NotesWhat is notes.io?

Notes brand slogan

Notes - notes.io

- "Harikasın Ayça. Harika öpüşüyorsun, sana tapıyorum" diyerek yüzünü Ayça'nın boynuna ve çıplak omuzlarına gömdü.
Ayça'nın çıldırtıcı parfümünü içine çekerek, boynunu ve omuzlarını öpmeye, yalamaya girişti. Ayça artık tüm kontrolünü kaybetmek üzereydi. Tamer'in sıcak dudaklarının teması onu çılgına çevirmişti. Başını geriye atarak kendini zevke teslim etmeye hazırlanıyordu ki, aniden gözleri 10 metre kadar ilerdeki bir karaltıya takıldı. Birisi onları gözetliyordu. Hızla toparlandı. Şaşkınlıktan aptallaşan Tamer'e fısıldayarak,
- "Orada biri var. Bizi izliyor" dedi.
- "Kim, nerede?"
- "Bilmiyorum kim olduğunu. İşte orada, bak. Kaçıyor."
Gerçekten de karaltı farkedildiğini anlayarak hızla karanlığa karıştı. Ama olan Tamer'e olmuştu. Ayça duyduğu tedirginlikle tüm heyecanını kaybetmiş, hatta gitmek için ayaklanmıştı.
- "Ayça, nereye gidiyorsun? Yalvarırım gitme. Beni böyle bırakamazsın."
- "Özür dilerim Tamer. Bir an kontrolümü kaybetmişim. Birbirimizi yeterince tanımıyoruz. Bu yaptığımız delilik!" diyerek ayağa kalktı, "Gitmem lazım."
- "Kızdın mı bana? İncittim mi seni?"
- "Hayır. Sadece hazır değilmişim. Yarın görüşürüz. İyi geceler."
- "İyi geceler Ayça."
Ve Ayça kumsal boyunca uzaklaşıp, otele yöneldi. Tamer öylesine kalakalmıştı. Bir sigara yaktı.
"Bizdeki şansa bak! Tam işler yoluna girdi derken..."
Ayağa kalkıp denize doğru yürüdü. Uykusu yoktu. Ne yapacağını bilmiyordu. Acaba Ayça'nın peşinden mi gitmeliydi? Hayır, bu hiç birşeyi değiştirmezdi. Kumsalda biraz yürümeye karar verdi.
50 metre kadar yürümüştü ki, solundan bir takım sesler duydu. Gündüzleri insanların gölgesinden yararlandıkları bir kameriye vardı seslerin geldiği tarafta. Yavaşça yaklaştı. Bir ağacı kendine siper ederek kameriyeye baktı. Birden Sinan ve Piraye'yi gördü.
Piraye çırılçıplaktı! Sinan'ın ise pantolonu ve külodu dizlerine inmişti. Piraye Sinan'ın kucağına yüz yüze gelecek şekilde oturmuştu. Hafif hafif yaylanıyordu. Ayışığında kalçaları muhteşem görünüyordu.
"Vay canına" dedi Tamer, kendi kendine. "Resmen sikişiyorlar."
Kasıklarında yükselen ateş tüm vücuduna yayıldı. Gördükleri aklını başından almıştı. Neredeyse onları izleyerek mastürbasyon yapacaktı. Ancak kendine hakim oldu. Geldiği gibi sessizce oradan ayrıldı. Daha fazla izleyerek moralini bozmak istemiyordu.
"Yarın Ayça'ya karşı başka taktikler uygulayacağım. Onu mutlaka elde etmeliyim. Yoksa...Yoksa ben de Piraye'ye mi yazılsam? Baksana orospu çatır çatır veriyor Sinan'a."
Bu düşüncelerle otele yürüdü Tamer. Odasına çıktı. Hava çok nemliydi, ateşini söndürmek için duşa girdi. Soğuk su iyi gelmişti. Duştan çıkınca bir sigara yakıp, öylece yatağa uzandı. Ayça'yı ve az önce gördüğü manzarayı düşünmemeye çalışarak sigarasını içti. Az sonra horul horul uyumaya başlamıştı.

