Notes

SAHNE 1 – SAMSUN’A GİDİŞ YOLU
(DEKOR : ESKİ BİR GEMİ İÇİ)
(OYUNCULAR : MUSTAFA KEMAL , İSMAİL HAKKI DURUSU , FİGÜRANLAR)
(figüranlar arka taraflarda bir şeyler ile uğraşıyorlar)
Mustafa Kemal Atatürk : (Resmi üniformalı , gayet sakin ses tonlu , samimi bir konuşma tarzına sahiptir) Mümkün olursa , sahile yakın gidebilir miyiz İsmail Bey?
İsmail Hakkı Durusu : (Geminin kaptanıdır, utangaç bir yüz ifadesiyle) : Kusura bakmayınız efendim , bu benim Karadeniz’e ilk seferimdir. Nerelerin kayalık , nerelerin sığ olduğunu bilmiyorum.
Mustafa Kemal Atatürk : (Anlayışlı) Pusula kullanırız.
İsmail Hakkı Durusu : (Çok daha fazla utanarak) : Fakat efendim , gemimizde sağlam çalışan bir pusulamız yok.
Mustafa Kemal Atatürk : Ziyanı yok. Allah Büyüktür. Siz yine de mümkün olduğunca sahili takip ediniz.
İsmail Hakkı Durusu : (Atatürk’e Güvenmiş , Kendinden ve Atatürk’ten emin bir şekilde): Pekala efendim.
(SAHNE KARARIR)



SAHNE 2 – SAMSUN’A GELİŞ
(MEKAN : BİR HALK MEYDANI)
(OYUNCULAR : HALKIN İÇİNDEN 5 FİGÜRAN , MUSTAFA KEMAL , REFET BELE)
BANDIRMA GEMİSİ SAMSUN’A VARMIŞ , HALK MUSTAFA KEMAL’İ KARŞILAMIŞTIR
F1 – Hoş Geldiniz beyim.
Mustafa Kemal : Teşekkür ederim
F2 – Hoş geldiniz efendim.
Mustafa Kemal : Hos bulduk.
F3 – Vatanımız Sayenizde kurtulacak Beyim
Mustafa Kemal : Hep beraber kurtaracağız!
F4 – (yanındaki başka bir arkadaşına) : Bu Çanakkale’deki kumandan değil mi kız?
F5 – He valla o.
F4 – (Fazla bağırarak) – HOŞ GELDİNİZ BEYİM!
Mustafa Kemal : Sağ olun efendiler. Hepinize teşekkür ederim. Sizlere bir şeyler bildirmek isterim.


