Notes

2.Dünya Savaşı, günümüze kadarki en kanlı ve en ölümcül savaş olmuştur.38 milyondan fazla insan ölmüş ve çoğu, masum olan siviller olmuştur.Aynı zamanda yakın geçmişimizdeki en yıkıcı savaştır.En ağır kısmının Avrupa ve Japonya'da geçmesiyle beraber, dünyanın birçok yerinde şiddetli geçmiştir.Dünyayı sonsuza dek değiştiren bu savaşta 5o'den fazla ulus yer almıştır.Amerikalılara göre bu savaşın çok açık bir amacı vardı, insanlar zorbalığı yenmek için savaşıyorlardı.Avrupa'nın birçok yeri Adolf Hitler'in kötü idaresi altındaki Nazi Almanyası tarafından işgal edilmişti.Savaş Almanya'nın 1939'da Polonya'ya eşi benzeri görülmemiş istilasıyla başladı.Durum, Nazi ordusu nereye giderse gitsin o alandaki Yahudiler'den intikam alıyor gibi gözüküyordu. Ayrıca "Üstün Irk" Aryans fikirlerine uymayan kişilerin de peşindeydiler.
Asya ve Pasifikler'de, Japon orduları ülkeleri ve adaları istila etmişti,4 Kasım 1947'de,Japonların planları Pearl Harbor-Hawaii'de fiyasko ile sonuçlanmıştı.Saatler içinde ABD Kongresi onu 2.Dünya Savaşı'nın içine sokan Japonya'ya karşı savaş ilan etmişti.
2.Dünya Savaşı'nın Nedenleri Neydi?
Günümüzde birçok tarihçi,2.Dünya Savaşı'nın nedenlerinin 1.Dünya Savaşı'na kadar uzandığına inanıyor.Amerikalılar daha önceki savaşta "dünyayı demokrasi için güvenli bir hale getirmek" için savaşmışlardı.
Bunlar Başbakan Woodrow Wilson'ın sözleri ve amaçlarıydı.Bununla birlikte, 1.Dünya Savaşı'nı sona erdiren barış antlaşmaları,en sonunda galeyana gelen ve 2.Dünya Savaşı'nın kaçınılamaz başlangıçlarını aşılamaya yardım eden birçok insan ve hükümette öfke ve acıya neden oldu.
Almanya ve müttefikleri 1.Dünya Savaşı'nda yenilmişti.Almanya'ya topraklarının altıda birinin devredilmesi emredilmiş ve büyük miktardaki savaş tazminatlarını(mağlup olan devletin sebep olduğu yıkımlar için ödemesi) ödemesi mecbur kılınmıştı.1.Dünya Savaşı'ndan sonra Almanya, Alman parasını neredeyse değersiz yapan yüksek miktardaki işsizlik ve kontrol edilemeyen enflasyondan dolayı muzdarip olmuştu.1.Dünya Savaşı'ndan sonra barışı korumak için çalışmaya yardım etmek için bir Milletler Cemiyeti kurulmuştu,ancak ABD katılmamıştı ve diğer ülkeler de Almanya'yla ilgilenmek için kendi problemleriyle ve diğer sorun yaratan noktalarla meşgullerdi.1930'larda dünya ekonomik bir bulanımla sarsılmıştı.Dünyanın her bir yanından işçiler işlerini kaybetmiş, dünya ticareti düşüşe geçmiş ve günler her yerde son derece kötü geçiyordu.Dünya vatandaşları, umutsuz bir şekilde istedikleri ve ihtiyacı oldukları değişimi getirebilecek bir lider arıyorlardı.
