un altına düşer. Erdoğan parti tüzüğünü değiştirerek baskın genel seçim yapıp dördüncü kez başbakan olur. Gül bu kez halk tarafından cumhurbaşkanı seçilir.
http://www.taraf.com.tr/yazilar/amberin-zaman/degisiklikler-tatmin-edici/28972/
NEDİM HAZAR
Kimilerince de bilinçli olarak oluşturulmak istenen algı çabasıyla İslam tarihi bir tür ‘savaşlar tarihi’ olarak anlatılır. İslam’ın bir tür ‘savaş dini’ olarak algılanmasına en önemli nedenlerden biri olarak Câhiliyye günlerinde yaşanan “eyyâm-ı Arab” kültürünü göstermektedir. Bedir ile başlayan cihad süreci, zihinlerin ortaya konulan kahramanlara odaklanmasına sebep oldu, şefkat ve merhamet kızgınlık ve öfkenin gölgesinde kaldı. Efendimiz’in risaleti boyunca yapılan tüm savaşlar, kuşatmalar ve fetihlerde yaşanan insan kaybı (her iki tarafın da dahil) 997’dir.
http://www.zaman.com.tr/mahmut-nedim-hazar/sefkat-gunesi_2201438.html
ORHAN KEMAL CENGİZ
Sayıştay’ın kamu harcamalarını denetlemesine hayır diyen muktedirler; vatandaşın hesaplarına, nereye seyahat ettiğine hepsine tek tek bakacağım diyor. Bu yeni MİT kanunuyla, anında hastane kayıtlarına ulaşıp, kanınızdaki kolesterolü, idrarınızdaki üreyi; kanser misiniz, kalp hastası mı; bulaşıcı bir hastalığınız var mı, bunların hepsini hemencecik öğreniverecekler...MİT İnternet’te yaptığınız herşeyi görebilecek. Frankenstein’ın hikayesinde olduğu gibi, insanların, kurumların genetikleriyle bu kadar dengesiz bir şekilde oynadığınızda ortaya çıkacak yaratık sizin düşündüğünüzden çok farklı olabilir.
http://www.radikal.com.tr/yazarlar/orhan_kemal_cengiz/frankenstein_yasasi-1178186

Ahmet Turan Alkan
İhtimâldir pâdişâhım...
60 darbesinin ironik yanı, DP’nin anayasayı ihlâlden suçlu bulunmasıdır; oysaki anayasa (Atatürk’ün anayasası!), bizzat darbeciler tarafından taammüden bıçaklanmış ve cesedi tarihin mezbahasına atılıvermişti.
Şunu hatırlatmak istiyorum: Başbakan Erdoğan’ın karihasından çıkan son kanun düzenlemeleri, Erdoğan ve AK Parti’nin ebediyyen iktidarda kalacağı varsayımına dayanıyor ve kanaatimce bu amacı kesinleştirmek için alelacele çıkarılıyor. Günün birinde (İhtimâldir padişâhım...) AK Parti seçim kaybettiğinde, Başbakan Erdoğan hepimiz gibi sıradan bir fani haline geldiğinde, AK Parti grubunun levendâne bir hırâm ile destek verdiği kanunlar, o keyfi, geniş ve lastik gibi esnetilebilir yetkileri ele geçiren yeni muktedirlerin elinde çok can yakıcı ve çok can sıkıcı bir çehreye bürünecektir.
Milletin vekilisiniz, liderin değil: Sorumluluğunuz büyük, hatırlatmak isterim.
http://www.zaman.com.tr/ahmet-turan-alkan/ihtimaldir-padisahim_2201437.html


Ali Bulaç
Ne oldu, ne yapmalı?
Benim şahsi değerlendirmeme göre 19. yüzyılın ikinci yarısında şekillenen İslamcılık -Türkiye bağlamında- iki kere “fetret dönemi”ne girdi. Biri 1924-1950 arası dönem, diğeri 2002-2014 arası dönem. İlki çeyrek asır sürdü, ikincisi eğer İslamcılık kendini ciddi bir restorasyona tabi tutmayacak olursa ilkinden daha uzun sürebilir. İslami temel varsayımlara ait olmayan bir iktidarın beyinlere saldığı narkoz, kendini hükmetme/yönetme makamında görme zehabı ve sağladığı avantaj ve nimetler ikinci fetret dönemini 50 sene uzatabilir. Burada sözünü ettiğim restorasyonun ağırlıklı olarak “devlet ve iktidar” merkezli yapılması gerekir.;
http://www.zaman.com.tr/ali-bulac/ne-oldu-ne-yapmali_2201440.html


