Notes

Tarihin başlangıcından beridir insanlar bilim ve sanatla iç içe olmuşlardır.Sanat ve bilim iç içedir,biri diğerini tamamlayan bir bütündür.Çin Mitolojisi'nden Yin ile Yang buna örnek olarak verilebilir. Yin geceyi ve Yang ise gündüzü temsil eder.Zıtlıklar ancak bir araya geldiğinde bir bütün oluşur.

Bilim kendi içinde dörde ayrılır: Fen,Sosyal,Matematik ve Sanatsal Bilimler... Bugün Fen ve Matematik üzerinde duracağım:
“Matematiksel olarak gösterilemeyen hiçbir araştırma gerçek bilim sayılamaz.” demiştir Leonardo da Vinci.Kendisi Rönesans'ı başlatan en büyük bilim adamlarındandır.Öyle ki tablolarında (Mona Lisa gibi) insan anatomisini işlemiş ve bilimi sanatla birleştirerek bütünlülüğü elde etmiştir.Çok doğru bir sözdür aslında,matematik bilimle ve hayatımızla her zaman iç içedir. Doğduğumuz günden ölümümüze kadar matematikle yaşarız.Hayatımızı sayılarla kolaylaştırır ve planlar yaparız. Günlük hayattaki her teknolojinin ana kaynağı matematiktir.Onunla evrensel yasaları açıklar ve mantığa uygun şekillendiririz.
Fen de matematiğin kardeşidir.Fizik,Kimya ve Biyoloji'yi kapsar.Matematiksel ifadelerin doğayla buluştuğu noktadır fen.Bizler fen bilimleri sayesinde doğayı ve evreni tanırız.

İnsanın içinde bitmek bilmeyen öğrenme açlığı,çevresini gözlemleyip mantıksal çıkarımlar yapmasına sebep olmuştur.Her insan belirli konularda düşüncelerini kağıtlara dökerek ya da sözel yolla belirtir.Bu sayede bilgi birikimsel olarak ilerler ve tümevarımsal sonuçlar kolaylaşır.