Savaşın kendisinin sayısızca nedeni vardı. Ama benim fikrimce en önemli neden 1.Dünya Savaşı'nın bizzat kendisiydi.1.Dünya Savaşı sonrası, aktif olarak dahil olan milletler iki gruba ayrılmıştı:Fransa'nın oluşturduğu Müttefik Devletler:Britanya İmparatorluğu,Rus İmparatorluğu,Amerika Birleşik Devletleri;Almanya'nın içinde bulunduğu İttifak Devletler:Avusturya-Macaristan ve bunun gibi savaşın sonunda yenilmiş diğer ülkeler.Versay Antlaşması:1.Dünya Savaşı'ndan sonra gelen, Almanya'yı savaştan sorumlu tutan ve askeri sınırlandırılma ve silahsızlandırılma dahil Almanya'ya fazla miktarda acımasız bir tazminat yükü bindirten bir barış antlaşmasıydı.Ayrıca oldukça büyük bir para cezası da ödeyeceklerdi ve Müttefik Devletler için değerli bölgesel imtiyazlar da vereceklerdi.
1.Dünya Savaşı bitiminden sonra;Almanya 1930'larda hem Adolf Hitler hem de onun Nazizm(Ulusal Sosyalizm,sonradan Nasyonel Sosyalist Alman İşçileri Partisi(NSAİP)e döndü.)kavramının yükselişini farketmişti.Genel anlamda ırkçılık ve yayılmacılık ile nitelenen Nazilik,Sosyalizm'in bir çeşitiydi ama Marksizm'den tamamen farklıydı.Nasyonal Sosyalizm, güçlü bir liderde sadakati gerektiriyordu, bu yüzden Adolf Hitler kendini o güçlü lider olarak resmetti.Almanya, Adolf Hitler ve Nazizm'in yükselişini görüyorken; İtalya ise Benito Mussolini ve Faşizm'in yükselişini görüyordu.Faşizm;şiddet,ırkçılık ve totalitarizmden oluşuyordu.Bu iki kavram da birbirine oldukça benzerdi ve Hitler ve Mussolini'yi Müttefik Güçlere karşı savaşın liderleri olarak resmetmişti.
1930'larda, uluslarası kriz kendini Avrupa ve Asya'da gösterirken ABD bile kendini yurt içi ekonomik sorunlarla ilgilenirken bulmuştu.İtalya'nın diktatörü Benito Mussolini,hardal gazı gibi kimyasal ilaçlar kullanarak ve binlerce masum insanı katlederek Etiyopya'da savaş başlatmıştı.General Francisco Franco'nun faşistlerinin Komünist ve Demokratikler'in çeşitli ittifaklarına karşı olduğu İspanya'da acımasız ve şiddetli bir savaş sürüyordu.Josef Stalin, birkaç siyasi düşmanını hapse atarak ve idam ettirerek Rusya'da mutlak iktidara yükselmişti.Mağdur olmuş Almanlar; yeni kahramanları ve liderleri, Almanlar'ın 1.Dünya Savaşı'ndan sonrası küçük düşürülmelerinden sonra Aryanlar'a kurtuluş çağrısında bulunan ve Avrupa'nın her yerinde Alman ırkını birleştirmek için bir seferberlik başlatan Adolf Hitler'in etrafında toplanmıştı.Tüm bunlar olurken Doğu'da Japonya Manchuria'yı istila etmişti ve kendi hassas noktalarına dokunan problemlerle kafası meşgul olan Batılı güçler tarafından boş bırakıldığı için Çin'i onu işgal etmekle tehdit ediyordu.
1930 yılının sonlarının sıkıntılı geçtiği bu yıllarda, Amerikanlar yurt dışında büyüyen bu çatışmaların içine sürüklenmemek için mümkün olduğu kadar kaçınabildiler.En sonunda,2.Dünya Savaşı'nın dışında kalmak imkansızı kanıtlamıştı:1941'in ortalarında;Başbakan Roosevelt, Kuzey Atlantik'te Almanlar'la beyan edilmemiş bir deniz harbi için Amerikan gemileri yaptırmıştı ve 7 Kasım 1941'de Amerika'nın çatışmadaki daha da öte tarafsızlığı konusundaki herhangi bir soru,Japonlar'ın Pearl Harbor'daki Amerikan deniz istasyonuna yaptığı küçük düşürücü sürpriz saldırısıyla sonuçlanmıştı.
2.Dünya Savaşı'nın Etkilerinden Birkaçı Neydi?
