NotesWhat is notes.io?

Notes brand slogan

Notes - notes.io

MAVİ BALİNA

Evdeki tek kişi oydu. Sabahın erken saatleri olmasına rağmen uykusunu almıştı. İş kıyafetlerini yavaş yavaş giydi. Buzdolabından bir bardak meyve suyu aldı yanına simit ve poğaça ekledi. Bunlar bittikten sonra hemen Köpeği için biraz et çıkarttı ve yemek kabına koydu. Aşağı doğru otelin yolunu tuttu. Çok geçmeden otel kapısına vardı. Otelin sahibi Mehmet bey onu görünce tebessüm ederek şöyle dedi.

- günaydın Mirka nasılsın?
- sizede günaydın efendim. Biraz yorgunum o kadar. Siz nasılsınız?
- iyiyim saol.hadi işe başlama vakti geldi, gidelim.

Yola koyuldular ama diğer işçiler daha gelmemişti. Mirka hep erkenden gelir sağı solu toparlar işçiler için ön hazırlık yapardı. Mehmet bey odasına doğru giderken Mirka bodrum'a indi. Işıkları açtıktan sonra malzemeleri topladı. Molozları taşımaya baslamıştı bile. Odayı tertemiz yapınca ya dek durmadı. Temizliği bitirince kenara çekilip bir sigara yaktı. Yukardan sesler geliyordu. İşçilerin sesiydi galiba. İşini vaktinde bitirmenin sevinciyle yukarı, müdür beyin yanına doğru yol aldı. İşçilerin bağırışma sesleri giderek artıyordu. Yanlarına yetişince yaptıkları şeyin iletişim kurmak değil sadece küfür ve hakaret etmek olduğunu anladı. Ortada bı sorun yoktu, normal konuşmaları böyleydi, onlardan tiksiniyordu. Fazla beklemeden Mehmet Bey'in odasına, kapıyı çalarak girdi.

- efendim temizlik işini hallettim.
- aferin! Gel biraz otur, dinlen.
- biraz hava alsam daha iyi olur galiba
- sen bilirsin ama fazla uzaklaşma
- tamam efendim, kolay gelsin.

Odadan çıktıktan sonra otelin çatısına çıktı. Yüksek bir yerdi, güzel bir manzarası vardı. Evde kalmak ona çok sıkıcı geliyordu.Köpeği olmasaydı şuana kadar kesin delirmişti. Ailesi yoktu, arkadaşı yoktu tanıdığı tek kişi Mehmet beydi. Kendi ülkesindeki savaştan kaçmak zorunda kalmış ve kendini Türkiye'de bulmuştu. Normal insanların aksine Afganistan'a memleketine ait hiç bir şeye özlem duymuyor du. Gerçi pek hatırladığı birşeyde yoktu. Onun yaşındakiler genellikle savaştan kurtulamamıştı ama Mirka uzun ve iri yarı bir genç olduğundan çocuk işçi olarak Türkiye'ye getirilmişti. Burdada hayat yüzüne gülmemiş ve bir çok kez kandırılmış aylarca çalışıp iki kuruş alamamıştı. Çareyi sokaklarda buldu ama yıllarca açlıkla sefaletle yaşamaya mahkum olmuştu. Daha sonradan bir iş bulmaya yeltenmişsede başarılı olamamış tâki Mehmet beye rastlayincaya kadar.


Mehmet bey sokakta bı deri bı kemik gezen köpeği görünce ona acımış, ekmekle su getirmişti. Köpek ekmeği kapar kapmaz eski bir harabeye doğru koşunca ekmeği yavrularına götürdüğünü düşünerek oda sessizce köpeği takip etmeye başladı. Harabeye yetişince yavruları korkutmamak için camdan izlemeye karar verdi. Köpek ekmeği yere bıraktı ve hızlıca kartonlar la örttüğü çocuğu yalamaya başladı. Gözlerine inanamıyordu, çocuk uzun bir süre kıpırdamadı. Köpek ulumuya başladı ama Mirka hala kıpırdamıyordu. Köpek ümidini kesmiş olsa gerek kendisini Mirka nın yanına yuvarladı. Telaşlanan adam hemen içeri girdi. Çocuğa yavaşça yaklaştı, köpek hırlamaya başladı ama adamı tanıdığında hırlamayı kesti. Çocuğun nabzını kontrol etti, çok şükür hala nabız vardı. Çocuğu kucakladığı gibi hastaneye götürdü. Uzun bir süre sonra kendine gelen Mirka adamın isteği üzerine otelde işe başladı. Kendisine küçük bir ev tutmuş ve köpeğiyle beraber orda yaşamaya başlamıştı. Adama duyduğu minnettarlık asla eksilmemişti.

