Notes

20 Haziran 2020 21:13
Ah ne zor bir üç gün oldu böyle. Aramızda böylesine ciddi böylesine sert bir tartışma geçmemişti sanırım. Dün sabah uzun zamandır hiç ağlamadığım kadar ağladım. Ağlarken kendime sordum, "Neden ağlıyorsun ?" diye. Buna yanıt veremedim çünkü ilişkimizi bitirmek isteyen bendim. Sen uğraşırken, çırpınırken deliler gibi, ben küçük bir çocuk gibi, sanki sırf inatçılık olsun diye seninle zıtlaşıyor gibiydim ama durum böyle değildi tabii ki. Zaten 17 Mayıs'tan sonra bir daha konuşacağımızı düşünmüyordum. Her şeyin bittiğinden emindim. Yaptığım hata, seni kandırmam... Kafalayacak insan arıyor değildim yalnızca oyunda çok fazla karşıma çıkan kız hastası tiplere hep bir gıcığım vardır. En başta senin bu kadar fazla ilgini de bu sebebe bağladım. Biraz oynayıp atardım bir köşeye diye düşünmüştüm. Böyle düşünmem beni kötü bir insan yapıyor mu bilmiyorum pek de önemli değil benim için bu ölçüt ama zarar gören en nihayetinde sen oldun. Tabii ki senin kadar ben de zarar gördüm. Ama Onur nerden bilebilirdim ki hayatımın aşkı aptal bir oyunda karşıma çıkacak. Açıkçası her ne kadar ben de bu oyunu oynasam da, bu oyunu oynayan insanlara, daha doğrusu oyun yoluyla iletişime geçtiğim insanlara pek saygı, değer vermeyip ciddiye alamıyorum. Sonuç olarak oyun üzerinden yapılacak en fazla şey oyun oynayıp zaman geçirmek oluyor ve bu tarz ilişkileri daha derine taşıma yanlısı değilim. Telefonumu ne kadar zaman sonra vermemden anlayabilirsin bunu. Peki bana neden çok fazla birbirimizi tanıyınca, yakınlaşınca gerçeği söylemedin diyebilirsin. Yapılması gereken buydu tabii ki ama gerçeği söyleyince seni kaybetmekten korktum. Senden kopmak, seni kaybetmek istemiyordum. Denedim sürekli, beni iyi hatırla diye sana gerçeği söylemeden aramızdaki ilişkiyi bitirmeyi. Ama her seferinde ben aramızı ne kadar açmaya çalışsam sen bunu sürekli engelliyordun. Buna dayanamıyordum. Hatırlarsın 17 Mayıs'ta yine konuşmuyorduk. Ben artık tamamen çıkmaya karar vermiştim hayatından. Eğer o kadar ilerlemişken sana gerçeği söylesem bu seni çok yaralardı ve ayrıca açıkçası utandım, çekindim söylemeye. Bana duyduğun tüm sevgi ve saygının bu nedenden ötürü yok olacağı gerçeğini kendime yediremedim. Her şey bittikten sonra beni o şekilde hatırlayacak oluşunu düşününce kahroluyordum. O kızı takip ettiğini görünce ve oyun içindeki '' catfished " yazısını görünce ben bu utanç ve küçük düşmüş duygu ve düşünceler altında ezilmeye dayanamadım. Sen her ne kadar bana umrunda olmadığını söylesen de ben buna katlanamıyorum. Seninle yüzleşme cesareti bile gösteremiyorum, buraya yazıyorum. İlk başta bunu bilerek yapıyorsun sandım. Aklında hala o olay var ve hala nedenlerini sorguluyorsun sandım. Bunda haklıydın, çünkü bu konu hakkında hiç konuşmadık. Utandım, bunu yediremedim kendime. Sen öyle olmadığını söyledin. Bunların önemsiz olduğunu söyledin. Ben anlatmasam da anladın beni. Bunun için teşekkür ederim. Ama unutma ki asla senin gibi birini kandırma, alaya alma gibi bir amacım olamaz olmadı da zaten, bilemezdim ki. Talihsizliğimiz oyundan tanışmamız oldu sanırım. Benim önyargım ile başlayan ve sonra sana aşık olmam, senden kopamamam ile bitmeyen bir oyuna girdik. Ama oyundan çıktık ve hala birbirimizi kaybetmiş değiliz aksine kazandık. Bunu öngöremezdim elbette. Sana hala çok aşığım, hala doğru zamanda seninle sonsuza kadar beraber olmak istiyorum. Ama bunu yapamam. Gurur yapmak mı denir bilmiyorum ama her ne kadar senin için önem ve anlam ifade etmese de bu olaylar benim için fazlasıyla önem ve anlam içeriyor. Aklıma her geldiğinde çok utanıyor ve çok kötü hissediyorum. Hiçbir şey olmamış gibi yapamıyorum. Özür dilerim başka ne denir en ufak bir fikrim yok. Seni unutmam, senin gibi birini tanımam imkansız. Her daim kalbimde olacaksın. Seni seviyorum, sana aşığım ama beni unutmanı ve hayatında insanlara şans vermeni istiyorum. Öpüyorum gözlerinden. Bu günlüğü yazmaya devam edeceğim. Normal bir günlük yerine tamamen seninle ilgili bir günlük olacak. O yüzden her gün ya da düzenli bir şekilde yazmak yerine yoğun duygular altındayken yazmak tıpkı mektup yazar gibi yazmak bu defteri daha anlamlı kılar. Hoşçakal Onur. Hayatıma giren en mükemmel en özel insansın. Yerin asla ama asla doldurulamaz ki doldurmaya da ne isteğim ne arzum ne de ihtiyacım var. Seni seviyorum. -22:07- ( Bu yazıyı günlüğüme yazmıştım senin notunu okuduktan sonra. Sonrasında günlüğüme yazmak istedim. Bunları yazdım. Tamamen aynısını yazdım. Beni biraz daha anla diye ve notunun üstüne bunu yazmak olayları daha da anlaşılır kılsın diye iletmek istedim. Saat şu an 01:24.)