NotesWhat is notes.io?

Notes brand slogan

Notes - notes.io


Herkese merhaba dostlar yepyeni hikayenin 1.bölümü ile karşınızdayım. Toplam 5 bölüm ve ortalama 10dakika şeklinde gelicek tabi like sayısına ve sizin yorumlarınıza bağlı. Hikaye gerçek ve yaşanmıştır ama bana ait değildir. Hazırsak anlatmaya başlıyorum keyifli seyirler.

1,5 sene önce konservatuvar sınavına hazırlanan mazlum biriydim. Olayın geçtiği yer istanbul bu arada. İstanbulda bikaç oyuncu yetiştiren kolpa yerlere gittikten sonra kolpa olduğunun kanısına varıp bırakmamın ardından bir boşluğa düştüm. Ordan tanıdığım bikaç adamda bıraktı bu gibik kursları. Sonra bir tanesi piyasadan iyi bir hoca tanıdığını, fakat önce hocanın öğrencisi olcak kişileri yetenek sınavına tabi tuttuğunu söyledi. Bende kabul ettim. Kaybedecek bişey yoktu konservatuvara hazırlanmam gerekiyordu. Tuttuk bu hocanın yolunu.

Küçük sahneli bir mekanı vardı bu hocanın. Bikaçta öğrencisi. Konservatuvar mezunu öğrencilerinin bile hala yanında olduğunu görünce tamam dedim ben bu adamla çalışmalıyım. Yaklaşık 10 kişi bu adamdan eğitim almak için sınava girdik. 3 kişiyi kabul etti. Biri de bendim. yanında sevgilisi vardı, sevgilisinin ismi "ceren" olsun kimse ifşa olmasın. Cerenle el sıkıştık. Hiçbir şey hissetmedim beni yetiştircek adamın sevgilisiydi sonuçta, hiç hissetmekle hissetmemek arasında gidip gelmedim bile. Sonra hoca bir oyun çıkaracağını ve bu oyunda bizi düşündüğünü söyledi. Sahneye çıkacaktım. Mutluluktan deliriyordum dıbına koyim.

Neyse oyun provaları başladı. hoca benden gayet memnundu, ben de ondan. Zamanla baya bir samimi olduk. Oyun artık çıkmıştı hazırdı. Organizatör turneleri ayarlıyordu. Hocayla artık baya samimi olmaya başladık gençti daha zaten. 30 yaşlarında. Provadan sonra zamanı onunla geçirmeye başladım. Mekandan da direk onun evine gidiyorduk tabi sevgilisi de vardı yanında. O sıralar benimde vardı sevgilim. Zamanla bende sevgilimi onların evine götürmeye başladım. Aile gibi bir şey olduk anlayacağınız.

Oyun turneleri başladı. İlk gittiğimiz yer kocaeliydi. Sahneye çıkacaktık, herkes heycanlıydı bu arada hocanın sevgilisininde oyunda küçük bir rolü vardı. Tek replik bir şey oynuyordu. Kuliste oyunun başlamasına yarım saat kala o herkesten daha heyecanlıydı. Konservatuvar mezunu çok kitap okumuş gibi görünmeye çalışan gibikler heyecanlarını gizliyo ve gibik gibik kasılıyorlardı. Ceren heyecandan yerinde duramıyordu bende aynı durumdaydım. 5 dakika anonsu verildi. Heyecandan kenetlendik. durduk yere ceren birden elini boynuma götürdü. Bi yandan napıyor bu diyorum, sarıldı başarılar diledi. Sarılırken iri balonları benim göğsümle temas eder etmez ve hala elini boynumda hisseder hissetmez çavuş oyunun başlamasına 2 dakika kala öyle bir şaha kalktı ki, hemen tuvalete girip makyajlı yüzümü hortumla yıkayacak, hala inmezse hortumu zütüme sokacak kıvama geldim.

Ben tuvaletteyken hoca girdi kulise. Herkese başarılar diledi. Bize güvendiğini söyledi. Sonra beni sordular içerden burdayım diye bağırdım, hala fenayım ama. Cidden bu hocanın sevgilisinin nasıl bir ciks enerjisi olduğunu çözememiştim. Değişik bi kızdı böyle düşünürken oyun başlamak üzeredir anonsu geldi. Demin şaha kalkan, bütün organlara başkaldıran çavuş, bu anonsu duyar duymaz heyecandan işeme noktasına kadar düşerek yuvasına çekildi. Koşarak çıktım tuvaletten. ışık karardı, oyun başladı.