Artık aşağıya inme vakti gelmişti. Kendisini gökyüzünün büyüleyici güzelliğinden zor alıkoydu. Çok geçmeden aşağıdan kendisini çağırdıklarını duydu. Çalışmaktan asla gücenmezdi. Her günkü gibi akşama kadar çalışmış ve herkes işi bırakınca temizlik yapmıştı. Gitme vakti geldiğinde Mehmet beyden izin alarak eve doğru yola koyuldu. Sabah kahvaltısı için simit, akşam yemeği için makarna, köpeği içinde lokantadan kalmış etleri yarı fiyatına aldı. Artık evdeydi kapıyı açar açmaz köpek, Mirka'nın üstüne atladı ve sevgi gösterisi yaptı. Bir süre köpekle oynadıktan sonra yemeğini vermiş daha sonra kendi yemeğini yemişti. Yorgunluktan kendisini zorbela yatağa attı.

Sabahın ilk ışıkları yüzüne vuruyordu. Mızmızlanarak yataktan kalktı. Kahvaltısını yaptıktan sonra köpeğin yemeğini hazırladı. Üstünü değiştirdi ve saate baktı bugün biraz geç kalmıştı. Birden telefonu çaldı ,arıyan kişi Mehmet beydi. Geç kalmanın verdiği utangaçlık la telefonu açtı ve şöyle dedi:

- Kusura bakmayın efendim, geç kaldığımın farkındayım. Hemen geliyorum!

- Sen bugün ters tarafından kalktın galiba. Acele etme bugün pazar.

- Pardon efendim günleri karıştırdım. Peki bugün tatil de niye aradınız beni ?
Korkucak bişey yoktur umarım.

- Yok, kötü bişey yok ama eğer bir işin yoksa bugün otele gelsene?

- Ne demek efendim, emriniz olur.

- Dün akşam odalardan dışarı su akıyor du. Boru patlamış galiba. Bugün gelip tamir et sonra iki gün istirahat edersin.

- peki, birazdan gelirim efendim.


Üstü başı giyinik, karnı toktu. Çok geçmeden otelin kapısına varmıştı bile. Mehmet bey ortalarda gözükmüyordu. Halletmesi gereken bir işi vardi. Mehmet beyi beklemeden aşağıya doğru indi. İlk iş su vanalarını kapatmak oldu. Sonra aşağı indi, heryerde su vardı. Zemine ve kapılara zarar gelmesin diye hemen suyu tahliye etmeye başladı. Su bir türlü azalmak bilmiyordu ama hangi odadan geldiğini fark etmişti. Havuz yapmak için kazı yaptıkları odaydı. Kapının altından hala su akıyordu, şaşkın bir şekilde odanın kapısını açtı. Bir an afalladı çünkü kendilerinin kazdığı havuz sanki büyümüştü. Havuzun içi suyla dolmuştu. Garip bir şekilde korkarak telefonun fenerini açıp havuza baktı birden bir inleme sesi duydu yaşadığı onca talihsiz olay karşısında hep soğuk kanlı olarak tepki vermişti ama bu sefer ki farklıydı çünkü anlam verememiş ve geri doğru gitmişti korkusunun bir diğer sebebi yüzme bilmiyor olması olabilirdi, aslında evet kabul edilebilir bir nedendi. Dibi gözükmeyen büyük bir havuzdan herkes korkardı ama o dahada çok korkmuştu. İkinci inlemeyi duyunca artık kafası korkudan uzaklaşarak soru sormaya başladı; neydi bu ses? nerden geliyordu? neye benziyordu? ve kime ait olabilirdi?


