NotesWhat is notes.io?

Notes brand slogan

Notes - notes.io


(BAŞLIK)

Merhaba değerli okuyucu, sana biraz Cemal Süreya sevgimden bahsetmek istiyorum. Sevgimden, sahibinden, Edebiyatımızdan…
Cemal Süreya, Edebiyatı onunla tanıdım. Yalnız Edebiyatı değil, sevmek, üzülmek, hissetmek, doğru düşünmek, okumak, ‘yaşamak’ gibi olguları da ondan öğrendim dersem, abartmış olmam. Çünkü; yalnız başıma kaldığımda, onun şiirleri ile var olmuştum sanki. Hatta bir ara, ‘sadece benim duygularımı anlatıyor, benim bu harikaları okuyacağımı bilip de yazmış’ havasına kapılmıştım. Üzerine kitaplar yazılası adam… Hele Tomris’e olan aşkı yok mu? Beni benden alıyor, bir insan ancak bu kadar güzel sevebilir…
‘Bir Kadın Üç Şair’ diye adlandırılan bir mesele vardır Edebiyatımızda, güzide meselelerimizden… Bilenler bilir, biraz da ondan bahsetmek istiyorum.
Cemal Süreya, Edip Cansever, Turgut Uyar, Edebiyatımızın en kıymetli isimleri kanımca, benim en kıymet biçtiklerimden birkaçı. Bir de, Tomris Uyar var. Ne iştir bilinmez, üçü birden âşık oluyorlar Tomris’e. Ağabeyler, ablamıza şiirler, yazılar, falan yazıyor ama gizli ama açık. Bazı olaylar yaşanıyor bu arada tabi. Öyle veya böyle süregelirken, şu tatlı atışma yaşanıyor âşıklarımız ve maşuk arasında
Edip Cansever: Cemal Süreya’ya içki içmesini ben öğrettim.
Cemal Süreya: Edip’e şiir yazmasını ben öğrettim.
Turgut Uyar: Bu ikisi, bunu tartışırken ben de gittim Tomris ile evlendim.
Tomris Uyar: Sevgililik ya da aşk duygusu zamanla yara alabiliyor; örselenebiliyor, bitebiliyor. Bitmeyen tek aşkın gerçek ve lirik bir dost olduğunu bana Edip Cansever öğretti. Diyor, Uyar Tomris ve Edip Cansever ile evleniyor… Cemal Süreya evliliğinden sonra Edip Cansever aşkı başlıyor. Biraz daha sonrasında Turgut Uyar ile evleniyor Tomris… “Daha nen olayım isterdin? Gurursuzunum ya senin…” diyor Süreya, ne şiirlere bedeldir bu söz, ne kitaplara. Ne zoruma gitti bilir misiniz? Üç şairin de bendeki yeri ayrıdır, lâkin o söz her aklıma geldiğinde, her rastladığımda yaşadığım duyguları tarif edemiyorum… Aslında, Tomris ve Cemal Süreya tanıştıkları dönemde evlilerdi ama boşandılar aşkları için. Tomris Ülkü Tamer dönemine son verip Cemal Süreya ile evlenmişti. Şöyle anlatıyor bir yerde Cemal Süreya’yı Tomris, “Beni bıraktı ama yine de rahat edemedi. Ona göre, bana sahip olunamazdı. ‘Senden ayrıldığım anda, senin hakkında, hikâyen hakkında, sevdiğimi belirtecek hiçbir şey söylemeyeceğim, benim ağzımdan kimse duymayacak’ dedi ve doğrusu hiç de yazmadı.” Yine başka bir yerde şöyle anlatıyor Tomris, “Her akşam işten çıkıp şıp diye damlıyordu Cemal Süreya, bir gün ona, ‘Biraz gez, dolaş, arkadaşlarınla falan buluş’ dedim. Ertesi geç geldi. Cemal Süreya, daha ertesi gün de, hep geç geldi. Bu akşamlardan birinde, örtüyü silkelemek için perdeyi açtım. Apartmanın girişinde oturan Cemal’i gördüm ve gerçek ortaya çıktı. Her akşam iş çıkışı eve geliyor ama aşağıda oturup ‘gecikiyordu’ Süreya…” Tomris Uyar, durumun adını hemen koydu: “Şahsiyet Rötarı” Böyle bir ağabey hani Süreya. “Edebiyatımızın en verimli aşkı” diye tanıtılıyor durum bazı yerlerde. Üç şair de bir dem bulunmuş hayatında Tomris’in. Süreya, Cansever, Uyar’dı Tomris’in kalbindeki kronolojik sıralama. Belki diğerleri pek çok daha sevdi, ama dedim ya, Süreya başkadır bende…
Yine bir 26 Mart günü, Rumeli Hisarı’nda, bir lokantada; Cemal Süreya, Turgut Uyar, Edip Cansever, Tomris Uyar bir aradaydılar. Söz ölümden açılmış olmalı ki, Turgut Uyar, bir şişe rakı istedi garsonda ve üzerine “Bu şişeyi gelecek sene bu güne saklıyoruz, 26 Mart’ta burada yine buluşup birlikte içeceğiz bu rakıyı.” yazdı, herkes imzaladı. Artık 26 Mart onlar için ‘Ölmeme Günüydü’. Her yıl kutladırlar, ta ki, Turgut Uyar 1985’te yalnız o masaya değil tüm dünyaya veda edene dek. Zaten bir yıl sonra da Edip Cansever öldü. 2003’te de Süreya. Aslında Cemal Süreya, 2003’te ölmemişti biyolojik olarak. Tomris’i ölmüştü onun, haliyle o da ölmüştü. Fakat Süreya’nın biyolojik ölümü 1990’da gerçekleşmişti. Tomris öldüğünde o yoktu, hiçlikteydi belki de. Ama olmayışı ile birlikte bir kez daha öldü, Tomris ile…
Ben bir ‘Tutunamayan’ olarak hayata tutunamadım. Ama aşka, mutluluğa, hüzne, güzelliğe, çirkinliğe, iyiliğe, kötülüğe; kısacası birçok duygu ve olguya Cemal Süreya sayesinde kavuştum. Ayrıca, her zamanda ve yerde yeni zenginliklerini tattığım kocaman bir Edebiyatı öğretti, tanıttı, kavuşturdu. Onun sayesinde artık vazgeçemeyeceğim bir dünyam ve hayallerim var, eyvallah ağabey. Eyvallah!