Kocaeliden dönerken aylardır tanıdığım cerene karşı bütün bakış açım değişmişti. Sanki artık bi başka bakıyordu bana sanki oda etkilenmişti. Ya da bana öyle geliyordu. Başka bir insandı artık. Bir yandan "ulan şu yaptığın şeye bak hoca seni dostu bilirken sen diye vicdan azabı çekerken, diğer yandan "giberler hocanın gözlüğünü şunun balonlara baksan, diye gazel okuyordum dıbına koyim. Mantığım birinci seçenekte diretsede, çavuş direkt başkaldırı haline geçiyor, mantığı paramparça edip kaygısız yıllarının sabırsız gün batımındaki güneş gibi battıkça gibiyordu.

Zaman çabuk geçiyordu değişik şehirlere turneler yapmakla tükettik zamanı. Cerenle aramızda değişik muhabbetler vardı artık. Hocayla kavgalarını bana açıyordu. Birlikte olduğum kız cereni kıskanıyordu. Hoca duymasın onunda içi kurtlanmasın diye direk ayrıldım kızdan. Ve yaz gelmişti aynı zamanda konservatuvar sınavlarının zamanı da geldi.

Konservatuvar sınavları zamanında her okulun belirli günlerde yetenek sınavları olur. Girmek istediğiniz okulların listesini yapar, tarihleri sıralarsınız. O ay öyle sınavlarla, yolculuklarla geçer. Benim de öyle oldu. Eskişehir, ankara, adana, izmir gibi yaklaşık iki ay çevrimdışıydım. 8 okulda sınava girdim, 3 özel okul 5 devlet olmak üzere hepsini kazandım. Özellerden birinde %50 burs, diğerinde %100 verdiler. Bir diğerinde sana bir gibim yok, okuyacaksan oku dediler. Tercih ettiğim okul istanbuldaki devlet konservatuvarıydı. Cereni aradım direk. Artık o benim olmalıydı. Hocayada zaten zaman geçtikçe kıl olmuştum. Kazandığımı söyledim cerene. Çok sevindi ya da seviniyormuş gibi yaptı bilmiyorum. Hocanın evinde toplanalım bugün dedi. Olur dedim.

O akşam ceren-hoca ben ve bi tane kız hocanın evindeydik. Gibik bir muhabbet dönüyordu ortada. "ne ısmarlıycan dediler?" Gittim tekele baya bir alkol aldım. Bu gece niyetim hiç masum değildi. Yanımdaki kız umrumda bile değildi. Asıl derdim cerendi. O olmalıydı bu gece. Sonucu nolursa olsun... Gözümü karartmıştım hoca da umrumda değildi. Okul kazanılmıştı. Hoca hızlı içer, hızlı zütü bulur, hızlı uyurdu. Ceren yudum yudum içer, içtikte kırmızılaşır, gülüşleri tatlılaşır, bakışları başkalaşırdı. Yanımdaki kızın zaten daha huyunu bile bilmiyordum dıbına koyim. İçsede içmesede gibimde bile değildi. Uyumazsa kavga eder gene uyuturdum. Canavar gibiydim o gece. Hatta gibisi fazla. Hedefe odaklanmış bir canavardım. Çünkü bu gazı bana ceren o bakışlarla veriyordu.

İçki faslı başladı, tahmin ettiğim gibi ilk zütü bulan bizim hoca oldu. Komik anılarını anlatmaya başladı. Harbiden de komikti. Gülmek istemeden gülüyordum bine. Dili dolanıyordu artık, tamamdı. 2 saate kalmaz sızardı. Yanımdaki kız pek suskundu. her şeye gib varmış gibi gülüyor, kahkaha atarken birden susuyordu. Ceren yine her zamanki gibi dengeliydi. En mantıklımız oydu. Konuştuğu her şey mantıklıydı, şaka bile yaparken ders veriyordu sanki. Çok zeki kızdı. Zeki kızlardan hep korkmuştum. Bugün korkumun üzerine gidecektim. Karar verilmişti artık. Sonucu nolursa olsun ceren benimdi bu gece.

Biraz zaman geçti. Ortam harbiden baya şenlenmişti. Yanımdaki hatununda dili çözülmüştü. Hiç susmuyordu. Sanki bugüne kadar susmuş susmuş, kafa gibmek için bugünü bulmuştu. ama onun da dili dolanıyordu. O da bayrağı çekip zıbarcaktı, yakında. Ben çok az içiyordum. Her kadeh tokuşturuldugunda içiyormuş gibi yapıyordum. Yine de biraz içtim. Çakırkeyif olup rahatlamam lazımdı. Cerenle ara ara göz göze geliyorduk. Gözlerini kaçırmıyordu hiç benden. Gözlerini kaçıran dallama hep ben oluyordum. Sonraki tek tesellim hele şu hoca bir yatsın, o zaman bakacak mısın bakalım oluyordu.