1.Dünya Savaşı'nın etkilerinin de kötü olmasına rağmen, karşılaştırıldığında 2.Dünya Savaşı'nın etkileri daha da kötüydü.Evsiz kalan insan sayısı, savaşın her iki tarafında da kaybedilen yaşam sayısı ile bağlantılı olarak son bulmuştu.Ancak,2.Dünya Savaşı Avrupa'daki diktatörlüğün bitimine de damgasını vurdu ve ABD ve SSCB'yi dünyanın iki süper gücü olarak lanse etti.Aynı zamanda,dünyanın her yerinde barış ve güvenceyi sağlamak için kurulan Birleşmiş Milletlerin oluşmasına sebep oldu.10 Şubat 1947'de imzalanan Paris Barış Antlaşması;İtalya,Bulgaristan ve Finlandiya gibi ülkelerin uluslarası ilişkilerde egemen devlet olmasına izin vererek,Birleşmiş Miletler üyesi olmalarını sağladı.Bu antlaşma aynı zamanda, savaşın masrafları için geri ödeme, savaş sonrası bölgeye ait ayarlamalarla birlikte birçok ulusun,şehrin ve kasabanın yıkımlarını onarmaya yardımı da kapsıyordu.Birkaç Avrupalı ve Asyalı, Avrupalı ülkelerin karasal sınırları yeniden çizildiği zaman,2.Dünya Savaşı'nın en ağır kısmını çekmek zorundaydılar.Bölgesel genişleme açısından en kar eden;Finlandiya,Polanya,Japonya,Almanya topraklarını alan ve bazı bağımsız devletleri kendi bölgelesine katan Sovyetler Birliği'ydi.Tüm dünya çapında en kötü etkilenmiş olan dört parçaya bölünmüş,Fransa,ABD,Büyük Britanya ve Sovyetler Birliği tarafından kontrol edilen Almanya'ydı.ABD'nin Almanya için ortaya çıkardığı ilk planlar çok sert olsa da, Avrupa'nın canlanmasının Alman sanayi temelinin canlanması olmaksızın imkansız olduğu anlaşıldıktan sonra tasfiye edilmişlerdi.Ama 2.Dünya Savaşı, ABD ve Sovyetler Birliği arasındaki 44 yıl süren Soğuk Savaş'ın temelini atmış durumuna geldiği için yine de her şey yolunda değildi.2.Dünya Savaşı'nın ekonomik etkilerine gelince,gerçekten pozitif etkileri vardı ama hiçbir şekilde bu savaşın yarattığı kaoslarla boy ölçüşemezlerdi.Savaş sırasında oluşmuş sayısız işler,Büyük Bunalım sırasındaki işsizlik krizine bir son getirmişti.Çeşitli ürün üretmiş bu sanayiler savaşın iyileştiği zaman gerekliyken diğer sanayiler büyük bir aksamanın cefasını çekmişlerdi.Avrupa ekonomisi 2.Dünya Savaşı sırasında neredeyse sekteye uğrayacaktı.1945'te savaşın sonuna gelindikten sonra dünyayı yeniden canlandırmak birkaç yıl aldı.Bunların hepsi söylendikten ve yapıldıktan sonra,iki tarafta da 24 milyon kadar çok asker ve 49 milyon sivil hayatını kaybetmişti.
Daima Değişen Bir Dünya
Almanya 7 Mayıs 1945'te Avrupa'daki savaşın bitmesiyle teslim oldu.Pasifiklerdeki savaş ABD Japonya'ya iki atom bombası attıktan sonraya kadar bitmemişti ve böyle bombaların savaşta kullanıldığı tek zamandı.Japonya da 14 Ağustos 1945'te teslim olmuştu.
Savaş sırasında ABD'yi yöneten Başbakan Franklin Roosevelt,barışı görmeye zamanı yetmemişti ancak hiç yapılmayan ama yazılı olan bir konuşmada barışı korumanın gerekliliğinden bahsetmişti:Bugünlerde,eğer bir medeniyet hayatta kalmak istiyorsa insan ilişkileri bilimini geliştirmesi gerektiğini, her türlü halkın aynı dünyada barış içinde birlikte çalışabilme yeteneğini geliştirmiş olması gerektiğinin gerçeğiyle karşı karşıyayız.