Ayça odasına dönünce bir süre televizyon izlemeye çalıştı. Aklını olanlardan başka şeylere yöneltmeye çalışıyordu. Sonra Piraye'nin odasında bu gece neler olduğunu merak etti. Televizyonu kapayıp balkona çıktı. Yavaşça ilerledi ve dün gece saklandığı yerden Piraye'nin odasına baktı. Hiç ışık yoktu. Biraz daha yaklaşıp daha dikkatli baktı. Oda tamamen boştu.
Yeniden odasının önüne döndü. Bir sigara yakıp uzaktan tatlı tatlı yankılanan denizin sesini dinledi. Sigarası bitince odasına döndü. Yatağının ucuna oturdu ve hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladı. Sinirleri bozulmuştu. Şu son bir haftada yaşadıkları tüm dengesini altüst etmişti. 1-2 ay öncesine kadar çoğu kişinin gıpta edeceği bir hayatı vardı. Mutlu bir evliliği vardı Tolga'yla. İş hayatı gayet iyi gidiyordu. Artık bir bebek sahibi olmayı düşünüyorlardı ciddi ciddi. Şimdi ise herşey berbat olmuştu.
Kendini acınacak halde görüyordu Ayça. Kocası onu aldatmış, evliliği sona ermeye yüz tutmuştu. Haftalardır cep telefonunu ya hiç açmıyor, ya da Tolga'nın aramalarına cevap vermiyordu.
"Onu ellerimle Mirey'e itiyorum" diye düşündü. Kariyeri de son 1 haftada inanılmaz zarar görmüştü. Neredeyse hiç tanımadığı iki bayinin tecavüzüne uğramış, onların seks kölesi olmuştu. Belki de Sadık ve Mahmut olanları çarpıtarak, allandıra ballandıra her yerde Ayça'yı nasıl becerdiklerini anlatıyorlardı. Bunlar Erman bey'in kulağına giderse işini kaybederdi.
"İnsanların yüzüne nasıl bakarım" diye düşündü. "İstanbul'a döndüğümde belki herkes herşeyi biliyor olacak. Bana bir fahişe gözüyle bakacaklar. Tanrım!" Ve yeniden hıçkırıklara boğuldu.
Yarım saat kadar sonra kendine geldi. Gidip yüzünü yıkadı. Uyumak için yatağa uzandı. Fakat bu sefer de aklı akşam olanlara takıldı. Piraye sanki kendisiyle alay ediyormuş gibi gelmeye başlamıştı. Aptal durumuna düşüyordu.
"Ne biçim arkadaşım var, herkesin önünde beni zora sokuyor" diye düşünmeden edemedi. "Yarın Piraye'yle konuşacağım. Benim düşüncelerime, hayat tarzıma karışmasın. Kendi istediğini yapabilir ama benimle uğraşmasın!" Aklına Tamer geldi.
"Az kalsın, işleri daha da berbat edecektim. Herşey Tolga beni aldattı diye başladı. Şimdi benim yaptığıma bak." Birden yataktan doğruldu. Tolga'ya telefon etmeye karar verdi. Onu affettiğini söyleyecekti. "Yarın İstanbul'a dönerim" diye düşündü, "Birlikte tatile çıkarız. Herşey yoluna girer."
Santrali aradı ve İstanbul'daki evinin numarasını verdi. Saat çok geç olmuştu ama sabahı bekleyemiyordu. Çocuk gibi heyecanlanmıştı. Ne yazık ki, bu heyecan kısa sürdü. Santraldeki görevli numaranın yanıt vermediğini bildirdi.
"Nerede olabilir bu saatte. Allah Allah! Dur bir de cepten arayayım." Günlerdir açmadığı cebini açtı ve Tolga'nın numarasını çevirdi. Telefon kapalıydı.
"Belki santraldeki kız yeterince çaldırmamıştır, Tolga'nın uykusu ağırdır" diyerek evi bir kez de cepten aradı. Defalarca çaldırmasına karşın telefon açılmadı.
Ayça birden büyük bir mutsuzluğa kapıldı. İçini Tolga'nın Mirey'le veya başka bir kadınla birlikte olduğu düşüncesi kemiriyordu. Kendini koca dünyada yapayalnız hissediyordu. Yapayalnız ve mutsuz. Kendi haline sinirlendi sonra.
"Ne yapıyorum ben?" diye düşündü, "Herkes keyfine bakıyor, benim halimse ortada. Ben miyim sanki tüm olanların sorumlusu?" Tolga'ya karşı büyük bir öfke duydu. "Beyefendi kimbilir nerede, kimlerle... Ben de oturmuş ağlıyorum. Hayır böyle devam edemem."
Yataktan kalktı, yeniden balkona çıkıp temiz hava aldı. Sonra kararlı bir şekilde içeri girdi. Ayakkabılarını giydi ve kapıya yöneldi. Tamer oda kapısının çalınmasıyla uyandı.
- "Ne oluyoruz yahu bu saatte?" diyerek doğruldu, saatine baktı. Saat 3'ü geçiyordu. Çarşafı çıplak vücuduna sarıp kapıyı açmaya gitti. Kapıyı aralığından dışarı bakınca gözlerine inanamadı. Kapıdaki Ayça'ydı.
- "Aaa. Ayça! Hoşgeldin. Bişey mi oldu?"
- "Hayır, endişelenme. Uyku tutmadı. Belki biraz konuşuruz dedim." Gözleri Tamer'in yarı çıplak vücuduna takılmıştı.
- "Uygun değilsen gideyim."
- "Hayır hayır. Ne münasebet! Sadece biraz şaşırdım da. Gelsene içeri. Kusura bakma, oda biraz dağınık."
- "Boşver dağınıklığı. Tatildeyiz."
Ayça doğruca balkona yöneldi.
- "Senin odanın manzarası çok güzelmiş. Hem denizi görüyor, hem dağları. Kıskandım seni."
- "Şey evet. Pek manzarayla ilgilenmedim ama..."
- "İçecek bişeylerin var mı? Keşke odadan getirseydim bişeyler."
- "Alkollü bişey yok. Oda servisi unutmuş bu sabah. Kola var. İçer misin?"
- "Ok. Kola iyi gelir."
Böylece gecenin üçünde Tamer'in yatağının kenarına oturup kola içmeye başladılar.
- "Söylesene Tamer, neden evlenmedin? Yanılmıyorsam 36 yaşındasın."
