Notes

Gaziosmanpaşa hakkında ufak bir bilgi:
Bulgar göçmenleri tarafından kurulmuş olan bu İstanbul’da ki şehir zamanla Gaziosmanpaşa ismini almıştır. Tabi eskilerin deyilişyle Taşlıtarla. Zamanın da insanların beraber yaşadığı güzel yerlerdendi fakat acımasız 1995 yılında ki isyanların ardından genel olarak yerini fuhuşçulara, torbacılara vermiştir.
Yani gördüğünüz vakit; eks var, ot var diye gezen tipler görmeniz de mümkün.
(bkz: 12 Mart 1995 günü akşam saatlerinde İstanbul’da Alevi vatandaşların çoğunlukta yaşadığı Gazi Mahallesi'ndeki dört kahvehane ve bir pastane aynı anda kimliği belirsiz kişilerce bir taksiden otomatik silahlarla açılan ateşle tarandı. Saldırılar sonucu Halil Kaya adlı bir vatandaş hayatını kaybederken, beşi ağır yirmi beş kişi yaralandı.Saldırganların olay yerinden uzaklaştıktan sonra gasp ettikleri taksinin şoförünü öldürdükleri ve taksiyi ateşe vererek kaçtıkları anlaşıldı. Olayların ardından çok sayıda Alevi vatandaş, Gazi Mahallesi'nde toplandı, emniyet kuvvetlerinin olaya geç müdahale ettiklerini öne sürerek polis karakoluna yürüdü. Polis halkın üzerine ateş açtı. Açılan ateş sonucu Mehmet Gündüz adlı bir vatandaş yaşamını yitirdi, çok sayıda kişi de yaralandı.)


Tanışma (2003-2007)

Zamanın en önde gelen çetelerinden “Gazi Çocukları” diye adlandırılan çeteydi. Çetenin en başarılı kişilerinden olan Barış x ; Çetin, kurnaz, bir o kadar da “keko” diye adlandırığımız iç güdüleriyle gerçekten başarılıydı. Yani hani yok mu ? “Kardeşim telefonunu versene hele telefonumun şarjı bitmiş” diyip telefonunuzu alanlar sonra da telefonunuz çalınmasın diye beklersiniz. Arkanızı bir döndüğünüz de adamlar koşmaya başlamış telefonunuz gitmiş ha işte o Barış x. Barış ile en iyi anlaşanlardan Mert x ‘di yedikleri içtikleri ayrı gitmezdi ha bir de Buğra x’di çetenin en acemisi, en zekiside oydu. Bir de iyi bol hayattan bezmiş beklentisi olmayan Arif, Arif kişilerin en iyi mal alıcısıydı bazı operasyonlara beraber katılırdı. Her ne kadar çetenin üyelerinden olmasa da bahsettiğimiz üçlüyle iyi anlaşırlardı. Beraber tavlalar oynar, simit çay yaparlardı. Hatta birbirleri için dayak yer, iyi bolda dayak sallarlardı.


Gizli işler. (2005-2007)

Dediğimiz bu dört kişilik grup kendilerini garantiye almayı seven kişilerdi Barış ile Mert ortaklaşa bir kararla poşet poşet kenevir araklar Buğra’nın balkonunda yetiştirirlerdi. Emanetleri tabi ki bir de depolamak gerekliydi bundan ötürü de Arif’e verip, Arif bunları kasanın içine koyup toprağa gömerdi.
“Gazi Çocukları” nın liderlerinden Mehmet bir arama başlattı kenevirlerin kaybolduğunu anlamıştı.
Mehmet’in sağ kolu olan Osman, her gün kaç kilo olduğunu tartıp not alırdı. Her gün en az 1 kilo kayboluyordu. Her ne kadar arasalar etseler de bir türlü bir şey bulamadılar afferim bizi çocuklara.

Baş kaldırma (2008- 2011)

Mahallenin kıraathanesine gidip masa başında Barış’ı alırlardı yanına yancıklık yaparlardı ama niye dört kişi oynamak varken neden tek kişinin yanında 3 kişi yancılık yapar ki ? Aslında evet düşmüş kişileri kafalarında ki plan için ekiplerine yeni kişileri okey de topluyolardı.