Böyle bir dünya, böyle kaliteli ve pek çok emektar insanın bulunduğu bir camiayı tanımak insanı en zirveye taşıyor cidden. Edebiyatımızda sayısız kalite örneği var, Cemal Süreya, Turgut Uyar, Edip Cansever sadece yüzlercesinden üç tanesi… Daha neler var neler. Oğuz Atay mesela, hayatım gerçek anlamda onun üzerine kurulu öyle ki yazmaya dahi kıyamadım. Sabahattin Ali var hem, kişiliği ile yeni yeni tanışıyorum ama şu azlık bile beni hayran bırakmaya yetti. Biraz da Sabahattin Ali ağabeyden bahsedeyim öyleyse…

Sabahattin Ali, Edebiyatımızın demokrat prensi… Nice kelimeler, yeni bir hal alıyor veya anlam buluyor mürekkebinde. Ne hikâyeler, ne şiirler, ne makaleler aktı o mürekkepten, ne yaşanmışlıklara aktı o mürekkep. Kıymetli bir mülktür o mürekkep. Paha biçilemez, yani para verip aldığımız veya hiç para vermeden edindiğimiz –kütüphanelerden- o pek kıymetli eserlere ne kadar da borçluyuz… Çok…
Ne mahkemelere konu oldu o mürekkep bilir misiniz? Şâyet sadece mahkeme ve yargı konusu üzerine geçmişine bir perde aralayan derleme bir kitap dahi var. “Mahkemelerde – Sabahattin Ali” isminde, Nüket Esen ve Nezihe Seyhan’ın derlemiş olduğu bir kitap… O çok tesirli kalemi ile yazdığı; müdafaaları, şikâyetleri, itirazları, özel hayatından notlar, tartışmaları ve dahası… Okumaya başladığımda bir hikâyenin veya romanın tozlu sayfalarında geziyormuşum gibi bir hisse kapıldım. O kadar ciddi mesele ve durumlarda dahi, mantığa ve kalbe direkt hitap eden o kurgusal cümleleri ile hayran bırakıyor. Olayı, olayları, mükemmel bir seçicilik ve üslup ile anlatıyor ki, aynı dönemde yaşamış olsaydık ve reşit olsaydım, sırf müdafaada bulunsun da okuyayım diye dava(lar) dahi açabilirdim -o kadar da absürdüm-. Çok etkileyici bir yazar.
Kaleme aldığı eserler genelindeki hava, başka bir ruhiyata hapsediyor beni. Sanki hükmediyor hislerime. Nasıl isteniyorsa, öyle hissediyorum.
“Memleketten Haber” isminde bir şiiri okuduğu gerekçesiyle –siyasi taşlama içerdiği savından- dava açılıyor. Olaylar özetle şöyle berdevam ediyor:
• 7 Kişilik bir dost meclisinde Sabahattin Ali, adı geçen şiiri okuyormuş.
• Bu sırada meclisteki herkes sarhoşmuş.
• Olaydan sekiz ay sonra, Sabahattin Ali’nin davanın açıldığı zaman dolaylarında küs olduğu ve o mecliste bulunan birkaç kişi tarafından, şiir okunduğunda sarhoş oldukları halde, aradan sekiz ay geçmesine rağmen Sabahattin Ali’ye dava açılıyor.
• Mecliste bulunan yalnızca bir kişi Sabahattin Ali yararına ifade veriyor, şayet ifadeyi veren kişi dışında o zamanki meclisteki herkes bazı sebeplerden dolayı Sabahattin Ali’ye dargın ve kin tutuyormuş.
• Bunların üzerine Sabahattin Ali, çokça itiraz dilekçeleri yazıyormuş-kitapta el yazması ve daktilo şeklinde nüshaları mevcut-
• Yargı kalemi, konunun ciddiyetine ve dönemin şartlarına göre -beklenen şekilde- itirazları reddediyormuş.
• Genel affın çıkması sonucunda Sabahattin Ali, nihayet hak ettiği özgürlüğüne kavuşacakken bolca alay ve taşlama içeren kapak niteliği taşıtan son bir ‘itiraz’ dilekçesi gönderiyor olay böylece son buluyor.
Bu bile sadece bir olay, bunun gibi onlarca olay var. Ayrıca olaylar çok geniş zamanlı ve bu olay esnasında dahi birkaç olay cereyan ediyor. Kuyucaklı Yusuf’un oluşum ve sonlanma aşamaları, gazeten atılma olayları vb.… Edebi kişiliğindeki gerçekçiliği, kişisel hayatında da hayat buluyor. Yazılarının her bir satırında hislerim değişe değişe, yoğunlaşa yoğunlaşa berdevam ediyor.