- "Bilmem. Fırsat olmadı sanırım veya uygun birini bulamadım. Neden sordun?"
- "Yakışıklı bir erkeksin. Bekar olmanın cazibesi ne merak ettim."
- "Bu işler şans işte. Ne bileyim. Senin gibi biri karşıma çıksa belki çoktan evlenirdim."
- "Beni bu kadar beğeniyor musun?"
- "Evet. Hem de çok. Bu sabah seni plajda gördüğümde, 'tamam' dedim, 'işte aradığım kız."
- "Bana bu gece benden hoşlandığını söylemiştin ya..."
- "Evet. Bu seni kızdırdı mı?"
- "Hayır. Neden kızdırsın ki? Beğenilmek tüm kadınların hoşuna gider. Bilmeni istiyorum ki, ben de senden hoşlandım."
- .....
- "Düşündüm de, hayat kısa ve birkaç gün sonra tatilimiz bitecek. Neden kendimizi rahat bırakmayalım? Birbirimizi mutlu edebiliriz."
- "Demek beni mutlu edeceksin. Bunu nasıl yapmayı planlıyorsun?"
- "Şortunu çıkarmaya ne dersin?"
Bu teklife karşı koymak imkansızdı Tamer için. Bir çırpıda şortunu çıkardı. Penisi şimdiden sertleşmeye başlamıştı. Sırtüstü uzandı. Karşısına çıkan fırsata inanamıyordu. Ayça ağır hareketlerle bluzunu, pantolonunu ve ayakkabılarını çıkardı. Yatakta çırılçıplak yatan ve an be an penisi büyüyüp dikilen Tamer'in karşısında iç çamaşırlarıyla durdu. Tamer'le gözgözeydiler.
Yavaşça ilerledi, yatağın kenarına oturdu ve ağır hareketlerle Tamer'in penisini avucunun içine aldı. Tamer titredi ve kasıldı. İnanılmaz zevk aldığı belliydi. Ayça yumuşak hareketlerle Tamer'e mastürbasyon yaptırmaya başlamıştı. Tamer Ayça'nın saçlarını okşuyor, onu soyunmaya ikna etmek istiyordu.
- "Harikasın Ayça. Nefis! Okşa onu, evet. Devam et!"
Ayça birden avucundaki canavarı bırakınca Tamer'den bir hayalkırıklığı nidası yükseldi.
- "Neden durdun? Ne olur, devam et."
Ayça'nın niyeti durmak değildi. Kısa bir süre yarattığı canavara baktıktan sonra ellerini sırtına götürdü ve sütyeninin klipsini açtı. Az sonra iri göğüsleri tüm ihtişamıyla Tamer'in karşısındaydı. Bu gece Tamer'e bişey yaptırmamaya niyetliydi herhalde ki, Tamer'in kucağına tırmandı ve göğüslerini emzirmek istercesine ağzına dayadı. İlk karşılaştıkları andan beri çıplak hayal ettiği göğüsleri dudaklarına sunulurken bulan Tamer, biberon isteyen bir bebek gibi saldırdı. İki eliyle yanlardan kavradı ve çılgınca emmeye başladı.
Ayça'nın gırtlağından bir zevk iniltisi yükseldi. Tamer sımsıkı tuttuğu göğüsleri iştahla yaladı, irileşmiş uçlarını emip-kemirdi, yumuşak etleri tatlı tatlı ısırdı, arzuyla yüzüne sürttü. Yaklaşık 5 dakika süren bu göğüslere tapınma seremonisinden sonra Ayça da iyice tahrik olmuş, her şeyi yapabilecek kıvama gelmişti.
Göğüslerini Tamer'in dudaklarından ve ellerinden kurtardı ve erkeğinin dudaklarına yapıştı. Çılgınca bir arzuyla ve müthiş bir açlıkla öpüşmeye başladılar. Birkaç saat önceki tutkulu öpüşmeleri bunun yanında solda sıfır kalırdı. Öpüşmüyorlar, adeta birbirlerini yiyorlar, içiyorlardı.
Artık kimin olduğu iyice karışan diller dans ediyor, genç çift dilleri yardımıyla birbirlerinin ağzının her noktasını keşfediyordu. Öpüşmenin şiddetinden çenelere kadar her yerleri, tükürük ve salya içinde kalmıştı. Nice sonra nefes nefese kalıp ayrıldıklarında Tamer,
- "Seni seviyorum Ayça. Daha önce böyle öpüşen bir kadın görmemiştim" dedi.
- "Ben de daha önce hiç kimseyle böyle öpüşmemiştim."
- "Hadi Ayça, biraz önceki gibi küçük Tamer'le ilgilen. Ama bu sefer dudaklarınla."
Oral sekse çok da meraklı olmayan Ayça bir an tereddüt ettiyse de kararını verdi ve Tamer'in bacaklarının arasına kaydı. Bu gece tüm sınırlarını aşacaktı. Kan basıncıyla kazık gibi ve başı kocaman olmuş penisin önce başını öpmeye başladı. Dudaklarının temasıyla Tamer kendine engel olamadı:
- "Ohh! Hadi sevgilim, em onu, yala! İyice hakkını ver!"
Ayça bu gece partnerinin bir dediğini iki etmemeye azimliydi. Hem şu an önünde nabız gibi atan ve gayet temiz, traşlı bu penise daha önce hiç kimseninkine istemediği kadar oral seks yapmak istiyordu. Yumuşak hareketlerle penisin iyice kızarmış başını dudaklarının arasına aldı ve emmeye başladı.
Ağzı alıştıkça gitgide daha büyük bir kısmını ağzının içine alıyordu. Arada bir emmeyi kesiyor, kayganlaşması için dilini penisin gövdesinde dolaştırıyor, uzun uzun yalıyordu. Böylece kısa sürede Tamer'in penisinin büyük bir kısmını rahatlıkla ağzına sokmaya başladı.
Ayça'nın ağzının nemli sıcaklığı, dilinin kaygan teması Tamer'i kendinden geçirmişti. İki eliyle birden Ayça'nın başına bastırıyor, kendi belirlediği ritimle emdirmek istiyordu. Ayça'yı dudaklarıyla kendine mastürbasyon yapmaya zorluyordu. Bu şekilde biraz daha devam ederlerse, Ayça'nın bir türlü aklından çıkaramadığı yüzüne boşalması an meselesiydi.
     
