NotesWhat is notes.io?

Notes brand slogan

Notes - notes.io

türkiye’den daha zengin, daha fakir ülkeler gördüm. bilgiye erişimi, eğitim olanakları türkiye’den daha zor ülkeler gördüm. ancak türkiye kadar yozlaşmış, yobazlıkla boğuşan, olanakları olmasına rağmen bilgisiz, bilgisiz olmasına rağmen bildiğini sanan ve eyleme geçen, haddi olmayan konularda ahkam kesen, yaşadığı köyünden, kasabasından, şehrinden çıkıp komşu şehre dahi gitmemiş olmasına rağmen tüm dünya insanını bildiğini, onlara ders verebileceğini ve evreni açıklayabildiğini sanan bir millete sahip ülke görmedim. tabi bu toplumun bir kesimi. bugün özellikle muhafazakar-sağ islamcı kitle. bu kitlenin malum kişiye oy verme motivasyonu asla demokrasi, cumhuriyet, özgürlük, muasır medeniyet gibi düşünceler değildir. bu desteğin altında yatan temel motivasyon ortadoğulukta gizlidir. onun da adı “batıya karşıtlık”. ortadoğu, yüzyıllardır bu “batıya karşıtlık” fikirsizliğiyle yoğrulmuştur. batıdan gelen her türlü düşünce ve uygulamanın, ahlaki norm ve medeni standartların her zaman hasetle karşısında durmuştur. ancak bu karşı duruşun altını da asla dolduramamıştır. bu sadece bir hasettir. “haçlı ittifakının” felsefe, sosyoloji, bilim, sanat, kültür, siyaset gibi her alanda islam dünyasından daha gelişmiş olmasını asla kendilerine yedirememiş, batıyla barışık ve entegre bir gelişim gösterme çabası yerine, batıya düşman ve kopuk bir gerilemeye kendisini mahkum etmiştir. altında yatan temel motivasyon malesef ezikliğin getirdiği haset ve kindarlıktır. ortadoğunun, yüzyıllardır olduğu gibi bugün dahi “batıya karşı olmak” dışında ortaya koyabildiği hiçbir argüman yoktur. masaya koyabildiği ve dünyayı etkileyebilecek, dünya düşünce insanlarını içine alabilecek hiçbir fikri de zikri de bulunmamaktadır. “allahuekber” deyip lince gitmenin, hamasetli cümlelerle kindar kalplerini beslemenin dışında, kalplerini doldurabilen hiçbir insani, medeni, evrensel fikriyatları yoktur. zaten “batı” dedikleri medeni tavrın aslında sadece batı değil evrensel değerler olduğunu anlayamamaktadırlar. bugün avrupa insan hakları sözleşmesinin, avrupa demokrasisinin, eğitim yapısının, sanat ve kültürel akımlarının, açıkfikirliliğin ve toplumsal saygının bugün tüm dünyada tatbik edildiğini, yüceltildiğini bir kenara koyup, tüm bu değerlere “batı” diyerek değersizleştirilmek ve ötekileştirerek reddetmek ortadoğunun en kolaya kaçan gerici eylemdir. ki bugünün ortadoğulusunun yaptığı bu tavrı, ne islam’ın altın çağı müslüman alimleri yapmıştır, ne de halifeliği taşıyan osmanlı’nın çoğu padişahı. antik yunan eserlerini okuyup, okuduklarını geliştirerek yükleselen islam çağı, farabi’ye ikinci usta derken, birinci usta olarak is “gevur” aristo’yu görmüşlerdir. bugün dahi mümkün olmayan bir bilgelikle hakikati takip etmişlerdir. fatih’in dönemin en önemli rönesans lideri olduğu, yunanca okuyarak büyüdüğü ve ruhu ve kalbi avrupada atan, kendisini islam imparatoru olmaktan öte, roma imparatoru olarak gören bir sultan olduğunu da artık hepimiz biliyoruz. fatih öncesi ve sonrasında da durum farklı değildi. osmanlı yönetimi her zaman avrupayla düşünsel ve eylemsel olarak entegre hareket etmiştir. osmanlı, ortadoğuda geniş topraklara sahip olan bir avrupa imparatorluğudur. zihni avrupadır. ancak gün gelip, bağnazlık osmanlıyı da yakalamış, “avrupayla birlikte yürüme” yerine “avrupasız gerileme” tercih edilmiştir. son dönemde bu hata anlaşılıp çırpınışlar yaşansa da osmanlı yok olmaktan kurtulamamıştır. bu hatayı en derinden fark edenlerden birisi, mustafa kemal, dünyada hayretle izlenen hızlı devrimlerle, ülkesini ortadoğunun bu haset dolu, içi boş “batıya katşıtlık” pozisyonundan “batıya entegre” yani, dünya muasır medeniyetlere entegre olma pozisyonuna taşıdı. onu takip eden bir kitle oluşup ve devlet erklerini de uzun süre elinde tuttu. ortadoğu canavarına rağmen mustafa kemal’in ne kadar başarabildiği ise günümüzün siyasi tablosunda, seçim sonrası türkiye haritasında görülüyor.bugün türkiye, aralarında uçurum olan iki sosyolojiye sahip. hem fikri, hem yaşam tarzı anlamında, hali hazırda var olan kopukluk önceden daha ılımlı bir geçişkenlik gösterirken artık bu ayrım daha da keskinleştiriliyor ve iki grup birbirinden iyice kopuyor. bir taraf, hayatında eline kitap almayan, uğruna tüm yaşam şeklini değiltirdiği dininin kitabını bile okumayan, bilmediğini bilmeyen ya da bunu kabullenmeyen, değersizliklerini değer sanan, yozlaşmış, yobazlığı kutsayan, cehaleti eline kılıç yapmış, dişini fırçalamayan, kadına sosyal hayatta göz açtırmayan, maddi çıkar uğruna insani değerleri yok saymayı rahatlıkla kabul edebilen, ağzından çıkan hiçbir sloganın altını doldurabilecek birikime sahip olmayan, ortadoğuluğunun tüm kin ve haset dolu “batıya karşıtlık” pozisyonuyla ruhunu besleyen bir canavara dönüşmüş durumda.diğer tarafta ise, insanım diyen, herkesin istediği gibi, insan gibi yaşamasına, barış ve huzurun gelmesine özlemle bakan, bilinçli, ne kadar bildiğini bilen, türkiyeli olmanın yanında dünyalı olma vasfına da erişmiş, okuyan, gezen, okuyup gezmese de okuyup gezmiş olanı dinleyen, demokrasiyi, insan haklarını özümsemiş, gelişime açık, açıkfikirli insanlar var.malesef, güçlü olan taraf, “batıya karşı” olan ama kendisinin batıya karşı olmak dışında söyleyebleceği hiçbir sözü olmayan ortadoğulu cahil kesim.sanırım böylesi sosyolojik bir uçurum dünyada hiçbir ülkede yok. var olanlarda ise özerklik, eyalet sistemi yapılarıyla bu ayrışma iki tarafa kendini çok fazla hissettirmiyor.türkiye ise hem böyle bir sosylojiye sahip hem de uniter bir yapıyla devam etmek istiyor. pek mümkün görünen bir şey olmadığı açık. türkiye kendisiyle yüzleşiyor. türkiye’nin aydın yüzü, karanlık tarafını keşfediyor. eğer bu sosyolojik uçurumda, karanlık tarafı dizginleyecek ve eylemsizliğe geçmelerini sağlayacak bir çözüm bulunamaz ise, orta ve uzun vadede fikri ve sermaye gücünü elinde bulunduran, muasır medeniyetle entegre olan taraftan “ege ve akdeniz federasyonu ” söylemlerinin çıkışı artık bir şaka olmanın ötesine geçer. izmir yozgat’ı, diyarbakır rize’yi, edirne erzurum’u bu gidişle kambur olarak görmeye ve bugüne kadar dillendirilmemiş çözümleri masaya koymaya cüret eder duruma gelebilir
     