Cesaretini topladı ve elindeki ışıkla suya eğilip suya baktı. Su çok bulanıktı, bişey görmüyordu tekrar korkmaya başladı sanki sudan bı canavar çıkıp onu yakaladıktan sonra onu suya cekecekti. Biraz geri çekilmeye karar verdi. Sırtını duvara yaslayıp oturdu, dikkatlice duvarları süzdü su nerden oyuga akmıştı ?hiç bir sızıntı ,yada bir damlama yoktu. Kafası iyice karıştı. Tam bu sırada bir inlemeyle beraber oyuğun içindeki su yukseldi ve taşmaya başladı. Su durgunlaşınca sanki alarm çalmış gibi birden irkilerek suya doğru tekrar eğildi ışığı suya tuttu biraz göz gezdirdi ve suda bişey gördü ilk başta anlam veremedi ama iyice bakınca ne olduğunu anlamıştı çok şaşırmakla beraber artık korkusu tümden bitmişti geri çekildi ve sırtını duvara yaslayıp oturdu. Kafası çok karışmıştı her şeyi düşünüyor ama anlam veremiyordu bu neydi bu bir rüya miydi ?


Suyun içinden baloncuklar çıkmaya başladı su yukarı doğru tekrar yükseldi acaba yanlış mı görmüştü şüphelendi ve suya tekrar baktı bu sefer hiç şaşırmadı. Gözlerini sudaki şeyden alamıyordu, hayran kalmıştı bunun burda ne işi vardı ömründe ilk kez böyle bi canlı görmüştü ama ne olduğundan çok emindi koskocaman biseydi kafası çok büyüktü ve yukarı su fışkırtıyor yüzüyordu artık inleme sesinin bir balina çığlığı olduğundan emindi. Evet bu bir balinaydi, mavi balina .ömründe ilk defa bu kadar hayranlıkla bir şeyi izliyordu.adeta buyulenmisti yavaş yavaş olayı anlamaya başladı balina sağa doğru yüzüyor kaybolduktan bı sure sonra tekrar geri geliyordu sonra sola yüzüyor ve aynı şeyi tekrarliyordu balina bı yere gidemiyordu ama nasıl gelmişti buraya? Balina ses çıkarmaya ve su taşırmaya devam etti. Bir süre onu hayranlıkla izledi.

Balinanın çaresiz olduğunu farkettiğinde kendisiyle karşılaştırdı ikiside çaresiz ve bir otele sıkışmıştı. Sonra ümitsizliğe kapılarak ayağa kalktı cebinden çıkardığı sigarayı yakmaya çalışti yanmayinca yere fırlattı ve kapıyı kapatarak yavaş yavaş yukarı çıktı. Mehmet bey in odasına varınca sırtını duvara verdi ve öylece bekledi Mehmet bey odaları süzüyor yeni yapılacak havuzun kabaca projesini çiziyordu .sonra birden Mehmet beye seslendi:

- Size göstermem gereken birşey var efendim. Lütfen benimle aşağı inin

Mehmet Bey'in şaşkın bakışları içinde kolundan tutarak onu aşağı indirdi. Su sorununun çözüme kavuşmadığını gördü.

- su nerden geliyor öğrenebildinmi bari, olmadı bı kaç usta çağıracam.

-evet efendim öğrendim suyun kaynağı havuz

- ama nasıl olur? biz daha havuza su baglatmadik ki

Artık odanın kapısına gelmişlerdi. Hiç beklemeden kapıyı açtı. Mehmet beyle havuzun başına geldi. Mirka bile eski şaşkınlığını tekrar yaşamıştı. İkiside adeta dilini yutmuştu. Balinanın çaresiz çırpınışları ve çığlıkları ikisinde de ikinci şoku yarattı.balina duvarlara çarpıyor ve inliyordu. Ne yapacaklarını bilmiyorlardı. Mirka öne atıldı.

- efendim çok geç olmadan biseyler yapalim. Yoksa balina ölecek

- Mirka git makineleri çalıştır havuzu büyütmemiz lazım.