Ve beklediğim an geliyordu. Ortama hafif ağırlık çökmüş, benim hatun zütü dağıtmış uykum geldi diyordu. Ses etmiyordum hiç. Aynı cümleyi hocadan bekliyordum. Cerenin uykusu olmadığı belliydi. Teni hafif kırmızılaşmış, yanakları gel beni ısır diye bağırıyordu yine. Hocada zütü iyice bulmuştu. Yavaş yavaş sızıyordu sanki. Gözleri kapanıyordu. Kimse konuşmuyordu. Cerenle yine göz göze geldik. Bu sefer kaçırmayacaktım bakışlarımı. Dünya ahiret birleşip zütümü gibmek için sıraya bile girse kaçırmayacaktım. Gözlerimi bile kırpmıyordum bu sefer. Çok başka bakıyordu ceren. Çavuş şahı denemeye kalkarken, ceren kaşlarını kaldırıp fısıltıyla "uyuycak bunlar" dedi. Sakin gibi görünmeye çalışarak, bende fısıltıyla karşılık verdim. "bırak uyusunlar, içkiler duruyo daha.." ceren dudağını ısırdı. heyecanlandı birden. Cevap vermedi.

Ceren önünde duran birasına yöneldi heyecanla. "çak o zaman" dedi gülerek. Hay dıbına koyim. bu nasıl bir tatlılıktı. Hoca homurdandı. Cerene "odasına götür istersen" dedim fısıltıyla hocayı uyandırdı. Hoca uyanıp "ohoo dalmışım yahu." gibi salakça bir cümle kurduktan sonra ceren "odana götüreyim seni" dedi. Olmaz muhabbet ederiz daha" dedi. Hay muhabbetinin dıbına yürüyüm dedim o an. Gibtir git yat tabi içimden diyorum bunları. Ama hoca da dayanacak gibi değildi. "bizde uyuruz birazdan" dedim. "Tamam o zaman yatayım ben" dedi. Ceren onu odasına götürdü. Hoca yatmıştı.. Şimdi sıra geldi yanımdaki kıza.

Diğer odada hep ben yatardım. Hocanın çalışma odasıydı burası. Tiyatronun bütün evrimi vardı içerde. Cilt cilt kitaplar filan. Ceren döndü. "bende bunu götüreyim" gibi bi cümle kurdu. Ceren başıyla tamam dedi. Hatunu un çuvalı gibi yüklenip götürdüm odaya. Yavaşça yatağa yatırdım. Çıt bile çıkarmadı. Hayvan gibi uyuyordu çünkü. Odanın kapısını kapattım ve artık cerenle başbaşaydık. Son kulaç kalmıştı geriye. Bu fırsat tekrar gelmezdi. Bunu bilerek döndüm tekrar salona. Cerenin bir şekilde yanına oturmam lazımdı. Karşısına oturursam maymunluk eder, güldürmeye çalışırdım. Yanında olursam yakın temas olabilirdi. Kumanda bahanesiyle yanına geçtim. Kumandayı aldım yanyanaydık şimdi. "Televizyon mu açıcaksın?" dedi. Hayır dedim, alışkanlık dedim. güldük beraber.

Ceren "eee" dedi okuluda kazandın artık uğramazsın buraya unutursun bizi dedi." Ben direk "seni mi? hocayı mı?" dedim. Artık niyetimi belli etmem lazımdı. Kafada giberler kafası olmuştu diğer dingilleri uyutana kadar. Ceren güldü yine her gülüşü ayrı güzellikti hatunun. "Öyle bir fark mı var?" dedi. Gözlerinin içi parlıyordu. Artık aylardır o güzel bakışlarının karşılığını duymak istiyordu sanki. "Yok mu sence?" dedim. Anlamamazlıktan geldi. Biraz sessizlik oldu. "Var mı?" dedi. "Tahmin ettiğinden de uçurum dedim" cümleyi kurarken ayaklarım zangır zangır titremeye başladı. Ani bir ters tepme olursa karaktersiz bir adam vardı yarın herkesin gözünde. Bunun hala bilincindeydim. Bunu bir kenara bırakamıyordum bir türlü. Direk biraya gitti elim. "Nedir o uçurum" dedi ceren.. Gözlerinin içi hala parlıyor, hala dolgun dudaklarındaki tebessüm sürüyordu.