Mustafa Kemal : BİLİNİZ Kİ BURAYA , 9.ORDU MÜFETTİŞİ OLARAK GÖNDERİLDİM. PONTUS RUMLAR’INI ÇIKARDIĞI AYAKLANMALARI BASTIRMAK DA , BURADAKİ GÖREVİMDİR. FAKAT BU BENİM BURAYA GÖNDERİLME SEBEBİM. ASIL GELİŞ SEBEBİM İSE , İSTANBUL HÜKÜMETİNİN VATANIMIZI KURTARMAK İÇİN HİÇ BİR FAALİYET GÖSTERMEMESİ VE BENİM DE İSTANBUL’DA MİLLİ MÜCADELEYE KATILMAMIN OLANAKSIZ OLUŞUDUR.
F1 – Biz senin yanıdayız paşam.
F2 – Bu vatanı beraber kurtaracağız paşam.
Mustafa Kemal : Sağolun efendiler , sağolun…
-SAHNE KARARIR-
SAHNE 3 – BANDIRMA VAPURUNUN ARDINDAN GELEN İNGİLİZ GEMİSİ
(OYUNCULAR : Mustafa Kemal Atatürk , İsmail Hakkı Durusu , Refet Bele)
İsmail Hakkı Dursun : Samsun’a vardığımız zaman, sizin , rotayı değiştirmekte ne kadar isabet etmiş olduğunuzu anladık.
Mustafa Kemal : Demek öyle?
İsmail Hakkı Dursun : Bizi takibe çıkarılmış olduğu anlaşılan İngiliz Torpidosu da bizden 1 saat sonra Samsun’a geldi.
Mustafa Kemal : Doğrudur İsmail efendi , bu tür şeyleri düşünmek gerekli.
İsmail Hakkı Dursun : Haklısınız Paşam.
Mustafa Kemal : Refet Bey!
Refet Bele : Buyrun Paşam
Mustafa Kemal : Köylerdeki Türk çeteleri ile görüşmek isterim.
Refet Bele : Niçin paşam?
Mustafa Kemal : Onları da Milli Mücadele saflarına katmak istiyorum.
Refet Bele : Tabii ki paşam. Yakınımızdaki Badırlı Köyüne gidebiliriz.
Mustafa Kemal : O Çeteleri safımıza katmak çok önemli.
Refet Bele : Haklısınız paşam. Dilerseniz birkaç gün içinde köylere çıkarız.
Mustafa Kemal : Olur Refet Bey.
-SAHNE KARARIR-
-SAHNE 4 , ATATÜRK BADIRLI KÖYÜNE GELMEDEN ÖNCE-
(Oyuncular ; KÖYLÜLER(Memiş , Hatce , Fadik)
Köylü Adam(Memiş) 1 – (Halka duyururcasına) Mustafa Paşa , köyümüze gelecekmiş
(2 Köylü kadın kendi aralarında)
Köylü Kadın 1 (HATCE) : O kim kız?
Köylü Kadın 2 (FADİK) : Şu Çanakkale Harbi var ya.
HATCE : Eee…
FADİK : O zaman alayın başında olan komtan.
HATCE : (Şaşırmakla sevinmek arasında) Anaam. Deme kız. Niçin gelir ki buraya?
FADİK : Ne bileyim ben. Dur Memiş Efendi’ye soralım. (BAĞIRARAK) MEMİŞ EFENDİ!
MEMİŞ : Buyur Fadik Kadın , ne var?
HATCE : Bu Mustafa Paşa , Çanakkale harbindeki paşa mı?
MEMİŞ : Hee , odur.
FADİK : Niye gelir ki o buraya?
MEMİŞ : Şu bizim çetelerlen görüşecek herhal
HATCE : Anaaam. Kız , bu paşa ipe sürmesin şimdi bunları.
MEMİŞ : Yok Hatce Kadın yok , İkna etmeye gelirmiş bunları Mustafa Paşa. Milli Mücadele’de yanlarında olmalarını istermiş.
HATCE : Ha iyi bari.
MEMİŞ : Muhtarın odasında konuşurlardı , ordan duydum ben de.
FADİK : Ne zaman gelir ki acep?
MEMİŞ : O kadarını bilemem emme , birkaç güne gelir.
HATCE : He iyi bari. Gelince bizle görüşür de mi?
MEMİŞ : Bilemem o kadarını Hatce Kadın.
-SAHNE KARARIR-
-SAHNE 5 , KEMAL PAŞA BADIRLI’DA-
(Oyuncular ; Kemal Paşa , Refet Bele , Muhtar , Köylüler)
Refet Bele : (KÖYE KEMAL PAŞADAN ÖNCE TEFTİŞE GELİR)
Muhtar : Hoş Geldiniz paşam. (Refet Bele’yi Süzer) Paşam , siz , siz kimsiniz?
Refet Bele : Ben Refet , Refet Bele. Askerim. Siz beni paşa sandınız ama ben paşa değilim. Kemal Paşa henüz teşrif etmedi.
Muhtar : (UMURSAMAZ) Hee. Peki. (Daha istekli) Peki ne zaman gelir?
Refet Bele : Birkaç dakikaya... Bak geliyor. Şurdaki .
Muhtar : (Paşanın koluna sarılır) Paşam , paşam. Hoşgeldiniz.
Kemal Paşa : Hoşbulduk efendim. Hoşbulduk.
(İÇERİ HATCE VE FADİK DALAR)
Hatce Ve Fadik bir ağızdan : Paşam paşam…
Mustafa Kemal : Durun hanımlar. Sakin olun hele. Nedir derdiniz?
Hatce : Paşam çok kötü haldeyiz. Durumumuz perişan. Açız , açıktayız.
Mustafa Kemal : Bilirim. Bilirim. Ben de bu şehire , bu kıtlığı bitirmenin ilk adımını atmak için geldim zaten.
Fadik : Nolur paşam yardım edin bize.
Mustafa Kemal : Merak etmeyin hanımlar. Ama buraya gelmemin önceilği , Türk çete lideri ile görüşmektir.
Muhtar : Buyrun paşam buyrun. Gidelim.
-SAHNE KARARIR-
-SAHNE 6 , KEMAL PAŞA , ÇETE LİDERİ İLE GÖRÜŞÜYOR-

