Notes

ben sana her an birşey söyleyebilirim ama söyleyemiyorum
tahtalı.......
tam bir loser olduğum her noktada kendini belli ediyor.en güzel olabilecek yer kapalı.ee napalım diyoruz gel kemere gidelim.sen direksiyondasın, ben mutluyum sanki çok uzun zamandır bir yere gidiyormuşuz gibi hissediyorum.ama daha 40 km olmuş.bu da tıpkı senin bana sen hazırlık okudun mu diye sorman gibi.çok uzun zamandır tanışıyormuşuz gibi sanki hep beraberdik ve yıllar bizimle beraber akıp gitmiş beraber geçirdiğimiz saatler kadar hızlı.diyorum ya ben senin yanında aptallaşıyorum diye kemere giriyoruz ama kayboluyoruz hiç bilmediği gitmediği şehirlerde bile heryeri bulan insan kayboluyor.
tahmin ettiğimden daha iyi bir şöförsün her fırsatta bunu söylüyorum.amanın yoksa nazar mı değiyor kemer otobüsünün arkasında sert bir fren neyse olur o kadar al geriye geçelim şunu.senin fren pedalın titriyor diyorsun abs dir abs...uzunca bir süre bak yine oldu ama alışacam diyorsun.
neyse ufak bir düşünme ve denizi görüyoruz sonunda.bana bir yer anlatmaya çabalıyorsun
ahşap evler falan
orası yörük parkı olmasın gel bakalım.yürüyoruz, yürüyoruz unutmadan sen istersen ben seninle bir ömür boyu yürürüm biliyor musun.zaten sevdiğin insanla yan yana yürümek belki de mutluluğun en saf halidir.sen bunu biliyor musun belki biliyorsun ama biz niye kendimizden konuşamıyoruz bak işte bunu ikimizde bilmiyoruz.ben lafı neden bu kadar uzattım onu da bilmiyorum biliyor musun?soru işaretleri başlıyor yine ama çok önceden başlamamış mıydı?neyse yörük parkı benim bıraktığım gibi sağa sola bir bakıyoruz pek de görülmeye değer bir şey yok zaten.baban beğenmemekte haklıymış değil mi ama:) manzaraya bir bakıp dönüyoruz bu arada ben koyunları ihmal etmiyorum arkamızdan beeee diye selamlıyorlar.çok mu hayvanseverim nedir?
güle güle kemer
kullanacaksan geç sen.yok benden bu kadar sen devam et.
geçiyorum direksiyona aynalarımı bozmuşsun be çocuk.yaa sen çok dik oturuyorsun ondandır.
ee şimdi nereye gidiyoruz?
biz niye kolay kolay hiçbirşeye cevap veremeyiz.
döner gazinoya çıkıyoruz.hani ben sana kaç kere söz vermiştim ama sonra vazgeçmiştim her vazgeçtiğimde senin cevaplarını aradığın soru işaretlerinin tonlarcası benim beynimdeydi biliyor musun_?
çıktık yükseklere ama bizim amacımız bulutlara tepeden bakmaktı ki
kaç metredir ki burası - max 1000 falan pilot olan sensin sen bil:)
manzara güzel senin evini görmeye çalışıyoruz hatta yakınlarda bir kıpırtı var yılan mı o yoksa kuş mu? :)cevabını bulduk bunun.
içimden geçeni yazmakta bile zorlanıyorum biliyor musun.
ben seni üzmekten, kaybetmekten korkuyorum demiştim
sen de bana - ne yapabilirsin ki en fazla not verdiğim de çiçek almazsın demiştin.
bu sözler beni yaraladı biliyor musun
ben çok daha kötü birşey yapabilirim ben seni sevebilirim
hatta o kadar çok severim ki sen de beni sevsen bile sıkılırsın.
lafı geçiştiriyoruz daha iyi güzel zaman geçirmek istiyorum geçici mutluluklar da önemlidir.insan zaten hep geçici olarak mutlu olur ki.sürekli mutlu olan birini gördün mü hiç söyle bana? ya da farklı bir şey söyle biz hep mutlu olalım de ama birşey söyle.ya da ben seninle mutsuzluğa da varım de sen bilirsin.
çok mu yazıyorum inan bilmiyorum
konuşacak gücümüz varsa ağladıklarımız yalan peki ya konuşmaya cesaretimiz yoksa buna kim ne cevap verir.

dengesizsin.
üşüyorum diyorsun sen üşüme diye camı kapatıyorum, 5 dk sonra bir bakıyorum camını açmışsın
durdum durdum ama dayanamadım sen dengesizsin diyorum.gülüşüyoruz
bu farklı bir şey
bir arkadaşım benim için sen belki de tanıdığım en zeki adamsın ama iş sevmeye gelince 5 yaşındaki çocuktan farkın kalmıyor demişti.ne kadar haklıymış.
ilkokulda sevdiğinin kafasına silgi atmak gibi yaptıklarımız bazen.
ya da insan sevdiğine en ağır şeyleri söyler ya biraz da öyle.

acıktık mı ne.......
2 alternatif var
terracity ve route
terracity de 6d sinema var senin ilgini çekebileceğini adım gibi biliyorum.ama çaktırmıyordum o an
yemek kısmını atlayalım, standart oldu bizim için:)

6d sinema : artık beni tanır olmuş çalışanlar lost world