Ceren "nedir o uçurum" dedikten sonra, aklıma ondan ilk etkilendiğim an geldi. Zaman kazanmak için birayı yudumladım. Gözlerini ayırmıyordu benden. Vereceğim cevabı kurt gibi bekliyordu sanki. Ben cevap verdikten sonra diğer cümlesi direk hazırmış gibi hissediyordum. Cidden zeki bir kızdı bu. Onunla her konuştuğumda yoruyordu beni. Ve şimdi hala gözleri üzerimdeydi. Kafamda toparladığım cümleler dağıldı birden. Hemen bişeyler demem gerekiyordu. "Uçurum işte" gibi dallama bir cevaptan sonra ceren şaşırdı, "Uçurum ne?" dedi. Alan kapatıyordu. gittikçe alanımı daraltıyordu. "Sana karşı bakışımla hocaya karşı bakışım çok ayrı" dedim. "Çok kaçamak konuşuyosun, onu soruyorum bende zaten" dedi. Hay dıbına koyim yeterdi artık. Giberler kafası geri geldi tekrar açılmanın sırası gelmişti.

Hoca benim için sadece hedefe ulaşmak için bir yoldu" dedim. Evet bu cümle ağzımdan çıkar çıkmaz yine baştan aşağı elim ayağım boşalmıştı. Ama sakin gibi görünmeye çalışıyordum. Şu dakikadan sonra vazgeçersem her şey bomtak olurdu. Oyun kaybedilirdi. Öyle bir yola girdiki artık muhabbet, ya hedefe ulaşılacak ya da her şey dediğim gibi bomtak olacaktı. Ceren şaşırmış gibi yapıyordu. Belliydi öyle yaptığı biliyordu son zamanlarda hocayı sevmediğimi. Tepkilerimden de olsa anlamıştı. "Peki ben?" dedi. "Ben seni çıkarım için sevmedim, sen hep başkaydın" dedim. Sanki ben dememiştim bunu. Öyle çabuk söylemiştimki, kulaklarına inanamaz bazen insan bende tam öyleydim.

Ceren bakışlarını bana kitledi ve birasını yudumladı. Heyecan yaptı biraz. "neden başkaydım?" dedi. Bu soruyu sorduysa tamamdır dedim içimden. Onda da var bişeyler. ve bunu hisseder hissetmez öyle bir rahatladım ki, cesaret tamdı artık. "O da bende kalsın artık ceren" diyerek güldüm. Bacakları bacagıma temas ediyordu. Koca odada o kadar yakındık artık. Cerende güldü. Bu sefer ben kitledim bakışlarımı ona, kaldırdı kafasını. kaçırdı gözlerini. Tekrar birasına yöneldi. Tamamdı galiba işler iyi gidiyordu. Zaferin yolu görünmüştü.

Evet arkadaşlar 1.bölümün sonuna geldik devamı gelsinmi yorumlarda yazın. Bir sonraki bölümde görüşmek üzere esen kalın
     
 
what is notes.io
 

Notes.io is a web-based application for taking notes. You can take your notes and share with others people. If you like taking long notes, notes.io is designed for you. To date, over 8,000,000,000 notes created and continuing...

With notes.io;

  • * You can take a note from anywhere and any device with internet connection.
  • * You can share the notes in social platforms (YouTube, Facebook, Twitter, instagram etc.).
  • * You can quickly share your contents without website, blog and e-mail.
  • * You don't need to create any Account to share a note. As you wish you can use quick, easy and best shortened notes with sms, websites, e-mail, or messaging services (WhatsApp, iMessage, Telegram, Signal).
  • * Notes.io has fabulous infrastructure design for a short link and allows you to share the note as an easy and understandable link.

Fast: Notes.io is built for speed and performance. You can take a notes quickly and browse your archive.

Easy: Notes.io doesn’t require installation. Just write and share note!

Short: Notes.io’s url just 8 character. You’ll get shorten link of your note when you want to share. (Ex: notes.io/q )

Free: Notes.io works for 12 years and has been free since the day it was started.


You immediately create your first note and start sharing with the ones you wish. If you want to contact us, you can use the following communication channels;


Email: [email protected]

Twitter: http://twitter.com/notesio

Instagram: http://instagram.com/notes.io

Facebook: http://facebook.com/notesio



Regards;
Notes.io Team

     
 
Shortened Note Link
 
 
Looding Image
 
     
 
Long File
 
 

For written notes was greater than 18KB Unable to shorten.

To be smaller than 18KB, please organize your notes, or sign in.