Notes

eğer akdeniz universitesinde birkaç yıl sürecek bir maceraya başlıyorsanız bu macerayı yeni bitiren benden duymak isteyecekleriniz olabilir.

eğitim :

*bir çok üniversiteden geri, bir çok üniversiteden ise ileri bir eğitim düzeyine sahip olacaktır büyük ihtimalle bölümünüz. ancak her zaman alınacak bir şeyler vardır. öğrenmek, gelişmek isteyene yardımcı olacak öğretim üyesi çoktur. 100 veren okuldan 20 bile alamayan öğrenci olacağınıza 50 veren okuldan 50 alan öğrenci olun.
*yurt dışında bağlantıları olan öğretim üyeleri vardır. onların sizi fark etmelerini sağlayın.
*laboratuvarda geçen uygulama dersleriniz varsa hocanızdan gelen "bu deneyi kim yapmak ister" sorusuna "ben!" demek için 3 saniyeniz vardır. ya o deneyi yapanlardan biri olursunuz ya da izleyenlerden biri. bu hayatın her alanında geçerlidir esasında. kendi yaşamınıza izleyici kalmayın.
*kütüphane bir çok okulunki ile karşılaştırıldığında küçük görünebilir. ama dikkat çekmek istediğim nokta sadece ilginizi çekenleri bile okusanız herhalde birkaç senenizi dolduracak kadar kitap barındırdığıdır. bir çok kişi ödev için araştırma yapmaya (tenezzül ederlerse) gittiklerinde tanışırlar. onlardan olmayın. amazon.comda 150$'a alabileceğiniz kitaplar sizler için alınmış oraya bırakılmıştır faydalanın.
*süregelen tanım ve kavramlara inanmayın. en kıl denilen hoca ile kanki olabilir, hiçkimse geçemiyor denen dersten finalde geçebilirsiniz.

öğrenci yurdu :

*yurttan kurtulun. yurt insanı insanlıktan çıkarıp kendi belirlediği öğrenci prototipine uydurma çalışmalarının ürünüdür. biz insan olmak istiyoruz dediğinizde ise "o zaman kendinize ev tutacaksınız" denir ve bunun yanında türkiyenin en iyi yurtlarından biri olduğu söylenir. hayatınız yatak ve dolaptan ibarettir. yurt bünyesinde yemek vs giderleriniz evde yapacağınız harcamadan (kira dahil) daha fazla tutar. işte size devlet yurdunu özetleyen birkaç madde :
-giriş çıkış saatleri,
-yolda görseniz yüzüne bakmayacağınız insanlarla aranızda hava dışında bir madde olmadan uyumanın rahatsızlığı
-horlayanlar,
-çorap kokusu,
-yurt reisleri,
-60 70 kişilik çalışma odaları (sınav dönemi kalabalık olurlar, ama siz kendi odanızda çalışacaksınız değil mi? bir sonraki maddeyi bekleyin)
-iki adet sandalye ve bir adet masadan fazlasını bulundurmanın yasak olduğu 6 (yazıyla altı) kişilik odalar.
-tüm eşyalarınızı sığdırmanız gereken (zira dışarıda eşya (her türlü) bulundurmak yasaktır) dolaplar.
-elektrikli eşya bulundurmanın ve kullanmanın yasak olduğu odalar,
-gece 3'te odaya giren, ışığı açan, sizin uykusuz geçen gecenizin ardından sabah 6 da zırr diye saatle uyanması gereken, ve aynı odada bulunmaktan başka hiç bir ortak özellik sahibi olamadığınız insanlar.
-kendi kendinize yemek pişirmenizin imkansızlığı (yurt binalarının mutfaksız yapılması ve kantin tekeli)
-sabah kahvaltısında patates kızartması,
-yemeklerin tamamında geçiştirgen olarak patates (kızarsanız "ne bu böyle yemeklerin hepsi aynı sadece isimlerini değiştirmişsiniz" diye, "maksat boğaz doyurmak değil mi" diyen zihniyet),
-özensiz yemeklere "naapalım binlerce kişiye hizmet veriyoruz" savunması,
-ramazanda iftar saati deli gibi sıra,
-kantincinin "ne diyosun lan sen burası bizim" diyen küçük oğlu
-56k modeme 32 (yazıyla otuziki) bilgisayar bağlayan internet cafe (şimdi değişti sanırsam)
yurttan kurtulun! bunu yeteri kadar vurgulayamadığımın farkındayım ama naapalım.

sosyal yaşam :

*öğrenci kulüplerinden en az bir (tercihen birkaç) tanesinde aktif görev alın, yönetim kadrolarına yükselmeye çalışın. ileride çok faydasını göreceksiniz.
*vaktinizi olbia çarşısında okey bilardo tavla oynayarak öldürmeyin. mümkünse cafe mizz dışında bir yerde yemek yemeyin, hele zeytin'de asla.
*ne kadar pahalı (ki hiç bir büfe cafe restoran vs den pahalı değildir) olursa olsun merkez yemekhanenin ultra temiz olduğunu ve en kötü yemeğin bile her gün hamburgerden daha iyi olacağını unutmayın!
*merkez yemekhaneye erken giderseniz yemek herkese yetsin diye belirgin şekilde az miktarda yemek verildiğini, geç giderseniz de aman çöpe dökülmesin diye iki üç porsiyon yemek alabildiğinizi görün şaşırın.
*antalya'da klasik müziğe doyabilirsiniz. hem biletler çok ucuzdur, hem de bazı konserler üniversite içinde yapılır.
*sağcıyım solcuyum ben diyen kardeşlerim okulun bu tür konulara aşırı hassas olduğunu bilsinler.
*fuar tanıtım vs. işlerinde host-hostes olma fırsatlarını iyi takip edin. kısa sürede iyi para kazanmanın tek yolu bu işlerdir. günde 20 - 50 milyon arası kazanabilirsiniz.
*denizden faydalanın. okul - ev ikilemine takılıp kaldığınız günlerin birinde silkelenin şöyle deniz kenarına gidin. medikit bulmuş oyun kahramanı gibi olursunuz
*geceleri kampüs içinden geçmek zorunda kalırsanız çalılardan gelen çıtırtıları önemsemeyin. yurtta kalan çiftlerin de cinsel ihtiyaçları vardır. siz böyle durumlar için evde kalan kankiler edinin. evde kalıyorsanız bu tür istekleri çok samimi arkadaşlarınız dışındakilerden geliyorsa kabul etmeyin.
*antalya yazın sıcak ve kurak, kışın ılık ve yağışlıdır. yağışlı kelimesinin altını çizmek isterim. 4 gün hiç dinmeyen yağmur gördünüz mü? ben 4 sene boyunca muhtelif zamanlarda gördüm. kesinlikle su geçirmeyecek botlar edinin. zira bardaktan boşanırcasına yağan yağmur altında en kötü şey çoraplarınızın ıslandığını hissetmektir.

ve bu okulu bitirdiğiniz gün arkanıza bile bakmadan gidin! büyük şehirlerden birine yerleşin. tatillerinizi de bodrumda yapın.