 
what is notes.io
 

Notes.io is a web-based application for taking notes. You can take your notes and share with others people. If you like taking long notes, notes.io is designed for you. To date, over 8,000,000,000 notes created and continuing...

With notes.io;

  • * You can take a note from anywhere and any device with internet connection.
  • * You can share the notes in social platforms (YouTube, Facebook, Twitter, instagram etc.).
  • * You can quickly share your contents without website, blog and e-mail.
  • * You don't need to create any Account to share a note. As you wish you can use quick, easy and best shortened notes with sms, websites, e-mail, or messaging services (WhatsApp, iMessage, Telegram, Signal).
  • * Notes.io has fabulous infrastructure design for a short link and allows you to share the note as an easy and understandable link.

Fast: Notes.io is built for speed and performance. You can take a notes quickly and browse your archive.

Easy: Notes.io doesn’t require installation. Just write and share note!

Short: Notes.io’s url just 8 character. You’ll get shorten link of your note when you want to share. (Ex: notes.io/q )

Free: Notes.io works for 12 years and has been free since the day it was started.


You immediately create your first note and start sharing with the ones you wish. If you want to contact us, you can use the following communication channels;


Email: [email protected]

Twitter: http://twitter.com/notesio

Instagram: http://instagram.com/notes.io

Facebook: http://facebook.com/notesio



Regards;
Notes.io Team

     
 
Shortened Note Link
 
 
Looding Image
 
     
 
Long File
 
 

For written notes was greater than 18KB Unable to shorten.

To be smaller than 18KB, please organize your notes, or sign in.