Ekrem Dumanlı
FE EYNE TEZHEBÛN*
Siyaset, siyaset olalı bu kadar hakaretamiz yaklaşım görmedi. Medya, medya olalı bu kadar yerlerde sürünmedi. Yalan söylüyorlar, karalama yapıyorlar, hakaret ediyorlar. İnsan sormaya utanıyor eski dostlarına: Yahu hiç mi kutsalınız kalmadı? “Gözünü hırs bürüyen adam kutsal mı tanır Allah aşkına!” dediğinizi duyar gibiyim. Ancak unutmamak gerekiyor, her şey bu fani dünyadan ibaret değil ki hayatın bütün anlamı seçim sandığına sıkışıversin...
Kur’an “Nereye gidiyorsunuz!” diyor. Gerçekten de ey mümin! Nereye gidiyorsun Allah aşkına! ürkiye maalesef en katı ve baskıcı rejimlerin var olduğu ülkelere benzemeye başladı. Gidişat kötü. Bu güzelim ülke bu yanlış mecrada mesafe almaya devam ederse dünyadan kopar, üçüncü sınıf bir rejimin tutsağı haline gelir. Son günlerdeki icraat durumun ne kadar vahim olduğunu yeterince ispat ediyor.
http://www.zaman.com.tr/ekrem-dumanli/fe-eyne-tezheb-n-_2201454.html



Mehmet Y. Yılmaz
Bu kitabı önce Başbakan okumalı
ANKARA’da “Başbakanlık Kamu Görevlileri Etik Kurulu” diye bir kuruluş varmış!
Bu kurul Avrupa Konseyi ile ortaklaşa çalışmalar yürütmüş; amaç Türkiye’de kamu kesiminde ahlaki değerleri güçlendirmek.
Bunun için bir de kitap basılmış, “Etik Rehber” ismiyle.
Rehberdeki bazı öneriler dikkatimi çekti, buyurun birlikte okuyalım:
“Bir kamu görevlisinin yetkisini kendisinin ve yakınlarının çıkarları doğrultusunda kullanması etik davranış ilkelerine aykırıdır.” (Siz de okudunuz mu Muammer bey?)
“Kamu görevlilerinin bağış ya da yardım yapılmasına aracılılık yapması etik değildir.”
Başta Başbakan olmak üzere, tüm Bakanlar Kurulu’nun ve hepsinin çoluk çocuğunun dikkatle okumaları gereken bir kural bu!
Mesela bir vakıf kurup, babanızın siyasi gücünden yararlanarak yardım toplamak ahlaki bir durum değilmiş. (Siz de okudunuz mu Bilal Bey?
Mesela, ihale verdiğiniz müteahhitlere salma salarak para havuzları kurmak, sonra bu para havuzlarına toplanan paralar ile gazete-televizyon satın alarak, bunları bir silah olarak kullanmak da ahlaksızlık sayılıyor. (Siz de okudunuz mu Binali Bey? Başbakan da okumuş mudur dersiniz?)
http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/25877248.asp

Adem yavuz Arslan
İngiliz siyasiler Başbakan'a bakıp iç geçiriyordur!
ngiliz Parlamentosu'ndan 6 vekilin 'usulsüz harcamaları' dedikodusu çıkmıştır. Gerçek araştırmacı gazeteciler (The Daily Telegraph) dedikodunun peşine düşer.
Bizde olsa haber bile olmayacak 'usulsüz harcamaların' bazıları şöyle; bir vekil evine 25 ampul taktırıp 174 doları meclise fatura etmiş.
Bir diğeri evine yaptırdığı 3 bin 318 dolarlık masrafı da meclise yollamış.
İşçi Partisi'nden bir vekil kır evini restore ettirip 30 bin doları, Liberal Parti'den bir vekil de pantolonlarını ütületip 180 doları meclise yollamış.
İçişleri bakanı, eşinin internetten indirdiği birkaç porno filmin parasını da devlete masraf olarak yazmıştı. Detaylarda başka çarpıcı örnekler de var. Ama para kasaları ve ayakkabı kutularında milyon dolarlar yok. Gazete tam iki hafta bu konuyu manşete taşıdı. 120 tam sayfa haber yaptı. Diğer gazeteler bir gün geriden olayları Daily Telegraph'dan alıntıladı.
Kimse gazetecilere 'hain, casus, ajan' demedi. Gündem sarsıldı. Avam Kamarası başkanı istifa etti. Cameron 'Siyasal sistem felç oldu' deyip erken seçim çağrısı yaptı.
Brüksel bile bu krizden etkilendi. Peki bizde ne oldu? Bizde olanları ise nereye koymak gerekir siz karar verin...
http://www.bugun.com.tr/ingiliz-siyasiler-basbakana-bakip-ic-geciriyordur-yazisi-987772