Bahsettiğim kitapta, yaşanan tüm zorluklara karşım Edebiyatı ve insanlığı terke etmeyen, ödün vermeyen kişiliğini ayrıntılarıyla öğreniyoruz. Kitapta, belgeler değiştirilmeden nüshalaştırılmış ve çoğu biyografik nitelikteki kitaba tezat, realist bir yaklaşımla her şey gözler önüne serilmiş.
Ne mutlu bana ki, bir mücevheri daha keşfettim belki de hayatıma kazandırdım. Ayrıca kitapları da oldukça rağbet görmekte Sabahattin Ali’nin. Cidden bu bile hak ettiği değerin çok çok altında, gerçi orijinal güzellikler derinlerde saklıdır her ne kadar göz önünde olsa da olmasa da o zaten gerçek, nitelikli okuyucunun kalbinin derinliklerindedir. Sabahattin Ali, bir sığlığın en sığ yerinde dizlerine karnına çekmiş oturuyor, keşfedilmekten uzak durmak istiyor sanki. Keşfedilmeyi bekliyor ama istemiyor. Uzak duruyor tümceleri… Beklemek ve istemek farklı olgular sonuçta…
Yaşamında onca zorluk, elem çekmiş, yine de yılmamış, azmetmiş ve bize bu gün okumamıza fırsat sunduğu nice harikalar bırakmış. Hayran olunacak bir kişilik, yazar. Onun gibi olabilmeyi ne çok isterdim. Oturduğu kuyuya düşsem, bana baksa, o yaşanmışlıklar bana geçecek sanki bir “Merhaba.” dese, dünya kurtulacak sanki.
Yeni bir idol, yazar, insan kazandırdım hayatıma. O; emektar, cesur, kaliteli, Edebiyat ağabeyi ve tamamıyla bir idol. Öyle değil mi? -Öyle öyle...-
     
 
what is notes.io
 

Notes.io is a web-based application for taking notes. You can take your notes and share with others people. If you like taking long notes, notes.io is designed for you. To date, over 8,000,000,000 notes created and continuing...

With notes.io;

  • * You can take a note from anywhere and any device with internet connection.
  • * You can share the notes in social platforms (YouTube, Facebook, Twitter, instagram etc.).
  • * You can quickly share your contents without website, blog and e-mail.
  • * You don't need to create any Account to share a note. As you wish you can use quick, easy and best shortened notes with sms, websites, e-mail, or messaging services (WhatsApp, iMessage, Telegram, Signal).
  • * Notes.io has fabulous infrastructure design for a short link and allows you to share the note as an easy and understandable link.

Fast: Notes.io is built for speed and performance. You can take a notes quickly and browse your archive.

Easy: Notes.io doesn’t require installation. Just write and share note!

Short: Notes.io’s url just 8 character. You’ll get shorten link of your note when you want to share. (Ex: notes.io/q )

Free: Notes.io works for 12 years and has been free since the day it was started.


You immediately create your first note and start sharing with the ones you wish. If you want to contact us, you can use the following communication channels;


Email: [email protected]

Twitter: http://twitter.com/notesio

Instagram: http://instagram.com/notes.io

Facebook: http://facebook.com/notesio



Regards;
Notes.io Team

     
 
Shortened Note Link
 
 
Looding Image
 
     
 
Long File
 
 

For written notes was greater than 18KB Unable to shorten.

To be smaller than 18KB, please organize your notes, or sign in.