Muhtar : Buralardadır liderleri paşam.
Mustafa Kemal : Umarım öyledir muhtar efendi. Görünürde hiçbir kimse görünmüyor.
Refet Bele : (Birini Göstererek) – Şu olsa gerek ?
Muhtar : Aynen paşam. O’dur. Bekleyin çağırayım. (BAĞIRARAK) NAZMİ! NAZMİİ
Nazmi ( Sahneye Girer ) : Buyur Muhtar bey? Bu adamlar kim?
Muhtar : Paşa o . Kemal Paşa!
Nazmi : ( KORKARAK) Paşa mı?
Muhtar : He ya. Paşa
Refet Bele : Merak etme. Sana zarar vermeye gelmedik.
Nazmi : Ya ne için geldiniz? Hükümet adamısınız işte. O hükümetin koruyamadığı yerleri koruyorum diye ipe asacaksınız beni
Refet Bele : Ya işte , onun için gelmedik. Paşam , siz arzedin lütfen.
Mustafa Kemal : Hükümetin buraları koruyamadığını ben de bilirim. Askerler terhis oldu. Silahları ellerinden alındı. Nasıl korunacak bu vatan? Biz koruyacağız!
Nazmi : (ılımlı) Nasıl olacak o paşam?
Mustafa Kemal : işte , sizin gibi çeteleri toplayıp bir Kuvay-ı milliye birliği kuracağım. İstanbul hükümetinden bağımsız olarak , bu vatan toprağını , biz koruyacağız!
Nazmi : Ben seve seve katılırım paşam!
Mustafa Kemal : Güzel! Buralarda başka Türk çetesi var mıdır sizin gibi?
Nazmi : Bu köyde bizden başka yoktur. Emme etraf köylerde…
Mustafa Kemal : Refet Bey ! hemen o köylere de uğrayalım!
Refet Bele : Peki paşam!
SAHNE 7 – ATATÜRK OLANLARI ANLATIYOR.

"1919 yılı Mayıs'ının 19'uncu günü Samsun'a çıktım. Genel durum ve manzara: Osmanlı Devleti'nin içinde bulunduğu durum, Dünya Savaşı'nda yenilmiş, Osmanlı ordusu her tarafta zedelenmiş, şartları ağır bir ateşkes Antlaşması imzalamış, Büyük Harbin uzun yılları boyunca, millet yorgun ve fakir bir halde. Milleti ve memleketi Dünya Savaşı'na sokanlar, kendi hayatları endişesine düşerek memleketten kaçmışlar. Saltanat ve hilafet makamında bulunan Vahdettin, soysuzlaşmış, şahsını ve yalnız tahtını emniyete alabileceğini hayal ettiği alçakça tedbirler araştırmakta. Damat Ferit Paşa'nın başkanlığındaki hükümet aciz, haysiyetsiz, korkak, yalnız Padişahın iradesine tabi ve onunla beraber şahıslarını koruyabilecek herhangi bir duruma razı, Ordunun elinde silahları ve cephanesi alınmış ve alınmakta. İtilaf Devletleri, ateşkes Antlaşmasının hükümlerine uymağa lüzum görmüyorlar. Birer vesileyle itilaf donanmaları ve askerleri İstanbul'da Adana vilayeti Fransızlar, Urfa, Maraş, Gaziantep İngilizler tarafından işgal edilmiş. Antalya ve Konya'da İtalya askeri birlikleri, Merzifon ve Samsun'da İngiliz askerleri bulunuyor. Her tarafta yabancı subay ve memurlar ve ajanlar faaliyette. Nihayet başlangıç kabul ettiğimiz tarihten dört gün önce 15 Mayıs 1919'da itilaf Devletleri'nin uygun görmesiyle Yunan ordusu İzmir'e çıkartılıyor. Bundan başka, memleketin her tarafından Hıristiyan azınlıklar gizli, açık milli emel ve maksatlarını gerçekleştirmeğe, devletin bir an evvel çökmesine, çalışıyorlardı."