Makineleri çalıştırdıktan sonra ikisi havuzu kenarlarından genişletmeye başladı.Mirka altındaki beton zeminin titrediğini farketti. Beton zemin makineler yüzünden çatlamış ve havuza doğru kayıyordu. Mirka kaçmaya çalışsa da başaramamış ve kocaman betonla birlikte havuza düştü. Yüzme bilmeyen Mirka suda çırpınmaya başladı. Balinanın üstüne düşen beton parçası yüzgecini hafif bir şekilde yaralamıştı. Suda çırpınan Mirka balinanin ona yaklaşmasını fırsat bilip sırtına çıktı. Mehmet bey bir süre donakaldıktan sonra bir ip bulup Mirka ya uzattı. Mirka'yı zor bela yukarı çektikten sonra balinayı tekrar izlemeye koyuldular. Yüzgecindeki yaranın ciddi bir yara olmadığını fark ettiler. Balina artık serbest geziyor ve inlemiyordu. Rahat bir nefes aldıktan sonra odanın kapısını kilitleyerek Mehmet Bey'in odasına çıktılar.

Çözmeleri gereken sorunlar ve cevap bulmaları gereken sorular vardı.

- Bana sorarsanız balina denizden geldi ama nasıl geldi bilmiyorum. Sahil kenarında olmamıza rağmen denizde hiç balina görmemiştim.

- Denizde görülmesi gene normal birşey ama otelin bodrumunda görülmesi inanılacak gibi değil

- Nasıl geldi, nasıl başardı bilmiyorum ama tek bir yol var uçurumun altından buraya kadar kazımış ve yüzerek havuzdan çıkmış

Biraz tebessüm ikisinide moral olmuştu. Mirka haklıydı uçurumun altından gelmişti ama kazıyarak değil denizin dibindeki bir mağaraya girmiş ve diğer ucuna kadar gitmişti. Mağaranın sonunda sıkışan balina çaresiz bir şekilde kendisini duvarlara vurmuş ve havuzun tabanını mağaraya yıkmıştı. Havuza doğru yüzmüş ve kendisini sıkıştırmıştı. Mirka onun için betonu yıkmış oda Mirka'yı boğulmaktan kurtarmıştı. Artık ikiside rahat bir nefes almıştı.

Mirka balinanın aç olduğunu düşündü. Mehmet beye söyledikten sonra kendilerine çorba, balinayada bolca balık aldı. Balina suya atılan her balığı tek hamlede yutuyordu. Balina çok sevinmiş olsa gerek Mirka'nın üstüne su fışkırtıyor ve garip sesler çıkarıyordu. Hepsi için de çok yorucu bir gün olmuştu. Güneş batmış karanlık çökmüştü. Artık herkes kendi evine dağılmış ve derin bir uykuya dalmıştı.

Mirka iki gün istirahat hakkını saldı ve sabah otelin yolunu tuttu. Mehmet bey ise otelin bütün çalışanlarına bir süreliğine izin vermiş, evlerine göndermişti. Mirka, balinayı görmeyi dört gözle bekliyordu. Mehmet bey bolca balık alıp, otelde, balina için depoladı. Balina artık aç kalmayacaktı ama havuzun genişletilmesi lazımdı. Mehmet bey yaşından ve çalışmaya pek alışık olmadığından yeterince yardım edemiyordu. Tüm iş Mirka ya kalmıştı. Sabahtan akşama kadar havuzu genişletiyor, balinayla ilgili hayaller kuruyordu. Balina artık kıpırdamak yerine yüzmeye başlamıştı. Yaraları iyice kapanmış, hatta kilo bile almıştı. Mirka yüzme bilemediği için havuza giremiyordu. Balinayla oynama isteği her yanını sarmıştı. Çözüm aramaya başladı ama bir türlü yüzmeyi öğrenemiyordu. Mehmet bey Mirka'yı bu halde görünce dayanamıyordu. Mehmet Bey'in aklına bir fikir geldi. Evet Mirka yüzmeyi öğrenemiyordu ama bu şart degildi. Otelden Mirka için can simidi hazırlayıp getirdi. Mirka artık güvenle balinanın yanına inebilirdi.

Mirka can simidini takıp havuza atladı. Mirka dengesini sağlayamıyor bu yüzden çırpınıyordu. Balina Mirka nin boğulduğunu düşünerek suya daldı ve onu sırtına aldı. Mehmet bey şaşkınlıkla olan biteni izliyordu. Balinaya sarılan Mirkanın ağzı kulaklarına varmıştı. Sevincinden ağlıyordu, şüphesiz balinanın ve Mirka'nın arasındaki bağ insanlar arasında kurulamazdı. Acaba hayvanların acıma duygusu var mıydı? Peki ya intikam, hırs ve kötülük gibi şeylere de sahip miydi?