Mustafa Akyol
“paraleldevlet” tehdidinin sona erdiğine nasıl ve ne zaman ikna olunacaktır? İktidarı tedirgin edecek tek bir yargı tasarrufu dahi kalmadığında mı?
Tehdit bitti dense bile, hemen olağan hale geçecek midir midir Türkiye? Kanunlar yeniden AB standardına dönecek midir? Yoksa “su uyur, düşman uyumaz, hele dur bakalım” mı denecektir? Elindeki gücü gönüllü olarak azaltan hiç görülmüş müdür ki?
http://haber.stargazete.com/yazar/paralel-tehdit-ne-zaman-bitecek/yazi-847539


Ali Atıf Bir
Sanırım 90'ların sonu 2000'lerin başı idi. Açıköğretim Fakültesi Dekan Yardımcısı'yım. Bir telefon geldi "Çok önemli, istihbarat meselesi" diye. "Ne alaka, benim istihbaratla ne işim olur ki" dedim. "Biz bir gelelim, görüşelim, siz karar verin" dediler.
Öğleden sonra 30-35 yaşlarında iki erkek yanımdaydı. "Biz MİT'teniz" dediler.
Çaylar içildi, kahveler içildi, MİT görevlileri asıl konuya geldiler:
"Siz televizyon araştırmaları yapıyormuşsunuz." doğudaki evlerin hangi TV kanallarını izlediğini görebilir miyiz oradan?"
Durumu hemen çakmıştım. MİT doğuda hangi evlerden Kürt kanallarının izlendiğinin peşindeydi. Haliyle vermem gereken yanıtı verdim:
Meclis'te yeni görüşülen yasa çıkarsa bırakın kişiye özel anket bilgilerini, MİT Açıköğretim Fakültesi'nin bilgisayarına doğrudan bağlanma ve 2 milyon öğrencinin hangi dersten ne not aldığını görme yetkisi elde ediyor.
Sadece Açıköğretim Fakültesi'ne mi? Her yere... Diğer üniversitelere, bankalara, seyahat şirketlerine, GSM şirketlerine, bilişim şirketlerine...
http://www.bugun.com.tr/bu-kanun-cikarsa-ozel-diye-bir-sey-kalmaz-yazisi-987781

Tarık Toros
Araştırmacı gazetecilik öldü mü?
Ananasın gizli kodlarını çözmek için yola çıktık.
İki gündür Uganda'dayız. O arada haber verelim, Türkiye'nin Uganda ile ilişkilerinde problem yok. Meydanlarda ve köşelerde hayli yer bulan "kod adı ananas" meselesini Uganda çok üzerine alınmamış. THY haftanın neredeyse her günü uçuyor, dolu dolu... Ve her defasında kargosunda kutu kutu ananas taşıyor, Türkiye'ye... Bu hafta, hem ananası hem de gizli kodlarını yazıp anlatacağım, geniş geniş... Şu kadarıyla haber vereyim; Herkes işine bakıyor, hayat olması gerektiği gibi akıyor. Ve çok güzel şeyler oluyor.
http://www.bugun.com.tr/arastirmaci-gazetecilik-oldu-mu-yazisi-987779

Ali H. Aslan
Obama neden 'Alo Erdoğan' dedi?
Erdoğan’ın popülist kaygılarla iç kamuoyuna verdiği Batı karşıtı hava sizi yanıltmasın. Türkiye’de şahin, Batı’da güvercin. Brüksel ve Almanya ziyaretlerinde Avrupalılara duymak istedikleri şeyleri söyledi. Amerikalıların ağzına da bal çalıyor. Yoksa Obama telefonda Kıbrıs konusunda Erdoğan’a teşekkür eder miydi? İsrail’le normalleşmeyi de Başbakan gündeme getirdi diyor bazı kaynaklarım. Obama görüşmesinden hemen sonra Başbakan 3,5 milyar dolarlık Sikorsky helikopteri alımına imza attı. Pek yakında Çin füzelerinin pabucunun dama atılıp Amerikan ya da Avrupa silah şirketlerinin şefkatli kollarına dönülmesi de şaşırtıcı olmaz.
http://www.zaman.com.tr/ali-aslan/obama-neden-alo-erdogan-dedi_2201475.html