Notes

Dün izlemeye başlayalı 1 hafta oldu Looking for Alaska isimli diziyi, 5 günde bitirdim. Lise dönemi 2000'li yılların başlarına denk gelenlerin izlemesini tavsiye ederim.
Bir önceki yazımda arka planda kalmayı hak etmiyor diye yazdım. Herkes izlemeli aslında. Dizinin uyarlandığı kitabı okuyanlar dışında kimsenin haberi yok.
Bir film yada dizi kişiye göre en iyi olmayı hak ediyorsa onun gözünde değeri var demektir. Benim gözümde en iyi olan Breaking Bad dizisinde Lookin for Alaska dizisindeki duygu yoğunluğunun çok azı bile yok.
Pinkman'ın kız arkadaşının ölümüne duyduğu acı.
Walter White'ın küçük kızını kaçırdıktan sonra tuvelette bebeğin bezini değiştirirken kızının anne demesi ve ona sarılması.
Kendisini ret eden oğlunu son bölümde eve girerken uzaktan izlemesi.
Finalde müzik eşliğinde yere yığılıp ölmesi. Bunlar yeterli bile değil aynı duygu yoğunluğun vermesi için.
Looking for Alaska dizisinde Alaska isimli kızın çocukken yaşadığı travmatik olayın onun tüm yaşamın etkilemesi izlerken sizide etkiliyor. Kırılgan bir yapıya sahip oluyor. Devamlı acı çekiyor ve kimseye yansıtmıyor. İçinde olduğu kısır döngüye bir isim veriyor. Bu döngüden çıkış için bulduğu yol acısının boyutunu ortaya koyuyor. Duygu yoğunluğunun sebebide bu.
Tüm bu sebeplerden izlediğim en iyi dizi artık Looking for Alaska.
Dizinin uyarlandığı romanı okumuş bazı kişiler dizideki karakterleri beğenmemiş. Misal Albay karakteri neden zenci diyen olmuş. Kitaplarda yazılanlar okuyanın hayal gücüne bırakılıyor. Dizi yada filmde ete kemiğe bürünüyorlar.
Ben oyuncuların hiç birine kusur bulamadım.
Bu dizideki Albay, tıknaz, kartal lakabını taktıkları okul müdürü, siyahi hocaları, çekik gözlü çocuk, rumen kız hepsini çok iyi canlandırılmış. Alaska'yı ayrı tuttum. Onun başından geçenleri aktarışı diziyi yüceltiyor. Son bölümün 40. dakikasından sonra Miles'ın söyledikleri dikkatlice dinlenilmeli.

Kitap okuma alışkanlığım yok çünkü sabır gösteremiyorum. Onun için romandan uyarlanan dizileri mutlaka izlerim. Çok fazlada izledim.
Looking for Alaska- Alaska'nın Peşinde(2005), John Green isimli yazarın ilk kitabı. Bunu dışında İlk Aşk- An Abudance of Katherines(2006), Let it Snow(2008) filmi yapılmış, Kağıttan Kentler- Paper Towns(2008) filmi yapılmış, Aynı Yıldızın Altında- The Fault in our Stars(2012) ve Kaplumbağa Kabuğunda Dünya- Turtles all the way Down(2017) yazdığı kitaplar. Çok sayıda ödül almış bu yazdığı kitaplardan. Aynı Yıldızın Altında kitabı Looking for Alaska kitabından çok daha duygusalmış. Kanser hastası çocukları konu ediniyormuş.
Benim gibi kitap okumaya üşeniyorsanız Looking for Alaska isimli diziyi izleyin, izlettirin. Sadece 8 bölüm.