Mehmet bey gece otelde nöbet tutan kişileri bile evlerine yollamıştı. Sonradan bunu yaptığına çok pişman oldu. Gene bir sabah otele geldiklerinde. Kırılan pencereden otele hırsız girdiğini hemen anlamışlardı. Hırsızlar Mehmet Bey'in odasını darmadağın etmiş, işe yarar ne varsa çalmışlardı. Bu onların pek umrunda olmadı. Balinayı sapasağlam görünce derin bir nefes aldılar. Hırsızlar aşağı inmemişti bile ama bu bidaha gelirlerse inmeyecekleri anlamına gelmiyordu. Mirka köpeğini evden aldı ve otelde yatıp kalkmaya başladı. Hırsızlar gelmesin diye sürekli ışıkları açık tutuyor ve sesler çıkarıyordu. Köpeği de gördüğü herkese havlıyor, onları otelden uzaklaştırıyordu.

Ortalık bir haftadır sakinliğini koruyordu. Havuzu yeterince büyüttükten sonra kenarlara camdan korkuluk yaptılar. Balina her gün düzenli yemek yiyor, suda dilediğince geziyordu. Mirka sürekli balinayla oyun oynuyor, eğlenceli vakit geçiriyordu. Mirka o kadar mutluyduki aradan bir ay geçmesine rağmen otelden dışarı adımını atmamıştı. Günlerin nasıl geçtiğini fark edemiyordu. Son bir kaç ay onun için heyecanlı ve muhteşem geçmişti.

Oteldeki havuz planı ufak tefek değişmişsede bitmişti. Otel artık hizmete açılmalıydı yoksa kendilerini nasıl geçindireceklerdi özelliklede balinayı. Açılış yapmaya karar verdiler ama bir sorun vardı balinayı insanlara göstericeklermiydi? Her ihtimale karşı havuza yaptıkları korkuluğu tavana kadar camla kapladılar. Adeta cam fanusun içindeymiş gibi havuza tek giriş vardı oda bir üst kattaki kapalı odaydı. Odanin kapısını çelik kapıyla değiştirdiler ve zeminden balinaya doğru bir delik açtılar bu delikten balinayı besliyor yada balinanın yanına iniyorlardı. İşleri bitince orayı da demir kapakla kapatıyorlardı.

Açılışa bir gün kalmıştı, Mirka otel için ilan basmış bunları her yere dağıtıyordu. İlanda dev balinayı görenler açılış için sabırsızlıkla yarını bekliyordu. Tüm gün ilan dağıttı ama daha işi bitmemişti yeni ve güvenilir elemanlar lazımdı. Tek başına oteli çekip çeviremezdi. Mehmet beye danışmadan bir işe kalkışmıştı. Eskiden kendisi gibi sokakta yatan ve dilenen çocukları bulmuş onları otelde çalıştırmak için ikna etmişti. Mirka kalmaları için kendi evini onlara vermişti. Biriktirdiği tüm parayı onlara yiyecek ve giyecek almak için harcamıştı çocuklar çok sevinmisti. Bunların ikisi yaklaşık 17 yaşındaydı diğeri ise onlardan daha küçüktü ama yaşını bilmiyordu. Kendisini bildi bileli sokaktaymış. Mirka akşam kendi elleriyle onlara yemek hazırladıktan sonra birlikte yemek yediler. Yemekten sonra Mirka oteli bulmaları için yolu tarif etti ve evden ayrılıp otele gitti.

Mirka sabah daha güneş doğmadan uyandı bugün büyük gündü. Erkenden kalkıp işe koyulmalıydı. Büyük ihtimalle zor bir gün olacaktı. Dolaptan süt çıkardı yarısını köpeğine verdi geri kalanını yerine koydu. Normal bir sabah olsaydı kalan sütü içerdi ve güne hazırlanırdı ama bugün bı değişiklik yaparak zengin bir kahvaltı yapmak istiyordu.
Otelin yemekhanesine gitti. Kocaman bir tabak alıp doldurmaya başladı. Çeşit çeşit peynirden, zeytine, reçellere, kaymağa, bala, pastırmaya ve sosislere kadar her çeşidinden aldı. Odasına gidip önceden hazırladığı çayla beraber kahvaltısının keyfini çıkardı. Bunu çoktan haketmişti. Yıllardır çalışmış, para biriktirmiş ama durumu kötü olmamasına rağmen hep en azla yetinmişti.

