Notes

ben bir eğitimci yada taoizm (din bilimi) ile ilgilenen bilim insanı değilim, ben sadece analitik felsefeyi araştıran bir araştırmacıyım.

not : konu konforsuzdur lütfen okumayın.

"Tanrı var olmak zorundadır" çünkü : her şeyin bir nedeni vardır ve evreninde oluşabilmesi için bir nedene ihtiyacı vardır, insanın şempanzeden farklı olması için primatların varlığını kabul etmek zorundasınız, primatların varlığını kabul etmek için memelileri kabul etmek zorundasınız, memelilerin varlığını kabul etmek için omurgalıların varlığını kabul etmek zorundasınız, omurgalıların varlığını kabul etmek için canlılığı kabul etmeniz gerekir, canlılık için cansızlığı ,canlı ve cansızlığı ayırt etmek için maddesel yapıyı kabul etmek zorundasınız, maddeyi kabul etmek için maddenin varlığını ve yokluğunu kabul etmeniz gerekir, peki varlık ve yokluğu kabul etmek için onu oluşturan ve arasında fark olmasını sağlayan bir şeyi kabul etmeniz gerekmez mi? şans ve olasılık evreni olabilir, sonsuz evrenden biri olabiliriz peki sonsuz sayıda evreni ne oluşturmuştur? şans? peki şansı kim oluşturdu? şans kendisini oluşturdu ise şans neden kendini oluşturdu? oluşturduğunu kabul etmek için oluşturmama ihtimalini de kabul etmek zorundasınız, şansın varlığını kabul ediyorsanız yokluğunu da kabul edersiniz ve varlık ve yokluğu oluşturan bir şeyi de kabul etmek zorundasınız, bütün nedenler nedensiz olan tek tanrıya bağlanır çünkü tanrının nedene ihtiyacı yoktur, tanrının olmama durumu yoktur, tanrı yaratmasaydı var olamazdık.

"tanrı var olamaz çünkü tanrının bizi yaratmak için nedeni yok" : derseniz eğer nedene ihtiyacı yok ki tanrının? evet haklısınız, ama sonsuz irade dediğimiz şey yaratmakla yaratmamak arasındaki farkı seçemez. Çünkü tanrı sonsuz iradeye sahip bu yüzden bizi yaratmakla yaratmamak arasında sıcaklık, yorgunluk, zaman, mekan, zorluk gibi farkı gözetemez. "tanrı bilinmek istedi" ,"tanrı çok merhametli olduğu için bizi yarattı", "tanrı ona ibadet etmemiz için bizi yarattı" tanrı sebep olmadan sonucu yaratabilir yani bizim onu bilmemiz olayını bizi yaratmadan da yaratabilmektedir, yada biz ona ibadet etmeden ibadet ettiğimiz sonucunu yaratabilmektedir ve tanrı bizi yaratmadan da bize merhamet gösterebilir? çünkü bu sonucu yaratabilir, tanrının iradesi gerçekten sonsuz ise bizi yaratmak için bir sebebi yok? gerçekten istemiş olsa bile bu isteğini bizi yaratmadan da giderebilir ve sonucu yaratabilir çünkü neden sonuç ilişkisi bize özgüdür tanrının iradesi ise sonsuzdur, yani tanrı var olsa bile bizi yaratamamaktadır, çünkü irade dediğimiz şey seçme gücüdür ve tanrının iradesi bizi yaratmakla yaratmamak arasında seçim yapamaz çünkü tanrı için yaratmak ve yaratmamak aynıdır, ve harekete geçememektedir, bizi yaratamamaktadır (eğer sonsuz güçte bir tanrıdan bahsediyorsak).

Fark ettiniz mi ama tanrının varlığı ve yokluğu argümanı eşit derecede geçerlidir? ve iki yargıda tamamen doğrudur ve birbirini reddeder.

Şimdi tanrıyı bizim evrenimizin sınırları çerçevesinde değerlendirdiğimizi lütfen unutmayalım, bizim evrenimize göre yok veya var durumu söz konusudur.

Bizim mantık uzayımıza göre tanrı ya vardır yada yoktur, bu bizim evrenimiz ve insan oğlunun sınırları içinde düşünebildiği bir gerçeklik ama tanrı için böyle bir sınırdan bahsedemezsiniz. kavramları incelediğimizde varlığın sonsuzluğun (sonsuzluk sınırsızlık değildir her şeyin, her şeyde her şey olma durumudur) bir bölümü olduğunu ve sınırlandırıldığını görmektesiniz, yokluğun ise hiçliğin bir bölümü olduğunu ve sınırlandırıldığını görmektesiniz, fakat hiçlik ve sonsuzluktan bahsediyor olmamızda bizim evrenimiz için geçerlidir ama tanrı bu kavramların üstündedir ve varlığı yada yokluğu ele alınamaz ama kanıtlanamaz da çünkü tanrının varlığını ispatlamak için yokluğunu kabul etmeniz gerekir ve bu sınırlı kavramların mantığı ile tanrı açıklanamaz. Ayrıca tanrı farkı hakikatler yaratmış olabilir bizim bilmediğimiz ve aklımızın yetmeyeceği şeyler, bu İslam dininde teslim olma ve sufiizm (tasavvuf) ile koşulsuz iman etmeleri gerektiğine inanırlar, açıkçası "kanıt olsaydı sınav olmazdı" ama bu senin varsayımın, sınav olmadığnada inanabilirler ve islam dininin idda ettiğinin aksine "apaçık bir kanıt" yok.

kuranı ve barnabas incilinin türkçesini baştan sona okumuş birisi olarak herkesin inancına saygı duyulması gerektiğine inanıyorum.

ve bazı arkadaşlar türkçesi gerçek değil diyebilir ancak farklı dillere çevrilemeyen bir dine nasıl inanmamızı beklersiniz bu din hepimize gönderildiğini söylüyor. ilahıyatçılara sordum (türkiyedeki en yüksek dini bilgiye sahip kişi) türkçeside en az arapçası kadar geçerli. (kuranı yorumlamak isterdim ama bu benim bilgimi aşıyor çünkü bir tarihçi tarihi bir belgeye baktığında o dönemide bildiği için ne demek istediğini anlayabilir ve kuranı yorumlamak benim bilgimi fazlasıyla aşıyor)

intihal kaynakları :

youtube.com/watch?v=qryc4DXTCw8
youtube.com/watch?v=LtGhFed-jpc&t=279s