Notes

-Sahipsiz unicorn-
Tütün kokan parmaklarım ve sahip olduğumuz tüm metalara inat ellerimden tutan kadına.
ve şehrin hayat kokan kadınlarına ithaf etmek isterdim ömrümü.
ömür denir.
yani yaşam denilen kısacık zaman dilimi mi?
yoksa nefes almak mı ömür.
nefes bitince ömür de bitermi.
dünyada yaşanılan tüm ömür, cennette bir ağacın gölgesinde dinlenmek kadar kısaysa neden bu kadar acı var dünyada.
acı çekmek ömre dahilmi?
herşey dahil diye mi bu kadar ucuz ömür.
ne için savaşıyoruz.
kimiz biz?
ben kimim.
huzuru maddelerde arayan sağır bir müzisyenmi.
etrafında olanlara tahammül edemediği için sinirli sayılan orta yaş bunalımındaki yalancı bankacımı.
Tanrı tarafından sevilmediğni hissettiği için cuma namazlarını gece kılan bir düzenbazmı.
annesinin biricik oğlumu.
kimim lan ben?
siz kimsiniz.
bu kadar çok bilinmezlik neden.
neden güneş doğudan doğar mesela.
batıdan doğsa küser mi ay ona.
yada izin günleri varmı yıldızların.
öylece havada asılı kalmak zor olmalı.
yıldızlarda ölüyormu?
kaydıklarını görüyorum bazen,canları yanıyormu?
Tanrı onları da yargılarmı.
Tanrı sadece yargılarmı.
merhamet sahibi olan sadece zengin insanlarmı.
tanrı zengin mi mesela.
ondan birşeyler satın alınabilinirmi?
eğer alınabilseydi gök kuşağına siyah rengini ekletmem için benden ne kadar isterdi.
Tanrı'nın para birimi ömür mü?
tanrım eğer bu satırları okuyorsan.
al ömrümü.
ve gök kuşağına siyah rengi ekle.
çünkü dünya bu kadar pislik ve boktan haldeyken.
o gökyüzüne astığın renkli düğün ışıklarının pek bir esprisi kalmadı artık.
o da ordaysa selamlarımı iletin.!
saygılar.
bir kul.