Kahvaltısını bı güzel yaptıktan sonra artık güne başlamaya hazırdı. Yeni bulduğu elemanları karşılamak için otelin bahçesine çıktı. Ağaçların dibindeki çardakta oturup sigarasını yaktı. Daha ilk günleri olmasına rağmen geç kalmayi başarmışlardı. Mirka endişeleniyordu ama kimseye de kızamıyordu. Bir süre daha bekledikten sonra üçüde yan yana geçmiş şekilde geldiler. Surat ifadeleri biraz değişikti. Mirka birazda üzülmüş bı şekilde onlara doğru seslendi:

- Arkadaşlar bugün ilk gününüz. Geç gelmenizin bir sebebi vardır illaki ama lütfen bundan sonra biraz daha dikkatli olalım.

Aralarından ses çıkaran kimse olmamıştı. Birbirlerine bakıp bakıp duruyorlardı. Mirka onları içeri aldı ve giymeleri için garson elbiseleri getirdi. Elbiselerini giydikten sonra onları mutfağa götürdü onların yapacağı tek iş oteli temiz tutmak ve herhangi bir siparişte yemekleri müşteriye ulaştırmaktı. Otelin aşçıları Mehmet beyle birlikte gelmek üzereydi ellerini biraz acele tutup her yeri temizlediler. Mirka temizlik bitince balinanın yanına gitti. Elindeki kovada onun için özel balıklar vardı. Balinayı besledikten sonra aşağıya camın yanına indi, ordan balinayı izliyordu. Bu sırada yeni elemanlar kendi aralarında sohbet ediyordu. Aralarındaki uzun boylu genç "arkadaşlar burası geçenlerde soyduğumuz otel. Artık elimizi kolumuzu sallayarak içeri girebiliyoruz "dedi. Mirka haberi olmadan otele hırsız almıştı. Bu gençler hırsızlıktan kaynaklı kabarık bir sicile sahiplerdi. En son hırsızlıklarında yakalanmış ve bir süre hapis yatmisti. Hepsinin ayrı hikayeleri vardi, hayat onlara kötü davranıyor onlarda bunu insanlara yansıtıyordu. Şüphesiz Mirka nin yaşadıkları da çok kötüydü ama kötülüğe kötülükle karşılık vermedi.


     
 
what is notes.io
 

Notes.io is a web-based application for taking notes. You can take your notes and share with others people. If you like taking long notes, notes.io is designed for you. To date, over 8,000,000,000 notes created and continuing...

With notes.io;

  • * You can take a note from anywhere and any device with internet connection.
  • * You can share the notes in social platforms (YouTube, Facebook, Twitter, instagram etc.).
  • * You can quickly share your contents without website, blog and e-mail.
  • * You don't need to create any Account to share a note. As you wish you can use quick, easy and best shortened notes with sms, websites, e-mail, or messaging services (WhatsApp, iMessage, Telegram, Signal).
  • * Notes.io has fabulous infrastructure design for a short link and allows you to share the note as an easy and understandable link.

Fast: Notes.io is built for speed and performance. You can take a notes quickly and browse your archive.

Easy: Notes.io doesn’t require installation. Just write and share note!

Short: Notes.io’s url just 8 character. You’ll get shorten link of your note when you want to share. (Ex: notes.io/q )

Free: Notes.io works for 12 years and has been free since the day it was started.


You immediately create your first note and start sharing with the ones you wish. If you want to contact us, you can use the following communication channels;


Email: [email protected]

Twitter: http://twitter.com/notesio

Instagram: http://instagram.com/notes.io

Facebook: http://facebook.com/notesio



Regards;
Notes.io Team

     
 
Shortened Note Link
 
 
Looding Image
 
     
 
Long File
 
 

For written notes was greater than 18KB Unable to shorten.

To be smaller than 18KB, please organize your notes, or sign in.