 
what is notes.io
 

Notes.io is a web-based application for taking notes. You can take your notes and share with others people. If you like taking long notes, notes.io is designed for you. To date, over 8,000,000,000 notes created and continuing...

With notes.io;

  • * You can take a note from anywhere and any device with internet connection.
  • * You can share the notes in social platforms (YouTube, Facebook, Twitter, instagram etc.).
  • * You can quickly share your contents without website, blog and e-mail.
  • * You don't need to create any Account to share a note. As you wish you can use quick, easy and best shortened notes with sms, websites, e-mail, or messaging services (WhatsApp, iMessage, Telegram, Signal).
  • * Notes.io has fabulous infrastructure design for a short link and allows you to share the note as an easy and understandable link.

Fast: Notes.io is built for speed and performance. You can take a notes quickly and browse your archive.

Easy: Notes.io doesn’t require installation. Just write and share note!

Short: Notes.io’s url just 8 character. You’ll get shorten link of your note when you want to share. (Ex: notes.io/q )

Free: Notes.io works for 12 years and has been free since the day it was started.


You immediately create your first note and start sharing with the ones you wish. If you want to contact us, you can use the following communication channels;


Email: [email protected]

Twitter: http://twitter.com/notesio

Instagram: http://instagram.com/notes.io

Facebook: http://facebook.com/notesio



Regards;
Notes.io Team

     
 
Shortened Note Link
 
 
Looding Image
 
     
 
Long File
 
 

For written notes was greater than 18KB Unable to shorten.

To be smaller than 18KB, please organize your notes, or sign in.